Gül'den Portekiz'e birlik mesajları

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül yemekte yaptığı konuşmada, Cumhurbaşkanı Cavaco Silva'nın ziyaretinin, Güney Avrupa'nın iki uç noktasında ortak demokratik değerler çevresinde birleşen dost ve müttefik iki ülke ve halkları arasındaki köklü ilişkilerin daha da ileriye taşınmasına neden olacağını söyledi. Türkiye ve Portekiz'in, dünya tarihine damgasını vurmuş iki imparatorluğun mirasçısı olduklarını aktaran Cumhurbaşkanı Gül, bu ortak özelliğin iki ülkenin birbirini daha iyi anlamasına, uluslararası sorunlar karşısında benimsediği yaklaşımların benzer olmasına katkıda bulunduğunu bildirdi.

-MALİ KRİZ DÜNYA ÜLKELERİNİ ORTAK ÇÖZÜM ARAYIŞINA YÖNELTTİ-

Cumhurbaşkanı Gül, uluslararası mali ve iktisadi krizin, küreselleşen dünyada bütün ülkeleri etkilediğini ve ortak meselelere ortak çözümler geliştirme arayışına yönelttiğini belirterek, 'Bu yaklaşım çerçevesinde en üst düzeyde gerçekleştirilen G-20 buluşmaları neticesinde, mali istikrarın teminini ve güvenin yeniden tesisini sağlamak amacıyla alınan kararların, arzulanan olumlu gelişmelere vesile olması samimi temennimizdir. İşte bu anlayışla, mali piyasalarda etik değer ve ilkelerin hakim kılınması için uluslararası toplumun birlikte hareket etmesi, küresel sorunlar karşında herkesin sorumluluklarını adil ve hakkaniyete uygun şekilde üstlendiği küresel tedbirlerin ivedilikle hayata geçirilmesi gerektiğine inanıyorum.' dedi.

Başta Orta Doğu olmak üzere, dünyada barış ve istikrarın önünde engel olarak duran bölgesel sorunların acil çözüm beklediğini kaydeden Cumhurbaşkanı Gül, sıcak çatışmalar, terör, kitle imha silahlarının yayılması, sınır ötesi suç şebekeleri, yasa dışı göç ve çevre sorunlarının küresel meseleler olarak tüm devletlerin ortak çözüm çabalarını zorunlu hale getirdiğini ifade etti.

-AB'NİN BİR PARÇASI OLMAK DÖNÜM NOKTASI-

Cumhurbaşkanı Gül, Türk dış politikasının öncelikli hedefinin, çevresindeki sorunların çözümüne katkıda bulunmak, bölge halklarının refah içinde gelişmelerini sağlayacak barış ve istikrar ortamının oluşturulmasına yardımcı olmak, destek vermek olduğunu belirterek, Türkiye'nin buna ulaşmak için üzerine düşeni yapmakta kararlı olduğunu söyledi. Avrupa Birliği üyeliğinin Türkiye'nin stratejik önceliği olduğunu da belirten Cumhurbaşkanı Gül, 'Avrupa Birliği'nin bir parçası olmak, Büyük Atatürk'ün işaret ettiği ve milletimizin gönülden benimsediği çağdaş uygarlık düzeyine ulaşma hedefimizde bir dönüm noktası teşkil edecektir. Zira, tıpkı Avrupa Birliği gibi Türkiye de bir barış ve çağdaşlaşma fikrini simgelemektedir.' diye konuştu. Cumhurbaşkanı Gül, Türkiye'nin de katılımıyla Avrupa Birliği'nin yalnızca daha güçlü, daha müreffeh, daha güvenli bir iş birliği alanı olmakla kalmayacağını, küresel bir aktör olarak erişimini ve inandırıcılığını da arttıracağını belirtti.

Konuşmasında Türkiye'nin Portekiz ile mükemmel ilişkileri olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Gül, Portekiz ile siyasi düzeyde hiçbir sorun bulunmadığını, uluslararası konulara ilişkin değerlendirmelerin örtüştüğünü kaydetti. Cumhurbaşkanı Gül, iki ülke ilişkilerinin ekonomik boyutuna canlılık kazandırmak, iş birliği imkânlarını harekete geçirme yönünde bu ziyaretin yeni bir başlangıç oluşturması dileğini ifade etti. Cumhurbaşkanı Gül, konuşmasının sonunda, 'Akdeniz, tarih boyunca, Türkiye ile Portekiz'i her zaman birleştirmiştir. Büyük Portekiz şairi Luis de Camoes'in ifadesiyle 'Dünyaya dünyalar gösteren' Portekiz'i, Türkiye'yi daha yakından keşfetmeye, yeni ufuklara doğru birlikte yelken açmaya davet ediyorum.' dedi. 

'AVRUPA, TÜRKİYE'NİN ROL SAHİBİ OLDUĞU BİR TARİHİN ÜRÜNÜDÜR'

Portekiz Cumhurbaşkanı Anibal Cavaco Silva ise, Türkiye ile Portekiz arasındaki ilişkilerin yüzyıllara dayandığını, bu sağlam dostluğun Atlantik İttifakı ve Avrupa Konseyi gibi örgütlerdeki ortaklıklarla sürdüğünü söyledi. Portekiz'in Türkiye'nin AB üyeliğine verdiği desteği yineleyen Silva, 'Bugünün Avrupası Türkiye'nin merkezi bir rol sahibi olduğu uzak ve yakın tarihin bir ürünüdür. Yarının Avrupasının, yani günümüzün ve geleceğin sorunlarıyla başa çıkabilecek, uluslararası sahnede daha güçlü, inanılır ve etkin olan, barış, güvenlik ve toplumsal ve ekonomik kalkınmayı güvence altına alabilecek bir Avrupa'nın, Türkiye'nin katkısına ihtiyacı vardır.' dedi. AB'ye katılımın Türkiye'nin modernizasyon ve kalkınma hedefine de katkı sağlayacağını savunan Silva, zorlukların asıl hedefi unutturmasına izin verilmemesi gerektiğini dile getirdi.

Türkiye'nin dünya ve bölgesel barış, istikrar ve güvenlik çabalarını takdirle karşıladıklarını aktaran Silva, bu çabaların Orta Doğu, Irak, Afganistan, Pakistan, Kafkaslarda istikrarın teşviki veya Ermenistan ile ilgili cesur girişimlerde kendisini gösterdiğini kaydetti. (CİHAN)