Küresel ticaretin alt üst olduğu kriz döneminde Türkiye ihracatçıları da büyük sorunlar yaşıyor. 2005 sonrasını her ay yeni bir ihracat rekoruyla kapatan ve 2001 krizinin etkilerini ihracatla aşarak yüksek büyüme oranları yakalayan Türkiye'de ne yazık ki şu an aynı şeyleri söylemek pek mümkün değil. Ancak öyle ürünler var ki krize kafa tutuyor. Kesme çiçek, et ve sakatat, süt ürünleri, yumurta ve bal, gıda sanayi kalıntısı, yenilebilir sebzeler, kök ve yumrular, tuz, kükürt, çimento hatta demiryolu araçları ve aksamı 2001 krizinden beri ihracatını sürekli artırarak krize dayanıklı ürünler olarak öne çıkıyor.
Kriz deneyimini fırsata çeviren bu ürünlerin ihracatçısı elbetteki başarıyı kolay yakalamadı. 2001 krizi sonrasında yeni stratejiler geliştirdi, avantajlarını doğru kullandı ve standartlarını yükseltti. Şu an ihracatçıların krizden çıkış yolu olarak gördüğü yeni pazarlara ulaşma hedefini bu ürünlerin ihracatçısı yıllar önce uygulamaya koydu. İç pazarda revaçta olmayan bu ürünlerin dış pazarda bir çok alıcıya ulaşmasını sağladı. Öyle ki bir kısmı işe yaramaz ürünler olarak bile nitelendiriliyor. Çin'den Uruguay'a, Avrupa ülkelerinden Hong Kong'a kadar başarılı ihracatçılar ürünlerini dünyaya yaydılar.
İhracat 15 kat arttı
Krize dayanaklı ürünlerden et ve sakatatın Avrupa Birliği'ne girişi yasak. Ancak eski Doğu Bloku ülkeleri, Türki Cumhuriyetler ve Uzak Doğu ülkelerinde alıcı buluyor. Bu durum sektör temsilcilerini yıldırmamış. 2001 yılının mart ayında sadece 807 bin dolarlık ihracat yapabilen sektör bu yılın aynı ayında ihracatını 12 milyon 69 bin dolara çıkardı. Sadece tavuk gribi yüzünden 2006 yılında ihracat kaybı yaşayan sektörde sekiz yılda ihracat neredeyse 15 kat arttı.
Yeni hedef Japonya
Kesme çiçek sektöründe ihracatı 2000'li yıllarda parladı. Sektörün en yüksek kar marjlarına kavuştuğu yıllar ise 2001 krizinden kurtulmaya çalışan sektörlerin aksine 2002 ve 2003 yılları oldu. Rusya ve Ukrayna bu sektörün en büyük pazarı olarak dikkat çekiyor. Türkiye'nin en gözde ürünü ise karanfil. En çok ihracat bu ürün üzerinden yapılıyor ihracat merkezi olarak da Antalya öne çıkıyor. İhracatçılar tek tek ihracat yapmak yerine bir kaç firma birleşerek ihracat yapmayı tercih ediyor. Böylelikle maliyet indirimi sağlanıyor ve kalan ürünler iç pazarda değerlendiriliyor. Kriz diğer ülkelerin ihracatında gerilemeye neden olurken Türkiye Avrupa'ya olan yakınlığı nedeniyle daha çok tercih ediliyor. Sektör temsilcileri pazarın önünün açık ve avantajlı olduğunu belirtiyor. Sektörün 2001 yılı mart ayındaki 1 milyon 833 bin dolarlık ihracatı bu yıl martta 4 milyon 213 bin dolara çıktı. İhracatını dörde katlamayı başaran sektörde ise yeni hedef pazar Japonya. 2010'un Türkiye'de Japonya yılı olması ve Japonya'nın çiçek ithalatçısı ülkeler arasında öne çıkması sektör temsilcilerinin bu ülkeye yoğunlaşmasına neden oldu.
Tavuklar dolar yumurtladı
Türk yumurtası şu aralar Irak ve Suriye sofralarının gözde yiyeceği. Nitekim mart ayında yumurta ihracatı geçen yıla göre yüzde 212'lik rekor artışla 10 milyon 525 bin dolara ulaştı. Yılın ilk üç ayındaki ihracat artışı ise yüzde 97. Eğer bu trend korunabilirse 2009 yılının 250 milyon dolarlık ihracatla kapatılması bekleniyor. Türkiye'nin ihracatta kan kaybettiği bu dönemde yumurtadan gelen güzel haber sektörü memnun ediyor. Yumurtada da önde gelen pazarlar komşu ülkeler. Suriye ve Irak'ın yanı sıra Azerbaycan, Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan, Gürcistan, Özbekistan, İsrail ve Angola'ya ihracat yapılıyor. Türk yumurtası Afrika'ya kadar ulaşıyor.
Yumurtanın yanı sıra süt ürünleri ve bal da dayanıklı sektörler arasında geliyor. Süt ürünlerinde de Ortadoğu ve Türk Cumhuriyetleri gözde pazar olarak öne çıkıyor. Süt ürünleri, yumurta ve bal ihracatı 2001 yılı martında sadece 3 milyon 100 bin dolar iken bu yıl 22 milyon 689 bin dolara çıktı. 8 yılda 7 kat artan ihracat alternatif ürün ve pazarlarla başarıya ulaşılabileceğini de kanıtlıyor.
2001 krizi fırsat oldu
Yenilen sebze, kök ve yumru ise ihracatın parlayan yıldızları arasında yer alıyor. Öyle ki ihracatı 2001 yılındaki 26 milyon 590 bin dolardan bu yıl martta 92 milyon 425 bin dolara yükseldi. Bu sektör özellikle 2001 krizinde gelişti. İç pazardaki büyük daralmaya sektör temsilcileri çözümü ihracata yönelerek aşmaya çalıştı. Standartlarını yükseltti, örtüaltı üretimi ağırlık verdi ve Türkiye'yi pazarda sayılır ülkeler arasında getirmeyi başardı. İhracatta en gözde ürün ise domates. Hatta maydanoz ihracatı bu yılın ilk dört ayında geçen yıla göre yüzde 54 artış gösterdi. Sorunlar yaşansa da en büyük ihracat pazarı Rusya. Bulgaristan, Romanya, Baltık Ülkeleri, İran ve Irak da ciddi pazarlar olarak öne çıkıyor. Sektör temsilcilerine göre krize rağmen bu sektördeki ihracattaki artış trendi sürecek.
Krize yenilmeyen bir diğer ürün grubu ise tuz, kükürt ve çimento. Bu kalemde son yıllarda rekor artış yaşayan çimentonun ağırlığı büyük. Buna rağmen tuz ve kükürt ihracatının da göz ardı edilmemesi gerekiyor. İsrail tuz da önde gelen pazar. Kıbrıs, İtalya, Uruguay ve Azerbaycan da ihracat yapılan ülkeler olarak sayılabilir. Kükürt ise kriz nedeniyle fiyat gerilemesi yaşamış. Geçen 2 yıl Türkiye'den büyük miktarlarda kükürt alımı gerçekleştiren Çin'in kriz nedeniyle alımı durdurması da sıkıntı yarattı. Ancak sektörün göz bu kez Afrika pazarında.
Basım ve yayım ürünleri ihracatındaki istikrar da dikkat çekici. 2001 yılından beri hiç gerileme gözlenmeyen sektörde ihracat 8 yılda ikiye katlandı. Türk Cumhuriyetleri ile Körfez ülkeleri büyük alıcılar olarak dikkat çekiyor.
Demiryolu aracı ve aksamında ise sürekli yükselen bir grafik yaşanıyor. 2001'deki martta 739 bin dolarlık ihracat bugün 14 milyon 808 bin dolara ulaştı. Sektör ABD'ye bile ürün ihraç ediyor.
ET VE SAKATAT
AB PAZARI AÇILSA İHRACAT 5 KAT ARTAR
Namet Et ve Et Ürünleri Yönetim Kurulu Başkanı Tarık Kayar 'Et ve sakatatta Avrupa Birliği'ne yasaklıyız. Doğu Bloku ülkeleri ile Türk Cumhuriyetlerine ihracat yapıyoruz. Türkiye'de İslami standartlara uygun kesimin yapılıyor olması da bize ihracat için avantaj sağlıyor. Ama Avrupa Birliği kotası kalkarsa ihracatımız en az beş kat artacaktır. Yeni pazarlara da yöneliyoruz. Afganistan'a ilk biz ihracat yaptık. İngiliz, Amerikan ve Türk ordusunun mutfağından sorumlu catering şirketine ürünleri biz gönderiyoruz' dedi. Bağırsak ihracatçısı Hıdır Elyak ise sektörün küresel krizi sıyrıklarla atlattığını söylüyor. Elyak'a göre görece az zarar görmelerinin sebebi, geçmişte çalıştıkları firmalara iyi hizmet vermiş olmaları. 'Böylece onlar da bizi bırakmadı' diyen Elyak, yine de rakam vermekten kaçınıyor.
ET VE SAKATAT (bin dolar) | |||
2009 | 10773 | 10254 | 12069 |
2008 | 5313 | 3703 | 4835 |
2007 | 3074 | 2423 | 3034 |
2006 | 918 | 722 | 1156 |
2005 | 1668 | 2245 | 2933 |
2004 | 1904 | 1409 | 1756 |
2003 | 1356 | 1035 | 1353 |
2002 | 753 | 786 | 968 |
2001 | 883 | 1179 | 807 |
KESME ÇİÇEK
KRİZ BAŞLADI TÜRKİYE KIYMETE BİNDİ
Antalya Kesme Çiçek İhracatçıları Birliği Başkanı Osman Bağdatlıoğlu 'Düşük döviz kuruna rağmen her yıl ihracatımızı yüzde 25 artırdı. Geçen yıl ise durma noktasına gelmişti. Tam bizim sektör krizdeyken dünya krize girdi. Daha iyi durumda olsaydık en az iki katı ihracat yapardık. Ama yine de dünya pazarı yüzde 30 daralmışken ayakta kalmış olmamız önemli. Biz Avrupa pazarına yakınlığımızdan dolayı talep görür olduk. Almanya 2 milyar dolar, Rusya da 1.5 milyar dolar civarında ithal ediyor. Ama biz ancak onar milyon dolar verebiliyoruz. Oysa pazarın önü açık ve gelişmeye müsait' diye konuştu.
SEBZE, KÖK VE YUMRULAR
SÜRDÜRÜLEBİLİR BÜYÜME YAKALADIK
Antalya Yaş Sebze Meyve İhracatçıları Birliği Başkanı Mustafa Satıcı şöyle konuştu: '2001'de iç pazar daralınca kurtuluşu ihracatta bulduk. Ciddi bir ihracatçı alt yapımız oluştu örtüaltı sebze üretiminde ve büyük ölçekli sebze bahçelerinde artış yaşandı. Büyük oranda verimlilik aldık ve ihracatta sürdürülebilir bir artışı yakaladık. Gıda güvenliğindeki eksikliğimiz, döviz kurunun gerilemesi ve rekabet gücünün düşük olmasına rağmen artış sürdü. İhracat artışının da sürmesini bekliyoruz. Komşu ülkelerden de ciddi talep alıyoruz. Sıkıntılara rağmen yine de en büyük pazarımız Rusya.
SÜT ÜRÜNLERİ, YUMURTA, BAL
PAHALIDA OLSA IRAKLI VAZGEÇMİYOR
25 firmanın birleşmesiyle kurulan Afyon Yumurta Ticaret AŞ 2008'de yumurta ihracatının yüzde 20'sini gerçekleştirdi ve 19 milyon dolar kazandı. Nisan 2009 itibariyle ihracat rakamı ise 7.5 milyon dolar. Afyon Yumurta Ticaret AŞ Başkanı Cahit Pekin, 2009 hedeflerinin 25 milyon dolar olduğunu söylüyor. Ancak Pekin'e göre yumurta sektöründeki bu canlanmanın asıl nedeni 2008'deki kuş gribinin tüm sektörü etkilemiş olması. 2009'da böyle bir tehlike olmayınca sektör yeniden tırmanışa geçti. Pekin, en önemli ihracat pazarının Irak olduğun söylüyor. Üstelik Irak'ta Türk yumurtasının box başına (360 yumurta) 3-4 dolar daha pahalı olduğunu ancak kalitesi ve tazeliği dolayısıyla tercih edildiğini vurguluyor.
TUZ, KÜKÜRT, ÇİMENTO
İHRACAT KÜÇÜK AMA UMUT VERİYOR
Salina Tuz adlı firma yöneticisi Şinasi Akdemir'e göre tuz ihracatı zaten üretimin yüzde beşini bile bulmuyor. 2008 verilerinden daha fazla ihracat yapılmış olması ise dövizdeki yükseliş trendi. Akdemir, 'Böylece tuz ihraç edilebilir bir ürün haline geldi' derken ve Saray Tuz'dan Hüsnü Selim Perek de Türkiye'nin tuz ihracatının son derece küçük rakamlar içerdiği görüşünü doğruluyor. İsrail tuz da önde gelen pazar. Kıbrıs, İtalya, Uruguay ve Azerbaycan da ihracat yapılan ülkeler olarak sayılabiliyor. Kükürt ise kriz nedeniyle fiyat gerilemesi yaşamış. Geçen 2 yıl Türkiye'den büyük miktarlarda kükürt alımı gerçekleştiren Çin'in kriz nedeniyle alımı durdurması da sıkıntı yarattı. Ancak sektörün göz bu kez Afrika pazarında.
ABD'YE BİLE VAGON İHRAÇ EDİLDİ
Demiryolu araç ve parçalarında Türkiye Lokomotif ve Motor Sanayi AŞ (Tülomsaş) öne çıkıyor. Küresel ekonomik kriz bu ürünlerin de ihracat hızını kesmedi. Referans'ın 'Hızlı Balık'larından biri olan Tülomsaş, 2009'un ilk üç ayında 9 milyon 815 milyon dolarlık lokomotif ve yedek parça ihraç etti. Firma, ABD, Tayland, Irak,İran, Fransa ve İtalya'ya ihracat yaptı. Tümolsaş yetkilileri lokomotif GE' nin partneri olarak Avrupa nın en gelişmiş lokomotiflerini üreteceklerini ve ihracatın da buna bağlı olarak artarak süreceği inancında.
BASIM VE YAYIM ÜRÜNLERİ (bin dolar)
OCAK
ŞUBAT
MART
2009
5283
5185
6127
2008
5183
5020
4990
2007
3618
3408
5770
2006
2713
3131
3914
2005
2300
2928
3677
2004
2060
1468
2274
2003
1269
1430
1841
2002
892
1151
1349
2001
1105
947
3822
ÇİÇEK VE CANLI BİTKİ (bin dolar)
2009
4581
5606
4213
2008
4198
5283
4727
2007
3813
4928
6401
2006
2520
3751
5521
2005
2600
3757
4145
2004
2521
2573
3994
2003
2373
1849
2746
2002
1123
1702
2141
2001
585
1204
1833
SÜT ÜRÜNLERİ, YUMURTA, BAL (bin dolar)
2009
21884
20609
22689
2008
15883
12093
13176
2007
12749
11272
13106
2006
5538
6873
7657
2005
4634
6184
6925
2004
7800
4796
SON VİDEO HABER
Haber Ara