Pippa Bacca davasına devam edildi

Kocaeli 1. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya ''ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası'' istemiyle yargılanan tutuklu sanık Murat Karataş (39), ''Pippa Bacca''nın ablası müşteki Antonia Giuseppina Beatrice Pasgualina Di Marineo ile avukatı Mehmet Eke katıldı. Sanık avukatı Emrah Alper Bozatlı ise duruşmaya gelmedi.

Mahkeme heyeti başkanı Turan Ateş, sanığın ve dini nikahlı eşi Türkan Kaya'nın beyanında geçen telefon numaralarının kendi adlarına kayıtlı olup olmadığının, ayrıca adlarına kayıtlı başka telefon bulunup bulunmadığının operatörlerden sorulduğunu anımsattı.

Ateş, bir cep telefonu operatörünün, Türkan Kaya'nın açık kimlik bilgileri olmamasından dolayı soruya yanıt veremediğini belirttiğini bildirdi. Turan Ateş, diğer cep telefonu operatörünün ise telefon kayıtlarını gönderdiğini ancak konuşma kayıtlarının Telekomünikasyon Kurumu Başkanlığından talep edilmesi gerektiğini bildirdiğini söyledi.

SANIĞI VAHŞİ KURDA BENZETTİ

''Pippa Bacca''nın ablası müşteki Antonia Giuseppina Beatrice Pasgualina Di Marineo, sanığın şu an ''kuzu'' gibi durduğunu ancak gerçekte vahşi bir kurda benzediğini ifade ederek, şöyle konuştu:

''Daha önce katıldığım duruşmalarda da aynı duyguları hissettim. İşlediği suçu mahkeme huzurunda ve daha önceki safhalarda itiraf ettiğine tanık oldum. Yüce mahkemeden sanığı bu tür kişilere örnek olacak şekilde ağır cezayla cezalandırılmasını talep ediyorum ve umuyorum. Eylem kadına yöneliktir, dolayısıyla ileride bu suçu kadınlara yönelik işleyeceği kanaatindeyim. Buna da mahkemenin ve adaletin fırsat vermemesini talep ediyorum. Cumhuriyet savcılığınca talep edilen cezaların mahkemece de verilmesini istiyorum.''

Sanık Murat Karataş ise masum olduğunu öne sürerek, ''Mağdur üzerinde benimle ilgili herhangi bir emare, delil bulunamadı. DNA raporu da bunu doğruladı. Karakolda gördüğüm baskı üzerine olayı ben yapmış gibi kapsamlı şekilde anlatarak kabullenmiştim. Tecavüz ve öldürmeyle ilgim yok. Söz konusu araçlar yani maktule ait makine ve telefon gibi bazı eşyaların aracımda kalması beni suç kapsamına itti. Yattığım süre göz önüne alınarak tahliyemi istiyorum'' diye konuştu.

TURİZM SEKTÖRÜ ZARAR GÖRDÜ

Müdahil vekili avukat Mehmet Eke de sanığın hazırlık safhasında suçunu itiraf ettiğini, cinayeti detaylarıyla anlattığını belirterek, şunları kaydetti:

''Sanık, mahkeme safhasında ise adeta bizlerle, müvekkilimle ve mahkemeyle dalga geçer gibi bir tavır sergilemektedir. Sanığın bu eylemi bir kadına yöneliktir. Bu dava Türk kamuoyunun dışına çıkmış, tüm dünya kamuoyunun dikkatini üzerine toplamıştır. Turizm sektörü, sanığın barış elçisi olan bir kadına yönelik bu hareketi yüzünden geriye düşmüştür. Türkiye ekonomisi 480 milyon dolar zarar etmiştir. Tüm Avrupa'daki turlar iptal edilmiştir. Sanığın gereken cezaya çarptırılmasını mahkemeden talep ediyoruz, tutukluluk halinin devamına karar verilmesini istiyoruz.''

Suçun vasıf ve mahiyeti, mevcut delil durumunu göz önünde bulunduran mahkeme heyeti, sanık Karataş'ın tutukluğunun devamına, ilgili cep telefonu şirketinden Türkan Kaya'nın açık kimlik bilgileriyle suç tarihindeki görüşme kayıtlarının istenmesine, sanık avukatının duruşmaya getirilmesi için çağrı kağıdı çıkarılmasına karar vererek duruşmayı erteledi.

İDDİANAME

Gebze Cumhuriyet Savcısı Kemal Bayık, Milano'dan sanatçı arkadaşı Silvia Moro ile 8 Mart 2007'de ''barış ve güven'' mesajı vermek amacıyla gelinlikle yola çıkan, Balkan ülkeleri ve Türkiye üzerinden kara yoluyla otostop yaparak Tel Aviv'e ulaşmayı hedefleyen İtalyan sanatçı Giuseppina Pasqualina Di Marineo'yu Gebze yakınlarında tecavüz ettikten sonra boğarak öldürdüğü iddia edilen Murat Karataş hakkında ''ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası'' istemiyle hazırladığı iddianameyi Gebze Ağır Ceza Mahkemesine göndermişti.

Gebze Ağır Ceza Mahkemesi de dava dosyasını, olayın meydana geldiği TEM Otoyolu Dilovası Tüneli'nin doğu kısmının Gebze ilçesi sınırları dışında kalmasından dolayı görevsizlik kararıyla Kocaeli 1. Ağır Ceza Mahkemesine göndermişti.

İddianamede, Di Marineo'nun Silvia Moro'dan İstanbul'da ayrıldığı, Ankara'ya gitmek için üzerinde gelinliğiyle Gebze'de D-100 kara yolunda otostop yaptığı sırada İzmit yönüne giden Murat Karataş'ın Di Marineo'yu aracına aldığı, seyir halindeyken Marineo'nun zanlının fotoğrafını çektiği belirtildi.

TEM Otoyolu'ndan İzmit'e giderken Karataş'ın Di Marineo'nun bacaklarını tuttuğu, Marineo'nun da karşı koyduğu ifade edilen iddianamede, Karataş'ın İzmit'e varmadan tünelde aracı durdurduğu, inmek isteyen Marineo'yu saçından çekip içeri aldığı, tecavüz ettikten sonra kendisini şikayet eder korkusuyla boğazını sıkıp öldürdüğü kaydedildi.

Tutuklu sanık Karataş'ın daha sonra İzmit gişelerinden çıkış ve ardından giriş yaptıktan sonra Gebze'ye yöneldiği, Dilovası gişelerinden çıkarak Demirciler köyü ormanlığına geldikten sonra maktulün üzerindeki parayı, cep telefonunu, fotoğraf makinesini, kamerasını, pasaport ve kimliğini aldığı, üzerindeki gelinliği çıkarıp cesedi ormana, gelinliği ise cesetten uzak bir yere attığı, eve gidip kimlik ve pasaportu yaktığı, fotoğraf makinesi ile kameradaki kayıtları sildiği belirtildi.

CEP TELEFONUNA KENDİ SİM KARTINI TAKINCA YAKALANDI

Karataş'ın maktulden aldığı cep telefonuna kendi sim kartını takıp kullandığı, daha sonra cep telefonunu sattığı ifade edilen iddianamede, sanığın cep telefonu kayıtlarının araştırılması sonucu yakalandığı, işlediği tüm suçları kabul ettiği, yer göstermesi üzerine cesedin bulunduğu, maktule ait cep telefonu, fotoğraf makinesi ve kameranın da ele geçirildiği bildirildi.

Cumhuriyet savcısı, sanık Murat Karataş'a ''nitelikli cinsel saldırı, cebir, tehdit ve hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, kasten yaralama, bir suçu gizleme veya başka bir suçun delillerini gizleme veya yakalanmamak amacıyla öldürme ve hırsızlık'' suçlarından ''ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası'' verilmesini talep ediyor.