1994 yılında Jerry Yang ve David Filo tarafından kurulan Yahoo yılda yaklaşık 1,5 milyar ziyaretçiye hizmet veriyor. Ortalama bir günde ortalama 3,5 milyar sayfa gösterime sahip olan Yahoo'nun en çok tanınan hizmeti kuşkusuz ki arama motoru. Fakat aslında Yahoo sadece bir arama motorundan çok daha fazlasını sunuyor. Zaten Microsoft'un Yahoo'yu ısrarla satın almak istemesinin sebebi de arama motorunun yanı sıra diğer hizmetlerini de elde edebilmek.
Yahoo bir yandan, Flickr.com gibi yeni başlayan şirketleri satın alarak hizmet ve ürünlerini geliştirirken, diğer yandan bünyesinde barındırdığı sayısız araştırmacının ortaya attığı ilginç projeyi hayata geçirmek için çalışıyor.
İşte sizler için derlediğimiz Yahoo'nun en ilgi çekici 7 projesi...
MapChat
Yahoo'nun en ilgi çekici projelerinden biri MapChat adını taşıyor. MapChat kullanıcıların Yahoo haritalarına bakarken aynı anda birbirleri ile sohbet edebilmeleri mantığı üzerine kurulu bir proje. İlk bakışta bu projeyi garip bulabilirsiniz ama unutmayın ki sanal sosyal ağların çağında yaşıyoruz. Artık sosyal ağlar büyük firmalar için olmazsa olmaz hale geldiler. Üstelik Facebook gibi örnekleri piyasaya o kadar büyük oranda hakim ki başarılı olmak için bir farklılık yatmak şart.
İşte MapChat de bu düşüncenin bir ürünü. Sohbet ettiğiniz arkadaşlarınızın yerlerini harita üzerinde tam olarak görerek, coğrafi bir arkadaşlık ağı kurmanın pek çok kullanıcı için ilgi çekici olacağı tahmin ediliyor. Aynı zamanda Google Earth'ün de online harita piyasasındaki üstünlüğü de düşünülünce, iki farklı servisi tek bir çatı altında sunmak kesinlikle Yahoo'nun işine yarayacak gibi görünüyor.
Hadoop
Yahoo'nun bilgisayar kümesi üzerine çalışmaları yeni değil. Uzun zamandan beri Yahoo birden fazla bilgisayarın birbirlerine bağlı olarak tek bir sistem üzerinden kullanılması çalışmaları yürütüyor. Bilgisayar kümeleri çok karmaşık e çok fazla sistem kaynağı isteyen devasa işlemleri gerçekleştirebilmenin en etkili, belki de tek yolu.
Yahoo'nun bilgisayar kümeleri kullanımına ilk önek olarak Yahoo Arama hizmeti gösterilir. Bu sistem kurulduktan sonra Yahoo, işlemlerin daha hızlı ve mümkün olduğu kadar ucuza mal olması için bilgisayar kümeleri üzerinde çalışmaya devam etti. Hadoop, Yahoo'nun bu amaçla özel olarak geliştirdiği yazılım. Her ne kadar bu konudaki tek yazılım Hadoop olmasa da, bunun bir farkı var; açık kaynak kodlu olması. Bu sayede aralarında üniversitelerin yanı sıra, IBM, Amazon, Facebook, Intel ve hatta söylentilere göre Google'ın da bulunduğu pek çok kurum Hadoop'u kullanıyor.
Geçtiğimiz yılın rakamlarına göre Yahoo'nun Hadoop kullanan bilgisayar kümesi 4000 makineyi aştı. Bu cihazların her biri ikişer tane dört çekirdekli 2,5 GHz'lik Xeon işlemci, 8 GB bellek ve 4 TB sabit disk ile donatılmış durumda.
Bilimsel reklamcılık
Hepimiz, hangi hizmeti kullanıyor olursak olalım internet üzerinden e-postalarımızı okurken, ama yaparken ve herhangi bir internet sitesini ziyaret ederken reklamlar görüyoruz. Gözümüze çarpan bu grafik banner reklamlar veya metin tabanlı reklamlar her zaman o anda önümüzdeki tarayıcı sayfasında açık olan konu ile ilgili oluyor. Tahmin edebileceğiniz gibi bunu yapabilmek kolay bir şey değil ve bir noktadan sonra iş reklamcılıktan çıkıp, bilimin alanına girmeye başlıyor.
İşin bilimsel olması; hem doğru koşullarda doğru reklamlar görüntülenmesi, hem de reklamların doğru konumlandırılmasını sağlıyor. Fakat sürekli evrim geçiren insan beyni artık eski moda reklam yerleştirmelerine alıştı ve algıda seçici bir davranış gösterip öğrendiği reklamların yerlerini artık dikkate almamaya başladı.
Yahoo pek çok internet sitensin ve servisinin tek gelir kaynağı olan reklamları tekrar etkili hale getirebilmek amacıyla araştırmalarını sürdürüyor. Bu amaçla göz takip yazılımı kullanarak deneyler gerçekleştiren Yahoo, kullanıcıların hangi sitelerin içeriklerini nasıl okuduklarını ve reklamların nerelerde daha etkili olacağını araştırıyor.
Ayrıca birden fazla sitede eş zamanı yürütülen reklam kampanyalarına ait verilerin en sağlıklı şekilde değerlendirilebilmesi için 400'den fazla ağı kapsayan bir site kümesini aynı anda yönetebilecek özel bir sistem geliştirmiş durumda.
Uzamsal çözümleme
Sadece adı bile insanı etkilemeye yeterli olan bu konu, Yahoo'nun son yıllarda ağırlık verdiği araştırma projelerinden biri. İnterneti bir bilgi kümesi olarak düşündüğünüzde, bir haber sitesindeki başlık, ya da bir resim birbirinden bağımsız içerikler olarak ele alınabilir. Tüm interneti düşündüğünüzde ise bunun gibi birbirinden tamamen bağımsız, ya da (bütün içerisinde) çok ince hatlarla bir arada tutulan içeriklerden bahsediyoruz demektir. Fakat Yahoo'nun uzamsal çözümleme mantığı, tüm bu verileri coğrafi olarak internet üzerinde konumlandırabilmek amacına dayanıyor.
Başında Oxford Üniversitesi mezunu Tyler Bell'in bulunduğu Yahoo Geo ekibi, internet üzerindeki verinin coğrafi olarak konumlandırılması sadece bir harita üzerindeki bir noktdan ibaret değil. Bu verinin ne, nerede ve ne zaman var olduğunu açıklamanın tek yolu.
Uzamsal çözümleme tahmin edebileceğiniz gibi özellikle arama sonuçları ve ilgili içerik tespit etme alanlarında kullanılıyor. Yahoo Geo ekibinin bu sistem ile yapmaya çalıştığı şey, ele aldığı içeriğin nerede olduğu ve bu içeriği üreten kişinin nerede olduğunun ilgisini kurabilmek. Bu sayede hangi bilgilerin kökenlerinin tam olarak nereden geldiğini ve nerelere ulaştığını tespit etmek mümkün olabilecek.
Y!OS
Yahoo'nun pek çok online servisi ama en büyük sorunu bu servislerin büyük oranda kendi aralarında haberleşmiyor olmaları. Her biri ayrı birer servis olmasına rağmen, hepsinin Yahoo'ya ait olmasının sağlayabileceği avantajlar bu yüzden kullanılamıyor. Her ne kadar bu konuda bazı çabalar olsa da, henüz istenen aşamaya gelinememiş olduğunu Yahoo'nun mühendislik departmanı başkanı Neal Sample da kabul ediyor.
Bu yüzden de şimdi tüm servisleri bir araya toplayacak Y!OS kod adlı projeye büyük önem veriyor. Bu proje tüm servislere tek Yahoo hesabınızdan erişmenizi sağlamakla kalmayacak, uygulama geliştirenlerin de işlerini büyük oranda kolaylaştıracak. XML tabanlı bir sistem oluşturmaya çalışan Yahoo, bu sayede bağımsız geliştiricilerin Yahoo'nun servisleri için uygulamalar geliştirebilmesini hedefliyor.
Ama tahmin edebileceğiniz gibi Y!OS arkasında çok daha büyük bir potansiyel barındırıyor; web tabanlı Yahoo'ya ait bir işletim sistemi! Üstteki diagramda da görebileceğiniz şekilde tasarlanan sistemin çok yakın zamanda hayata geçmesi mümkün görünmese de, tüm çalışmalar bir gün bunu gerçekleştirebilmek için...
Open Mail
Yahoo'nun Open Mail projesi, Y!OS'un en önemli parçalarından birini oluşturuyor. Open Mail ile Yahoo'nun gerçekleştirmeye çalıştığı şey, e-posta hesabınız içerisinden diğer bazı Yahoo servislerine doğrudan ulaşabilmeniz. Şu anda beta halen sürecinde olan Open Mail, örneğin bir arkadaşınıza göndermek üzere e-posta hazırlarken doğrudan e-posta mesajın içerisinde Flickr.com hesabınızdaki resimleri size gösterebiliyor. Bu sayede orada yer alan resimlerden seçim yaparak doğrudan istediğiniz resmi gönderebiliyorsunuz. Hatta sistem e-posta hesabınızdan kontrol ettiğiniz Flickr.com hesabınızda bulunan resimleri görmenin ötesinde, yeni resim ekleme veya istediklerinizi silme olanağı da tanıyor.
Fakat pek çok imkan sunan bu özellik ile Yahoo'nun yapılabileceğini düşündüğü daha çok şey var. Yahoo, e-posta hesabınızı pek çok online servis için bir başlangıç noktası haline getirmeyi planlıyor. Örneğin beta sürecinin ilerleyen aşamalarında Facebook veya MySpace gibi sosyal ağ sitelerinden size gönderilmiş olan mesajları e-posta hesabınız içerisinden görebilmeniz ve buradan yanıtlayabilmeniz gibi.
Zync
Hemen hepimiz internet üzerinden anında mesajlaşma programlarını kullanıyoruz. Çoğu zaman amacımız sadece sohbet etmektir ama günümüzde anında mesajlaşma programları metin tabanlı mesajları iletmenin ötesinde pek çok yetene sahip. Yahoo'nun Zync mesajlaşma projesi ise teknik olarak anında mesajlaşma programlarının nerelere uzanabileceğini görmek değil, kullanıcıların anında mesajlaşma hizmetlerini ne şekilde algıladıkları ve bu sürecin nasıl daha kullanışlı hale getirilebileceği üzerine kurulu.
Yahoo'nun Zync mesajlaşma projesi insanların internet üzerinde yaşadıkları tecrübeleri farklı şekillerde yorumladıkları üzerine kurulu. Bazıları sohbet esnasında sadece konuştuklarını hatırlar, bazıları kendilerine gönderilen bağlantıdan izledikleri videoyu hatırlarlar. Zync sohbetten çok paylaşımı öne çıkartmayı, dolayısıyla anında mesajlaşma tecrübesini kişiler için daha özel hale getirmeyi planlıyor.
Zync ile kullanıcılar örneğin aynı video'yu bir arada seyredebiliyorlar. Bu sayede sadece biri diğerine bir şey göndermiş olmuyor, biri diğerini bir tecrübeyi paylaşmaya davet etmiş oluyor. (CHİP)