Dr. Furkan Aydıner, İslam'ın terör dini olduğunu ispatlamak için İslam'ı araştıranların hakikati görüp Müslüman olduğunu ve Amerikalı Müslümanların eskisi gibi izole yaşamayıp İslam'ı anlatmaya başladıklarını söylüyor.
Eylül'de İkiz Kuleler'e yapılan saldırıdan sonra pek çok Amerikalının İslam ve terörü aynı cümle içinde sıkça telaffuz ettikleri sır değil. İntihar saldırısında bulunan uçaklar sadece İkiz Kuleleri değil, Amerikan halkının İslam'a karşı olan ılımlı düşüncelerini de yerle bir etti. Ülke içinde Müslüman terörist avına çıkılsa da, Amerika aradığı bahaneyi bularak Müslüman ülkelerin başını ağrıtsa da şaşırtıcı bir gelişme oldu: Amerika'da İslam'a geçenlerin sayısı arttı. Amerika'dan bir konferans için Türkiye'ye gelen ?11 Eylül'e Rağmen Amerika'da Yükselen İslam? kitabının ve ?Rabbini Arayan Thomas? serisinin yazarı Dr. Furkan Aydıner'le bunun nasıl olduğunu konuştuk.
İSLAM'A ÖFKE DUYANLAR ŞİMDİ MÜSLÜMAN
Eğitim İktisadı dalında doktora yapmak için gittiği Amerika'da yaşamaya başlayan Dr. Furkan Aydıner, gittiğinde farklı bir toplumla karşılaştığını anlatıyor. İlk iki sene Amerikan toplumunu tanıma noktasında çekingen davranan ve hiçbir kiliseyi ziyaret etmeyen Aydıner, bir süre sonra farklı dinlerden çok sayıda insanla tanışmış ve dinsel konular üzerinde tartışan değişik gruplara katılmış. 11 Eylül'de uçakların sadece Dünya Ticaret Merkezi'nin kulelerine değil, insanların akılları ve gönüllerinde yükselen İslam kulelerine de çarptıklarını söyleyen Aydıner, bir anda, İslam hakkında bilgi edinmeye ve İslam'ı müsbet algılamaya başlayan insanların bu düşüncelerini kaybettiklerini ancak ilginç bir şekilde 11 Eylül'den sonra İslam'a girenlerin sayısında artış olduğunu ifade ediyor. Artışın sebebi de ilginç. Aydıner'e göre saldırılardan sonra Amerikan halkının bir kısmı hiç sorgulamadan 11 Eylül'ü İslam'ın bir terör dini olduğuna dair bir delil olarak kabul etti. İslam'a karşı öfke duyan birçok insan da, ?İslam nasıl böyle bir vahşete kaynaklık edebilir?? diye sorgulamaya ve İslam hakkında araştırma yapmaya başladı. Aydıner, ?Yapılan bu araştırmaların amacı İslam'ın ne kadar şiddet yanlısı bir din olduğuna dair deliller bulmaktı. Merak duygusuyla internette 'Bu İslam nasıl bir terör dinidir.' diye araştırırken İslam'ın hakiki yönünü öğrenip, bu hakikate teslim oldular.? diyor.
11 EYLÜL'DEN SONRA DIŞA AÇILDIK
İslam'a girenlerdeki bu artışın 11 Eylül nedeniyle değil, 11 Eylül'e rağmen olduğunun altını çizen Aydıner, ?11 Eylül olmasaydı ve diğer dinden olanı necis olarak görüp uzak duran, kapalı ve izole bir hayat yaşayan Müslümanlar 11 Eylül'den sonra davrandıkları gibi davranabilseydiler İslam'a geçiş çok daha fazla olacaktı. Müslümanlar 11 Eylül'den sonra 'Eğer Amerika'da yaşayacaksak, bu insanlarla dostane ilişkiler kurmak zorundayız' dediler ve söylemlerini değiştirmek zorunda kaldılar. Gayr-ı Müslümlerle diyaloğun zorunlu olduğu noktasına geldi herkes. Çeşitli aktiviteler düzenlendi. Camilerin kapıları yöre halkına açıldı. Programlar düzenlendi. İslamın aslında terör dini olmadığını bilen bazı insaflı kişiler Müslümanları kiliselere sinagoglara davet ettiler. Eğer bütün bunlar 11 Eylül olmadan önce olsaydı benim kanaatim İslam'a girenlerin sayısı çok daha fazla olacaktı. 11 Eylül İslam'a girişleri arttırmadı ama bunu Allah'ın şerri hayra dönüştürmesi olarak görüyorum.? diyor.
İMAJIMIZ 50 YIL GERİ GİTTİ
11 Eylül'den bu yana Amerikan halkının İslam'a bakışında önemli bir düzelme olduğunu anlatan Aydıner, 11 Eylül'den sonra insanların zihnini 11 Eylül öncesine getirmek için bir 50 yıl çalışmak gerekeceğini düşündüğünü ancak gözlemlerine göre bu sürenin 15- 20 yıla indiğini ifade ediyor. Aydıner, ?İslam'ın 11 Eylül öncesi imajı yok ama ABD'nin dış politikadaki yanlışları insanların bazı hakikatleri görmesi noktasında yardımcı oldu. İnsanlar eskisi gibi düşünmüyor. Ama medya sürekli olarak her yerde olan şiddet olaylarını İslam'ın yaptığı şiddet telkinlerinden kaynaklanıyormuş gibi gösteriyor.? diyor. Amerikan halkının bu dönemde finansal kasırganın yanı sıra bir mutsuzluk kasırgası yaşadığına dikkat çeken Aydıner, ?Bu kadar çok tüketim gücüne ulaşan insanlar hayatın kolaylaşmasını saadetin gelmesini beklerken mutsuzluk kasırgası dediğim başka bir kasırgayla karşılaştılar. Saadetin eşyada metada olmadığını gördüler. Geçen sene sadece mutlulukla ilgili 5000 üzerinde yeni kitap basıldı. Finansal kasırga değil ama gittikçe büyüyen mutsuzluk kasırgası kapitalist sistemi tehdit ediyor.? diyor. Aydıner'e göre dinlerin yükselişi bu arayışa bir cevap olabilir.
Kur'an insanları nasıl terörist yapabilir?
Aydıner Amerikalıların yaşadığı kafa karışıklığını şöyle anlatıyor: ?11 Eylül akabinde Amerikalı bir dostum gidip bir Kuran meali almış ve baştan sona incelemiş, okumuş. Bana gelip, 'Çok merak ettim, bu 11 Eylül cinayetini işleyen insanlar nasıl böyle bir şey yapabilir? Onlar Müslüman'sa onları böyle bir harekete iten yalnızca kutsal kitapları olabilir ama Kuran'ı incelerken daha çok sorular oluştu zihnimde. Kuran'da yaratıcı kendini Rahman ve Rahim olarak takdim ediyor. Acaba böyle bir Kuran'ı okuyan nasıl böyle bir icraatta bulunur?? diye sordu.
Yenişafak