İddianamede, sanık Sinan Aygün'ün evinde yapılan aramada, kendisine ait kasada 2.5 milyon avro bulunduğu, şahsi parası olduğunu beyan etmesi üzerine paraya savcılığın talimatıyla o an için el konulmadığı belirtildi.
Aygün'ün kendisini, bir sivil toplum örgütü lideri olarak vasıflandırdığı dile getirilen iddianamede, MASAK tarafından yapılan incelemede, Aygün'ün vermiş olduğu gelir vergileri mukayese edildiğinde orantısızlık bulunduğunun görüldüğü kaydedildi.
İddianamede, böylesine büyük meblağdaki paranın kasada bulundurulmasının ticaret mantığı açısından karlı bir iş olmadığı, bu sebeple bu paranın terörün finansmanında kullanılma şüphesi taşıdığının belirtilmesi üzerine, nöbetçi mahkemece paraya el konulması kararı verildiği anlatıldı.
Daha sonra şüpheli tarafından verilen gayrimenkul teminatları karşılığında paranın kendisine iade edildiğinin mevcut tutanak ve mahkeme kararlarından anlaşıldığı belirtilen iddianamede, şüphelinin ticaret yaptığını beyan etmesine rağmen parasını bankaya koymayıp evinde kasada saklaması, arama kararından sonra da parayı eşinin üzerine bankaya yatırmasıyla, 'parayı, Ergenekon silahlı terör örgütünün faaliyetlerinin finansmanında kullanılmak üzere hazır bulundurduğu' sonucuna ulaşıldığı bildirildi.
İddianamede, el konulmasının ardından yatırıldığı bankaca aylık yaklaşık 10 bin Avro faiz verilmesinden de bu paranın evin kasasında saklanmasının ticaret yapan bir kişinin mantığıyla izahının mümkün bulunmadığının anlaşıldığı kaydedilerek, yapılan aramadan sonra paranın Sinan Aygün'ün eşi adına bankaya yatırılmasının da para hakkındaki şüphelerin artmasına sebep olduğu ifade edildi.
İddianamede, şu bilgilere yer verildi:
'Elde edilen belgelerde, şüphelinin örgütsel faaliyet içindeki derneklere yardım yaptığına ilişkin teşekkür mektupları ve yine yardım için Aygün'e gidileceğine dair mektuplardan, Sinan Aygün'ün Ergenekon silahlı terör örgütünün finansman işlerine yardımcı olduğu, yöneticisi olduğu ATO tesislerini örgütün propagandası için düzenlenen panel ve konuşmalarda kullandırdığı, birçoğunu tanımadığını iddia ettiği yargılaması devam eden örgüt üyelerinden İsmail Yıldız, Ayşe Asuman Özdemir, Hayrettin Ertekin, Muammer Karabulut, Kemal Kerinçsiz, Güler Kömürcü, Hüseyin Görüm, Sevgi Erenerol, Veli Küçük, Hayrullah Mahmut Özgür ve Bekir Öztürk ile örgütsel irtibatlarının tespit edildiği, Kuvvai Milliye Derneği bürosunun tutulmasından, dernek başkanı Bekir Öztürk'ün tayin işinin yapılmasına kadar ilgilenip Abdüllatif Şener ile görüşüp referans olduğu, önceki dosyamızda mevcut e-mail görüşmelerinden anlaşılmıştır.
Yine devam eden soruşturma dosyasından şüpheliler Ahmet Hurşit Tolon, İbrahim Özcan, Durmuş Ali Özoğlu, Hasan Atilla Uğur, Mehmet Şener Eruygur, Levent Ersöz, Vedat Yenerer, Ufuk Büyükçelebi, Erol Mütercimler, Mustafa Ali Balbay, Turan Çömez ve Levent Temiz ile örgütsel irtibatlarının bulunduğu, bilgisayarında yapılan incelemelerde bu kişilerle MSN yoluyla birbirlerine mesajlar attıkları, e-posta iletileriyle tamamen Ergenekon silahlı terör örgütünün amaçları doğrultusunda hazırlanmış yazıları kendi içlerinde birbirlerine gönderdikleri tespit edilmiştir.'
AA