Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Saçan gizli belgeleri ETÖ'yle paylaşmış

2. iddianamede sanık Adil Serdar Saçan'ın elindeki gizli belgeleri ETÖ şüphelileriyle paylaştığı belirtildi.

17 Yıl Önce Güncellendi

2009-03-25 22:12:00

Saçan gizli belgeleri ETÖ'yle paylaşmış

'Ergenekon' soruşturması kapsamında hazırlanan ikinci iddianamede, sanıklardan Adil Serdar Saçan'ın, 'Tuncay Özkan ve Güler Kömürcü ile irtibatlı olarak Ergenekon silahlı terör örgütü içerisinde faaliyet gösterdiği, görevi gereği kendisinde bulunan, eline geçen bir kısım gizli belgeleri yasalara aykırı şekilde diğer şüphelilerle paylaştığı' öne sürüldü.

İddianamede, eski İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Saçan'ın, görev yaptığı dönemde bir kısım soruşturmalar ve projeli çalışma olarak adlandırılan ön soruşturmalar sırasında bir kısmı paraflı olup emniyette kalması gereken belge suretlerini 'Ergenekon' soruşturmasının şüphelilerine verdiği, bir kısmının ise kendi evinde yapılan aramada ele geçtiği kaydedildi.

Bunun yanında, soruşturmalar sırasında mahkeme kararlarına istinaden yapılan teknik takiplere ait telefon görüşme tutanaklarının da Saçan'ın evinde ele geçirildiğinin açıkça ortaya çıktığı vurgulanan iddianamede, şöyle denildi:

'Şüphelinin, delil niteliğindeki belgeleri görevli bulunduğu şube müdürlüğünün arşivinde bulundurması gerekirken, yasaya aykırı bir şekilde dışarıya çıkartarak tanıdığı bir şahsın iş yerine ait depoda gizlemiş olduğu ve bu dokümanların bir kısmının da şüphelinin evinde ele geçen CD'de kayıtlı bulunduğu tespit edilmiştir. Böylece şüpheli, 2001 yılında bir başka suç nedeniyle yakalanan Tuncay Güney ve Ümit Oğuztan'dan ele geçirilen Ergenekon terör örgütüne ait dokümanları, teknik takip yapmakla yükümlü İstihbarat Şube Müdürlüğüne teslim etmeyerek, soruşturmanın bu şube tarafından derinleştirilmesine de bu şekilde engel olmuştur.'

Adil Serdar Saçan'ın, şüphelilerden Emcet Olcayto ile sık sık telefonla görüşerek çeşitli konularda fikir alış verişinde bulunduğu, telefonda her konuyu görüşmemeye özen gösterdikleri, aralarındaki ilişkinin gazeteci eski emniyet müdürü ilişkisinden farklı olarak örgütsel nitelikte olduğu sonucuna varıldığı savunuldu. İddianamede, şu ifadelere yer verildi:

'Şüpheli Tuncay Özkan ile ilgili bölümde yer verilen iletişim tespit tutanaklarına göre, Adil Serdar Saçan, son zamanlarda bu şüpheli ile yakın ilişki içerisindedir. Her 2 şüpheli arasındaki 28 Ocak 2008 tarihli telefon görüşmesinde söylenen sözlerin, şüphelilerin soruşturma kapsamına alındıkları yönünde kuşkuları nedeniyle ileride sorulduğu takdirde kendi lehlerine yorumlanacak veri oluşturmak, delil yaratmak amacıyla örgüt hakkında ayrıntılı konuştukları sonucuna varılmıştır. Eski bir emniyet müdürü olan şüpheli ile gazeteci olan öteki şüphelinin diğer konuşmalarındaki ihtiyatlı konuşma tarzlarını bu görüşmede örgüt aleyhine açık açık konuşmak şeklinde değiştirmeleri, dosya kapsamındaki kanıtlar göz önüne alındığında, haklarında başlatıldığı kuşkusunu yaşadıkları soruşturmada lehlerine kanıt oluşturma kurnazlığının bir sonucu olarak değerlendirilmiştir.'

İddianamede, Saçan'ın, Veli Küçük tarafından tehdit edildiğine yönelik savunmasının ise 'Bu soruşturma çerçevesinde hakkında işlem yapılan birçok şüpheli ile yakın ilişki içerisinde olup birlikte hareket etmesi, eline ulaşan pek çok gizli bilgi ve belgeyi örgüt mensuplarına ulaştırması, özellikle şüphelilerden Güler Kömürcü ile yapmış olduğu telefon görüşmelerinden örgüt mensupları ile aynı düşünce ve idealleri paylaştığının anlaşılması ve verilecek görevlere hazır olduğunu beyan etmesi' gibi hususlar göz önüne alındığında inandırıcı olmaktan uzak olduğu kaydedildi.

Adil Serdar Saçan'ın, Tuncay Özkan ve Güler Kömürcü ile irtibatlı olarak 'Ergenekon silahlı terör örgütü' içerisinde faaliyet gösterdiği, 'terör örgütü üyesi olmak' suçunu işlediği, görevi gereği kendisinde bulunan, eline geçen bir kısım gizli belgeleri yasalara aykırı şekilde diğer şüphelilerle paylaştığı, pek çok sanık ve şüphelide ve kendi evinde ele geçen 'gizli' ibareli ve bir kısmı kendi imzasını taşıyan resmi belgeler ve iletişim tespit tutanaklarıyla ilgili olarak 'yasaklanan bilgileri açıklama' suçunu birden fazla işlediğinin anlaşıldığı ileri sürüldü.

Haber Ara