- KOBİ'lere, Hazine ve TOBB garantili kredi verilecek
-Bankalar kredi riskini paylaşacak
- IMF ile seçim sonrası anlaşma yakın
Ekonomi çevreleri krizin etkilerini azaltmak ve hızla artan işsizliğe bir nebze çözüm bulmak için beşinci paketi bekliyor. Bazı bakanlar bu konuda küçük sinyaller verdiler. Ancak beşinci paketteki tedbirler paketinin içeriği önemli ölçüde belirsizdi. Gaziantep'te seçim çalışmaları yapan Hazineden Sorumlu Devlet Bakanı Mehmet Şimşek bu yönde bilgiler verdi.
Beşinci paket üzerinde son çalışmalar yapılıyor. En geç nisan ayının ortalarında açıklanacak. Şimşek, IMF ile yapılacak anlaşma konusundaki üç maddelik pürüzle ilgili son durumu da anlattı ve 'krizin dibi göründü mü?' tartışmalarına ilişkin değerlendirmelerini anlattı.
Masadaki IMF maddelerinde son durum
IMF ile üç maddede anlaşmazlık vardı. Bizzat Başbakan Erdoğan tarafından açıklanmıştı. 'Seçim sonrasında IMF ile anlaşma yapılacak mı, tartışmalı üç konudaki son durum nedir?' sorusunu Şimşek şöyle yanıtladı:
'Ocak ayında anlaşmada neredeyse nihai aşamaya gelmiştik. Bizim önümüze yeni konular değil de kabul etmediğimiz eski şartları tekrar getirdiler. Burada tıkanma oldu. Gelir İdaresi Başkanlığı'nın özerkliği konusunda IMF geri adım attı. Biz de buna karşılık idareyi güçlendirme kararı aldık. Personel takviyesi yapıp, imkanlarını artıracağız ve teşvik vereceğiz.
Çapraz denetim konusu kriz döneminde çok riskli. IMF'ye dedik ki kriz günlerindeyiz, bu çok tehlikeli olur. Bunu tartışıyoruz. Şu anda Maliye Bakanlığı detaylı bir çalışma yürütüyor. Zamanlama ve içerik konusunda üzerinde durulması gereken hususlar var. Bir uzlaşmaya varacağız.
IMF bütçe dengeleri konusunda bazı tedbirler istiyor. Ya gelir artırıcı bir düzenleme ya da harcama kısıcı bir düzenleme istiyorlar. Bütçe dengelerini oturtmak için tedbirler alacağız.
IMF ile anlaşma seçimlerden sonra büyük bir ihtimalle gerçekleşecek. Kaygıları azaltıcı bir program faydalı olabilir, IMF ile yapılacak anlaşma ekonomiyi destekleyecektir.'
İŞSİZLİK RAKAMI 13.6'NIN ÜSTÜNE ÇIKACAK
Şimşek, krizin yarattığı sonuçlara ve atacakları adımlara ilişkin de şunları anlattı:
İşsizlik hızlı biçimde yükseliyor. Şu andaki yüzde 13.6 rakamı daha da artacak, onu da söyleyeyim.
Kadınların çalışmadığı bir memleket nasıl kalkınır? Nüfusumuzun yarısı kadın. Ekonominin düzelmesi için pozitif şoklara ihtiyaç var.
Batı'da kredi mekanizmaları çalışmıyor, sorun bu. İkincisi çok ciddi bir talep daralması yaşanıyor. Dünya ticareti hiç görülmediği ölçüde küçülüyor. Üçüncüsü sermaye hareketlerinde sorun var. Özellikle gelişmekte olan ülkelere sermaye akışı kesildi. Dünya sıkıntılarını aşmadan bizim sorunları çözmemizin imkanı yok. Türkiye tasarruf açığı olan bir ülke ve yabancı sermayeye ihtiyacı var.
TÜRK VATANDAŞI AZ BORÇLU
Hane halkının borcunun milli gelire oranı yüzde 11. Bu rakam Doğu Avrupa'da yüzde 28, Batı Avrupa'da yüzde 56. Türkiye vatandaşı az borçlu. Kişilerin toplam borcu 2.7 milyar dolar.
Ayrıca vatandaş krize 67 milyar dolarlık döviz varlığı ile girdi. Yani vatandaş şu andaki döviz hareketinden kazanç elde etti. Krizde döviz yükselince bunun yedi milyar dolarını satarak, artıştan nemalandı. Öte yandan vatandaşın faiz yükü de hızla aşağıya doğru çekiliyor.
Özetlersek; borcu düşük, faizi düşük, döviz hareketinden kazanç elde ediyor.
SORUN İŞSİZLİKTE
Krizin bizde insanımıza etkisi işsizlikte görülüyor. Vatandaş en çok işini kaybetmekten korkuyor. İşsizlik oranı da hızla artıyor.
KOBİ'LERE YENİ PAKET
Hazine olarak yeni bir model geliştirdik. Şu anda Başbakan Yardımcımız Nazım Ekren o modelin üzerinde çalışıyor. Küçük ve Orta Boy İşletmeler'e yönelik bir çalışma. Hazine olarak kaynak koyacağız, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği başta olmak üzere Meslek Örgütleri ve Sivil Toplum Kuruluşları da para verecekler. Bankaların riskini paylaşacağız. Herkes elini taşın altına koyacak. Kredi garanti mekanizması oluşturacağız. KOBİ'lere verilecek kredinin riskinin yüzde 60'ını biz üstleneceğiz, garanti edeceğiz. Böylece aslında durumu çok iyi olmasına rağmen ya geri alamazsam diye kredi musluğunu açmayan bankaların eli rahatlayacak. Nihai taslak haline getirdik. Nisanda uygulamaya geçeriz diye düşünüyorum. Büyük şirketlerin zaten kredi sorunu yok. Onlar istediği zaman alıyorlar, işletme sermayesi ihtiyacı düştüğü için büyük gruplar kredi arayışında değiller. Sorun küçük işletmelerdeydi. Bunu çözeceğiz.
BATIK KREDİYE KURTARMA YOK
Bu, halen batık duruma düşmüş olan kredilere dönük bir çalışma değil ve yeni paketin de bu anlamda suiistimal edilmesine izin vermeyeceğiz. Batık krediyi kapatıp, yeni paketten yararlanmak için numara yapılmasına göz yummayacağız. Bu, yeni kredilendirme için kullanılacak bir kaynak ve model.
BAYKAL'IN ÖNERİLERİNE 'HAYIR' DEDİ
Bakana, CHP Lideri Deniz Baykal'ın geçen hafta AKŞAM'ın manşetindeki yeni önerilerini hatırlattım ve değerlendirmelerini sordum. Baykal, özellikle istihdam üzerinde alınan vergi ve kesintilerin azaltılmasını önermişti. Şimşek, 'Geçen yıl beş puan indirdik zaten. Onun etkisi ortada. Bütçeye getirdiği yük de ortada. Daha da indirirsek maaşlar nasıl ödenecek, sağlık harcamaları nasıl yapılacak?' dedi.
DİP TARTIŞMASINA NE DEDİ?
Sohbetimizde 'krizin dibi göründü mü, krizden çıkış ne zaman?' konularını da tartıştık. 'Romantik iyimser değilim' diye söze giren Şimşek şunları söyledi: 'Bizde seçim bitiyor. Dünya da kendi evinin içini toparlamaya çalışıyor. Herhalde krizin üçte ikisini geçtik. 2009 sonunda toparlanma bekliyorum. Bu yıl tarımda büyüme olacak. Bereketli bir yıl, bol yağış var. Tarım büyümesini de gözardı etmemek lazım. O esnafa da yansıyor.'