Hurda otomobiller de teşvik istiyor

Taşıt Araçları Yan Sanayicileri Derneği (TAYSAD) Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Burhanoğlu, küresek finansal kriz nedeniyle 2009'un herkes için zor bir yıl olacağını, bu bilinçle hareket edilmesi gerektiğini belirtti.

Kriz nedeniyle Türkiye'de bu yıl toplam yaklaşık 600 bin adet araç üretileceğini, bunun 500 bininin ihraç edileceğini, otomotiv ana sanayinin 8 milyar dolar, yan sanayinin ise ise 3.5-4 milyar dolar ihracat ile yüzde 50 daralma yaşanacağını tahmin ettiklerini ifade eden Burhanoğlu, stoklar da dikkate alındığında 250 bin adetlik bir iç pazar satışı öngördüklerini vurguladı.

Burhanoğlu, 2009 yılı ihracat hedefinin 30 milyar dolar olarak düşünürken, talep daralması sonucu bunun ancak 12 milyar dolar düzeyinde kalacağını tahmin ettiklerini de dile getirdi.

185 BİN KİŞİLİK İSTİHDAM KAYBI RİSKİ

Küresel finansal kriz nedeniyle firmaların küçülmek zorunda kaldığını anlatan Burhanoğlu, şunları söyledi:
?Bugüne dek yarattığımız değerleri kaybetmek en son isteyeceğimiz şey olur. Ancak krizin gereği firmalarımız küçülmek durumundadır. Sanayimizde yeni iş hacmi yaratmak dünden bugüne olacak bir hadise değil. Yeni proje süreçleri en az 18 ay süre gerektirir. Bu nedenledir ki sanayimiz bu krize aynı zamanda ciddi bir yatırım yükü ile yakalanmıştır. Bizler 2010-2012 yılındaki projelerimize hazırlandığımız, kapasitelerimizi hem iç hem dış pazar için artırdığımız dönemde krize yakalandık. Çünkü hiçbirimizin bu yatırımları öz sermaye ile yapma şansı yoktu.

Şu anda hepimizin kredi borcu mevcut. İnsan kaynağımızı kaybetmek zorunda kalıyoruz. Hem yurt içi hem yurt dışında pek çok fabrika üretimi durdurdu. Pek çok firmamız tek vardiya çalışıyor. Ana ve yan sanayinin sürekli tek vardiya çalışması durumunda toplamda ortalama 185 bin kişilik istihdam kaybımız olur. Bizler bugüne dek bu kaynağı yaratmak için ciddi maliyetlere katlandık. Şimdi bir anda bu değerimizi yitirmek ne firmalarımız ne de ülkemiz açısından iyi olur.?

?ÖTV, İÇ PAZARIN HAREKETLENMESİ İÇİN OLUMLU?

Ömer Burhanoğlu, 17 Mart itibariyle uygulamaya konulan ÖTV indiriminin yüzde 63'lük bir daralma yaşanan otomotiv sanayinde, iç pazarın hareketlenmesi için olumlu bir gelişme olduğunu, ancak bunun kesin çözüm sağlamayacağını savundu.

Burhanoğlu, şöyle devam etti:
?3 ay ile sınırlandırılan ötv indirimleri kısa süreli stok tüketmekte faydalı olacaktır, ancak iç pazarın en az yıl boyunca devam edecek krizin derin etkileri karşısında, 1 yıllık hurda indirimiyle desteklenmesi de gerekmektedir. Çünkü, ÖTV indirimleriyle yükselen satışlar 3 ay sonra bıçak gibi kesilebilir ve otomotiv sanayi daha derin bir resesyona girebilir.?

DİĞER BEKLENTİLER

Otomotiv sanayinin ve üretimin devamlılığı için son derece önemli başka beklentileri olduğunu da vurgulayan Burhanoğlu, söz konusu beklentileri şöyle sıraladı:
?İç ve dış pazarda sürekliliğin devamı için ihracatın desteklenmesi, tüketicilerin alım gücünü artıracak kredilendirmelerin yapılması, likidite sıkıntısının giderilmesi için borçlanma maliyetlerinin azaltılması, sanayicilere yönelik yeni kredi kaynaklarının yaratılması.

Sanayinin gelişim hedeflerinin desteklenmesi adına yeni ve büyük yatırımları ülkemize çekmek yolunda çalışmaların yapılması, Ar-Ge faaliyetlerine uygulanan desteklerin artırılması, sanayimiz için son derece hayati bir konu olan insan kaynağımızın kaybını önlemek üzere çalışanlar üzerindeki vergilerin yeniden düzenlenmesi gerekmektedir.?
Türkiye'nin otomotiv sektörüne ihtiyacı olduğunu dile getiren Burhanoğlu, şunları kaydetti:
?Bu sektör, ihracatıyla, yarattığı katma değerle ve en önemlisi sağladığı istihdamla Türkiye için çok önemli. Hiçbir sektörde ve hiçbir ülkede olmadığı kadar yüksek vergi oranları olan Türk otomotiv sanayi, aynı zamanda devletin en fazla oranda ortak olduğu sektördür.?

?10 YIL SONRASI İÇİN ÇÖZÜM ÜRETİLMELİ?

Otomotiv sanayicilerinin şu anki sorunları gözden geçirerek 10-20 yıl sonrası için çözüm üretmesi gerektiğini vurgulayan Burhanoğlu, şu önerilerde bulundu:
?Neden? Çünkü özellikle ABD'de otomotiv sektörünün şu an içinde bulunduğu kriz ekonomik krizle birlikte daha da kötüleşmektedir ama sektördeki krizin sebebi bu ekonomik kriz değildir. Asıl sebep, dünya ekonomilerindeki ve politikalarındaki değişiklikler, buna ilişkin tüketici değerleri, davranışlarındaki değişikliklerdir. Otomotiv sektörü de diğer sektörler gibi müşterilerin istediği ve de ödeyebildiği ürünler üretmelidir.

Bu krizi ancak sanayi, hükümet ve paydaşlarımızın işbirliği ile ortak hareket ederek aşabiliriz. Aksi takdirde zaten bizi zorlamakta olan rakiplerimiz rolümüzü kapmakta gecikmeyeceklerdir.

Dolayısıyla, bugünden yarına sanayimizi, firmalarımızı ve küresel vizyonları dikkate alarak, ülkemiz ekonomisine hem ihracat hem yatırım hem de istihdam olarak maksimum fayda sağlayan sanayimizin desteklenerek, 2012 yılındaki 2 milyon araç üretimi, 50 milyar dolar ihracat ve 500 bin istihdam hedefinden uzaklaştırılmaması gerekmektedir.?