Oysaki bir muhabir binlerce olayı ve hatırayı durmadan hafızasına atıp saklar. Peki bunlar bir gün saklandıkları yerden çıkarılırsa ne olur? Üstelik bu muhabir aynı zamanda ünlü insanlardan oluşan bir ailenin de mensubuysa... Övül Avkıran ve Mustafa Avkıran, yeni oyunları 'Muhabir'de bu soruların cevabını veriyor tiyatroseverlere. Oyun, hayatının bir öneminde muhabirlik yapan Memet Ali Alabora'nın kendi hikâyesi üzerinden yakın tarihimize bakıyor.
Muhabir'de Memet Ali Alabora, kendi kimliği ve bedeni üzerinde bir yolculuğa çıkıyor. Selahattin Pınar'dan Muhsin Ertuğrul'a sanat dünyasının ünlü isimlerinin hatıraları, Tevfik Ağansoy cinayetinden Gazi olaylarına yakın tarihimizdeki birçok önemli olay bu yolculukta uğranılan duraklardan. Oyunda, yaşananlar karşısında duyarsızlaşan insan hafızası eleştirilirken, geçmişte şahit olduğumuz birçok olayın şekil değiştirerek günümüzde de tekrarlandığına dikkat çekiliyor. Avkıranlar, oyunla ilgili olarak şunları söylüyor: 'M. Ali Alabora'nın kişisel hikâyesinden hareketle, bireysel olandan toplumsal olana varmayı, kendi haberlerimiz aracılığı ile bellek tazelemeyi hedefliyoruz.' Memet Ali Alabora da Muhabir'in kendisi için bir yolculuk olduğunu, fakat tek bir yolda ilerlenen bir yolculuk olmadığını söylüyor. Sanatçı, 'Ben, Muhabir'de kendi hikâyemi anlatıyorum. Sizin gözünüzde kendimi görmek için değil. Yaşadıklarımın özel olduğunu düşündüğüm için değil. Paylaşmak için. Bir de artık biraz dinlemek için.' diyor. Unutmadan söyleyelim; içindeki şiddet içeren bazı sahneler nedeniyle 16 yaşından küçükler izleyemiyor.
