Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Türkiye'yi onuruna tarihine, kültürüne, medeniyetine yaraşan saygın bir ülke yapmanın gayreti içerisindeyiz'' dedi.
Başbakan Erdoğan, Uğur Mumcu Meydanı'nda partisince düzenlenen mitingde Adanalılar'a hitap etti.
Adana'nın tüm ilçelere selam söyleyerek konuşmasına başlayan Erdoğan, ''Dün havaya cemreye düştü, dünden itibaren ülkeme bahar geldi. Dünden itibaren bereketli Çukurova topraklarına, mümbit Çukurova topraklarına bahar geldi. Bugün burada, Adana'da, baharın coşkusunu, heyecanını yaşıyoruz. Umutlarımız yeniden yeşeriyor, hayallerimiz, rüyalarımız yeniden yeşeriyor, Adana ve tüm vilayetimiz çok farklı bir bahara hazırlanıyor'' dedi.
Adana'ya, Hatay'da düzenlenen mitingden geldiğini hatırlatan Başbakan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''Onbinlerce Hatay'lı kardeşimin sizlere selamı var. Hatay'da, o alanları dolduran kardeşlerimizin sizlere selamı var. İnşallah o baharı 29 Mart'ta birlikte, farklı bir şekilde kutlayacağız. 29 Mart7ta güneş bir kez daha ülkemin üzerine, Adana'nın üzerine farklı doğacak. AK Parti'nin hizmet siyaseti 29 Mart akşamından itibaren ülkemin üzerinde bahar serinliği gibi esmeye başlayacak. 29 Mart şimdiden ülkeme hayırlı olsun. 29 Mart Adana'ya hayırlı olsun. Sanayinin, ticareti, kültürün, tarihin, medeniyetin şehrine hayırlı olsun.
Çukurova'nın, Çukurova kadar cömert mert, yiğit insanları. Bugüne kadar hizmet ürettik. Bundan sonra da üretmeye devam edeceğiz. Ben Adana'ya, Adanalıya bir kez deha teşekkür ediyorum. Adanalı kardeşlerime teşekkür ediyorum. Siz bizi 3 Kasım'da yalnız komadınız, 28 Mart'ta yalnız komadınız, 22 Temmuz'da desteğinizi bizden esirgemediniz. Bizi bağrınıza bastınız. Şimdi 29 Mart'ta bir kez daha, AK Parti diyecek, hizmet diyeceksiniz. Adana Büyükşehir Belediyesinde ve tüm ilçelerinde, beldelerinde inanıyorum ki AK Parti diyeceksiniz, yüreğinizi bir kez daha ortaya koyacak, 'Durmak yok, yola devam' diyeceksiniz.''
Adana'yı Akdeniz'in yıldız kenti yapacaklarını, kente yeni projeler, yatırımlar kazandırmak için yola çıktıklarını vurgulayan Erdoğan, ''Adana'ya, onun büyüklüğüne yaraşır hizmetler kazandırmak için yola devam diyoruz. Adana'da kuzey-güney ayrımını ortadan kaldırmak için yola devam diyoruz. Benim hiç bir şehirdeki hiç bir kardeşim kendisini ötelenmiş hissedemez. Horlanmış, yalnız ve terk edilmiş hissedemez, buna asla izin vermedim, bundan sonra da vermeyeceğim. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra Adana'yı kendi kaderine terk edemeyiz'' diye konuştu.
-BAKÜ-TİFLİS-CEYHAN BORU HATTI-
Adana'nın Türkiye'nin dünyaya açılan kapısı olduğunu ifade eden Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:
''2006'da Bakü-Tiflis-Ceyhan Boru hattının açılışını yaptık. Bu hat dünya üzerinde doğu-batı enerji koridorunun en önemli parçası. 22 Haziran 2008'de günde 1 milyon varil kapasiteye ulaştık. Şimdi kapasiteyi önce 1,2 milyon varile, ardından 1,6 milyon varile çıkaracağız. Önceki gün itibariyle Bakü-Tiflis-Ceyhan Petrol Boru Hattı'ndan 560 milyon varil dünya pazarlarına ulaştı. Adana sen busun işte. Türkiye bu hattan tam 319 milyon dolar gelir elde etti. Adana ve Ceyhan dünyanın en önemli enerji merkezlerinden biri haline geldi, daha da gelecek. Biz büyük düşünüyoruz, Adana için, 81 vilayet için büyük düşünüyoruz, Türkiye için büyük düşünüyoruz, işte onun için sen Türkiye'sin, sen Adana'sın, büyük düşün.
Adanalı, bizim milletiz küçük düşünmez. Biz büyük düşünürüz. Hani Akif diyor ya; 'Bir zamanlar biz de millet hem nasıl milletmişiz, gelmişiz dünyaya millet, milliyet nedir öğretmişiz' Türkiye'yi onuruna tarihine, kültürüne medeniyetine yaraşan saygın bir ülke yapmanın gayreti içerisindeyiz.''
13 Martta Ankara-Eskişehir hızlı tren hattının açılışının yapılacağını anımsatan Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti:
''Ankara-Eskişehir hızlı tren hattı hizmete giriyor. Ankara-Eskişehir 1 saat 15 dakika, altını çiziyorum 1 saat 15 dakikada gidilecek. Hemen ardından Eskişehir-İstanbul hattının çalışmaları başladı. Ankara-Konya, Ankara-Sivas hattının çalışmaları da devam ediyor. Adana'yı da unutmadık. Adana-Mersin arasını da 45 dakikaya indiriyoruz. Yeni tren setlerini aldık. İnşallah çok kısa zamanda bu hattı hizmete açıyoruz. Bunlar 6,5 yılda ürettiğimiz, tamamladığımız büyük projelerden sadece bir kaç tanesi. Biz Türkiye genelinde 81 vilayette, eserlerimizle, hizmetlerimizle projelerimizle konuşuyoruz.''
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın kendisini televizyonlarda açık oturuma davet ettiğini belirterek, ''Sayın Baykal, beni televizyon ekranlarında tartışmaya çağırıyor. Televizyona çıksak, senin konuşmalarının üzerine hep 'bip' sesi gelecek'' dedi.
Başbakan Erdoğan, partisinin Uğur Mumcu Meydanı'ndaki Adana mitinginde halka hitap ederken, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ile MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin, miting meydanlarındaki sözlerini hatırlattı.
AK Parti olarak projeleri, yaptıkları ve yapacaklarıyla konuştuklarını belirten Erdoğan, ''Benim Adanalı kardeşlerim onların hangi dille konuştuklarını görüyor, siyasetin seviyesini ne derecede düşürdüklerini görüyorsunuz. Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakanına nasıl bir dille konuştuklarını görüyorsunuz'' diye konuştu.
Erdoğan, CHP Genel Başkanı Baykal'ın dün Burdur'da yaptığı konuşmayı hatırlatarak, şöyle devam etti:
''Dün Burdur'da konuşuyor sayın Baykal. Ne diyor; 'insan açar telefonu isterse iktidara küfreder, şöyle ağız tadıyla küfredemez olduk' Allah aşkına böyle bir siyaset üslubu olur mu? Böyle bir siyaset dili olur mu? Miting meydanında millete bu üslupla, bu dille konuşulur mu? 'Küfür etme özgürlüğü yok' diyor. 'Küfür etme özgürlüğüm yok' diyor.
Günlerdir bu millete küfür dışında hakaret, yalan, dolan, iftira dışında ne söyledin? Yıllardır bu millete bunların dışında ne söyledin? Türkiye'den geçtik, şehirlerimizden geçtik, Türk siyasetine bu güne kadar ne kazandırdın? Ben ne kazandırdığını söyleyeyim size; 10 yıllardır siyasettesin, Türkiye'ye bir şey kazandırmadın, bu ülkenin şehirlerine bir şey kazandırmadın, Adana'ya bir şey kazandırmadın ama Türk siyasetine maganda kelimesini kazandırdın. Türk siyaseti seni bu kelime ile ebediyen hatırlayacak, bir de kalkıyor, sayın Baykal, beni televizyon ekranlarında tartışmaya çağırıyor. Televizyona çıksak, senin konuşmalarının üzerine hep 'bip' sesi gelecek.
Sayın Baykal sen siyaseti televizyon ekranlarında yapmaya devam et, sen siyaseti film stüdyolarında yapmaya devam et, sen siyaseti CHP'nin yandaş medyalarıyla yapmaya devam et. Ama mümkünse gece saat 12.00'den sonra konuş, ya da şifreli kanallarda konuş. Bak çocuklara kötü örnek oluyorsun, gençlere kötü örnek oluyorsun.''
-''BAHÇELİ KÜRESEL KRİZİ İSTİSMAR ETMENİN DERDİ İÇİNDE''-
Erdoğan, konuşmasında, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin de miting meydanlarında işsizlikle ilgili yaptığı yorumlara dikkati çekerek, şunları kaydetti:
''Aynı şekilde sayın Bahçeli de günlerdir meydanlarda yalan yanlış rakamlarla küresel ekonomik krizi istismar etmenin derdi içinde, işsizliği istismar etmenin gayreti içinde. Bu ülke 2000 ve 2001 krizlerini unutmadı. Bu ülke sayın Bahçeli'nin Başbakan yardımcısı olduğu dönemdeki Türkiye manzarasını henüz unutmadı. Türkiye'yi uluslararası finans kuruluşları önünde el ovuşturan ülke konumuna düşürdüğünüzü kimse unutmadı. Memur maaşlarını ödeyebilmek için yüzde 7 bin faizlerle borçlandığınızı unutmadı. Kamu borçlarını 71 milyar TL'den 215 milyar TL'ye yükselttiğiniz günleri unutmadı.
Sayın Bahçeli işsizliğe çareniz vardı da neden uygulamadınız? İşsizliği kendi döneminizde neden çözmediniz. 2002 sonunda MHP-DSP koalisyonundan ülkeyi devraldığımızda yüzde 10.3 olan işsizliğin 2008 yılı ortalaması yüzde 10.6. Şu an dünyada bu malum kriz sebebiyle yüzde 12.3. Küresel finans krize rağmen hızla düşen enflasyona rağmen işsizlik 10.6. Üstelik işsizlik tüm dünyada ciddi mesele. ABD'de 2008'de işsizlik yüzde 7.9 oldu, şimdi 3-4 puan arttı. Avrupa'da Avro bölgesinde işsizlik yüzde 8, Belçika'da yüzde 7,5, Fransa'da yüzde 8, Almanya'da yüzde 8,6, Japonya'da bile yüzde 4.4 oranında işsizlik var.
Bu sorun bütün ülkelerde var. Tüm ülkelerde işsizlik var, bunu sanki AK Parti'nin yanlışı gibi, bir sorun gibi sunmaya ne hakkınız var. Milleti bu noktada yanıltmaya ne hakkınız var. İşsizlik üzerinden, istismar üzerinden siyaset yapmaya ne hakkınız var?''
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Sayın Bahçeli, siz bu konulara hiç girmeyin. Benim milletim sizin döneminizi de biliyor, AK Parti dönemini de biliyor'' dedi.
Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Uğur Mumcu Alanı'ndaki mitinginde halka hitap ederken, işsizlik konusunda kısa dönem çalışma ödeneği uygulamasını ortaya koyduklarını söyledi. İşverene, ''İşçiyi çıkarma, 4 saat çalıştır, biz 6 ay süreyle ödeyeceğiz'' dediklerini belirten Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Meslek edinme kursları ülkenin dört bir yanında devam ediyor. Sosyal güvenlik sisteminde ve genel sağlık sigortasında devrim niteliğinde reformlar yaptık. Artık doğan her çocuk, vatansızlar, hatta sığınmacılar 18 yaşına kadar sağlık sigortası kapsamında. Çocuklarımız, gençlerimiz devletin koruması altında, devletin güvencesi altında. Benim işçi kardeşim, çiftçi kardeşim, esnaf kardeşim sigortalı oluyor, 90 gün, 120 gün sonra sağlık hizmetinden faydalanıyordu. Şimdi sigortalı oluyorsun, 1 ay sonra yararlanıyorsun. Çiftçi, esnaf, hastaneye rahatlıkla gidiyor. O zaman ne oluyordu? 1 gün prim borcun var, ne diyorlardı 'hadi kardeşim' diye kapıdan geri çeviriyorlardı. Şimdi 60 güne kadar borçlu bile olsan hastane kapısından dönmek yok. Benim yatan hastamın yakını, refakatçisi, gece eczane eczane dolaşıp ilaç arıyordu, malzeme arıyordu. 'Hayır hastaneler bunu karşılayacak' dedik. İşçi, esnaf, çiftçi sağlık karnesi zorunluluğu yok, kimlik numaranı söyle muayeneni ol. Özürlü kardeşimin annesi artık 5 yıl erken emekli oluyor. Vefat eden sigortalının anne babasına maaş bağlıyoruz, işte sosyal devlet bu...
Bunu onlar yapamadılar, buna cesaret edemediler. İşte onun için Türkiye'nin iki yakası bir araya gelmedi. İşte onun için Türkiye'nin bütçesi her yıl açık verdi. Bu reformları yapmadıkları için Türkiye ağır bedeller ödedi, şimdi kalkmış bizim politikamızı eleştiriyorlar. Sayın Bahçeli, siz bu konulara hiç girmeyin. Benim milletim sizin döneminizi de biliyor, AK parti dönemini de biliyor. Şimdi bir söz var. Hani Adanalılar diyor ya, bakalım hatırlayacak mısınız? 'Terazi var, tartı var her işin bir vakti var'. Hatırladınız mı? İşte 29 Mart'ta milletim ölçecek, biçecek, tartacak, zaten kararını verecek.''
-''ADANA'DA KAN DEĞİŞİMİNE GİDİYORUZ''-
Başbakan Erdoğan, Adana'daki adaylarını tanıtırken de Büyükşehir Belediyesinde kan değişimine gittiklerini belirterek, mevcut belediye başkanının kendisine 28 Mart 2004 seçimleri öncesinde bir söz verdiğini söyledi.
''Benim böyle hamdolsun hafıza kaydım iyidir. Bu meydanda, hatta bazı farklı sesler de duydum. Buna rağmen kendisinden aldığım söz nedeniyle burada kendisini takdim ettim'' diyen Başbakan Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:
''Bana şunu söyledi; 'Artık yaşlandım, bir dönem daha yapacak ve bu işi bırakacağım' dedi. Biz de 'eyvallah' dedik. Gel gör ki aday tespit çalışmalarımız sırasında bu sözünü unuttu. 'Gerçekten ben böyle bir şey söyledim mi' dedi. Kusura bakmayın, ne dediğinizi, benim de hangi ifadeyi kullandığımı çok iyi biliyorum. Şimdi bildiğiniz gibi mevcut belediye başkanı trenden atladı, aleyhimize konuşmaya başladı. Biz bu tartışmalara girmeyeceğiz, biz işimize bakacağız.''
Başbakan Erdoğan, belediyeciliğin, millete hizmete gönlünü, hayatını adayanların işi olduğu görüşünü ifade ederek, ''Belediyecilik özü sözü bir olmayan, siyaset esbabının işi değildir'' dedi.
Adana'yı uluslararası marka kent haline getirmek istediklerini vurgulayan Erdoğan, ''Kusura bakmayın da koltuklara oturanlar buralara çakılı mı kalacak?'' diye sordu.
Başbakan Erdoğan, Adana'da 13 yıldır bitirilemeyen metroyu da bitireceklerini, Gaziantep'e ve Antalya'ya raylı sistem kazandıracaklarını kaydetti. İstanbul'u da ''metro ağlarıyla ördüklerini'' dile getiren Erdoğan, ''Nedense Adana'daki metro yılan hikayesine döndü. Bu enkazı, bu cenazeyi biz kaldıracağız, Adana'yı hak ettiği metroyla buluşturacağız'' diye konuştu. Erdoğan, şunları söyledi:
''Bir başka önemli konu da son günlerde yaşanan tehdit olayları. Tehdit ederek, korkutarak, sindirerek bir şeyler elde etmenin gayreti içine girdiler. Çok çirkin şeyler bunlar, çok çirkin tavırlar, siyaset bunu hak etmiyor, Adana bunu hak etmiyor. Adana çetevari, mafyavari, hukuksuz, kanunsuz girişimleri hak etmiyor, bu yaşananları da Adana'nın takdirine sunuyorum.
Bizim pankartlarımızı bugüne kadar sadece bir siyasi partinin mensupları kesmiş, ortadan kaldırmıştır. Son dönemlerde onlar bile daha insaflı davranırken Türkiye'de hiçbir vilayette görmediğimiz konuyu Adana'da görmek, Adana'da yaşamak cidden bizi Türk siyaseti adına ayrıca üzmüştür. Adana'ya yaptıklarımız, yapacaklarımızın garantisidir.''
-ADANA'YA YAPILAN YATIRIMLAR-
Adana'daki kamu yatırımları, eğitim ve sağlık için ayrılan ödenekler ve çalışmalar hakkında da bilgi veren Başbakan Erdoğan, büyük atılımlara imza attıklarını, vatandaşın devlet hastanesi-özel hastane ayrımı olmadan istediği hastaneye gidebildiğini söyledi.
İlaçla ilgili yaşanan sıkıntılara da çözüm bulduklarını ifade eden Erdoğan, ''Ayşe bacım, Fatma bacım, Hatice bacım, Ahmet, Mehmet, Hasan, Hüseyin kardeşim, yahu ilacını almak için sabah namazlarından gidip orada bekliyordun değil mi? İlacın biri var, diğerleri yok. İkisi var diğerleri yok. 'Git eczaneden al' diyorlardı. Şimdi istediğin eczaneye gidiyor musun?'' diye konuştu.
Başbakan Erdoğan, Adana'da, her yıl ortalama 24 bin aileye toplam 70 bin ton kömür yardımı yaptıklarını, 22 kilometre bölünmüş yolu hizmete açtıklarını, kente doğalgaz verdiklerini kaydetti. Erdoğan, ''Adana'da çiftçiler için gönderilen para 2003-2008 döneminde 816.5 trilyon. Bunları verdik. Adanalı çiftçimizin cebine giren para bu. Bunun içinde Doğrudan gelir desteği, mazot, gübre, prim desteği var'' dedi.
Bütün bunların yanında gençleri de unutmadıklarını ifade eden Erdoğan, onları spora yönlendireceklerini söyledi. Başbakan Erdoğan, ''Adana'daki KÖYDES çalışmaları için 73 trilyon gönderdik, yolu, suyu olmayan köy kalmayacak dedik. Bakınız, biz Adana'yı çöplükten kurtarmak istiyoruz. Adana'ya modern bir şehir stadını kazandırmak istiyoruz. İnşallah Adana'nın profesyonel takımları çok daha modern bir şehirde süper lige çıkmanın önünün açıldığını görecekler'' şeklinde konuştu.
Başbakan Erdoğan, daha sonra Adana Büyükşehir Belediye Başkan adayı Mehmet Ali Bilici ile ilçe belediye başkan adaylarını tanıttı. Erdoğan, şunları söyledi:
''Biz milletimizin efendisi olmaya değil, milletimizin hizmetkarı olmaya talibiz. Bu yola böyle çıktık, böyle devam ediyoruz. Sizin emanetinize nasıl sadakatle bağlı kaldıysak, sizin emanetinizi nasıl yücelttiysek, sizler de size emanet ettiğimiz adayların tümüne sahip çıkacaksınız. Gelin bu medeniyet yolculuğuna kaldığımız yerden devam edelim. Gelin Türkiye'yi dünyanın zirvesine taşıyalım. 29 Martta mühürü AK Parti'ye basalım'' dedi.
Miting nedeniyle yaklaşık bin polis memuru görev alırken, miting alanına girecek vatandaşlar sıkı güvenlik kontrolünden geçirildi. Miting süresince, helikopterlerin de sürekli meydan üstünde uçtuğu gözlendi.
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Hayati Yazıcı'nın da katıldığı miting sırasında Erdoğan'ın konuşması sık sık ''Başbakan Erdoğan'' tezahüratıyla kesildi.
Erdoğan: Bahçeli sen bu konulara girme
Adanalılara seslenen Başbakan Erdoğan, Baykal'ın televizyon davetine 'bib'li cevap verirken Bahçeli'nin kendisine yönelik sözleri için ise şunları söyledi:
17 Yıl Önce Güncellendi
2009-03-07 21:17:00
Haber Ara