Müge Akgün'ün haberi
Anjelika Akbar, rüzgar uğultusu, korna sesi, köpek havlaması, musluktan damlayan su, çocuk ağlaması, uçak gürültüsü kısacası aklınıza gelebilecek her sesi nota olarak algılıyor. Ve o an beste yapabiliyor. Anjelika Akbar, müzisyenlerde çok ender görülen 'absolute' (mutlak) kulak özelliğine sahip. Dolayısıyla hep müziğin içinde. Yaşamı beste denebilir. Akbar'ın bu özelliği 4 yaşındayken müzisyen olan babası tarafından fark edilmiş.
Anjelika Akbar'ın yaşamında su ve yağmur sesinin ayrı bir önemi var. Su sesinin insanın duygularını olumlu yönde etkilediğini; suyun sağaltıcı bir etkisi olduğunu düşünüyor. Besteci kimliğinden çok, piyanist kimliği ile tanıdığımız Akbar'ın, Su (1999), Vivaldi'in Dört Mevsimi'nin Piyano Uyarlaması, Bach A l'oriantale (2002) ve Bir Yudum Su (2005) adlı 4 albüm çalışması daha var.
Yağmur Damlaları çalışması, yağmurun 24 saatini anlatıyor. Akbar, yağmura ait düşüncelerimizin duygularımızla çok ilgili olduğunu söylüyor: 'Eğer mutluysak yağmuru çok iyi algılıyoruz, tersiyse yağmur bize kasvet verir. Aşıksanız, en kötü yağmurlu hava bile size iyi gelir. Çiftçiyseniz, yağmur size tanrının gönderdiği bir armağandır. Her şey bizim duygularımızla bilinç altımız ile bağlantılı' diyor.
Ona göre, 'Yağmur Damlaları' albümünde genel olarak sükûnet duygusu hâkim. Ama insanın içinde eğer bir takım açıklayamadığı hüzünler varsa, albümü dinlerken o hüzün de ortaya çıkıyor. Yağmurun evrensel yolculuğu denebilecek çalışmada kanun ve arp ile ney ve flüt gibi Batı-Doğu sazları ve etnik enstrümanlar harmanlanarak kullanılmış.
Söz onda çok önemli
Akjelika Akbar'ın besteleri her zaman sözle destekleniyor. Nota kadar sözcükler de önemli onun yaşamında. Bunda hem felsefeci, hem de orkestra şefi olan babasının etkisi büyük. Edebiyat, felsefe ve müzik evlerinde hep bir arada olmuş. Akbar için sözle ifade her zaman çok önemli. 4 yaşında okumaya başlamış.
15-16 yaşında Rusya'da şiirleri yayınlanmış. Bu albümdeki şarkıların sözleri de Akbar'a ait. Albüme ismini veren Yağmur Damlaları parçasında Akbar'a sesiyle Haluk Bilginer eşlik ediyor. Hürriyet Gazetesi Yazarı Mehmet Y. Yılmaz da Nature&Dance adlı parçada Akbar'la birlikte piyanonun başına oturmuş. Parçadaki 'do' sesleri Yılmaz'a ait!
Akbar, albümünü alıp dinleyenlerin yoğun hayat tempolarından bir an olsun başlarını kaldırıp, 'ben ne yapıyorum' diye durup düşünmesini; biraz yavaşlamalarını istiyor.
'Yaşamlarımızın sükûnete ihtiyacı var' diyor. Ancak üretken bir isim olan Akbar'ın bugüne dek yaptığı 400'den fazla bestesi var ve bu bestelerini belli kalıplar içinde nitelemek çok zor. Zaten ona göre de müziği sınırsız; kültürler ve türler iç içe.
Çocuk kitapları yazıyor
Anjelika Akbar beste ve şiirin yanı sıra çocuk kitapları da yazıyor. Yıllar önce Hindistan'da yaşarken ve ilk çocuğuna hamileyken ilk hikaye kitabı 'Uzaylı Köpek Baaşa'nın 12 öyküsünü' 12 günde yazmış. Kitap önce Rusya'da yayınlanmış. Geçen yıl da Türkçe'ye çevrilmiş. Aslında kitap hem çocukların hem yetişkinlerin okuyabileceği basit bir felsefe kitabı.
'Etik değerler zorda. Eski çağlarda etik denilen fil dört ayak üzerinde duruyordu, sonraları üç, iki derken şimdi tek ayak üzerinde durmaya çalışıyor' diyen Akbar, geçen yıl 'bilinçlianne.com' isimli bir internet sitesi kurmuş.
Ardından da ikinci bebek gelmiş. 18 yıl aradan sonra tekrar anne olmak, Anjelik Akbar'a yeni bir heyecan vermiş. Hamileliği sırasında yine Hindistan'a gidip Himalayalar'da yağmur altında dolaşmış. Bazı bestelerini de o sırada yapmış.
Akbar, bir Hint filozoftan alıntı yaparak 'Doğru müzik insanı Tanrı'ya götürür' diyor. Ben'Raindrops by Anjelika' albümünü yağmurun neredeyse 24 saat hiç ara vermeksizin yağdığı günlerde dinledim. Eğer kendinizle baş başa kalmak istiyorsanız, sizi tükettiğini düşündüğünüz temponuzdan yorgun düştüğünüzü hissediyorsanız Yağmur Damlalarını dinleyin size de iyi gelecek...
Albüm 'talent management' yöntemiyle hazırlandı
Yağmur Damlaları albümünün çalışmaları, 'Talent management' denilen dünyada da yeni oluşmakta olan bir yöntemle yürütülmüş. Sanatçının yeteneğini beklentilere göre yönlendirerek, belirlenen bir konsept doğrultusunda çalışması; yeteneğini doğru bir şekilde kullanması için bir takım bilimsel pazarlama faaliyetlerinin entegre bir biçimde yapılması 'Talent management' olarak tanımlanıyor.
Universal Müzik, Akbar'ın dünya tanıtımı için altyapı çalışması olarak özellikle Anjelika Akbar CD'sinde böyle bir çalışma yapmak istemiş. Hedef kitle kim, bu kitlenin müzik tarzı, alışık olduğu notalar ne gibi stratejik bir çalışma yapılmış. Kullanılan enstrümanlar bile bu araştırmadan yola çıkılarak belirlenmiş. Sanatçıya bir takım bilgiler verilmiş ve o da yaratımını ona göre düşünüp oluşturmuş. Bu projenin başında Yelda İpekli var. Anjelik Akbar, 'Ben müzik tasarlıyorum, Yelda İpekli de beni tasarlıyor' diyor.
(Referans)