Hakan Şükür, hakem hatalarını değerlendirdi

Bahçeşehir'de yapılan açılış töreninde kurdeleyi Hakan Şükür ile Hasan Şaş kesti.

Açılış törenin ardından açıklamalarda bulunan Hakan Şükür, Türkiye'deki hakemlerin bu psikoloji altında hata yapmamasının mümkün olmadığını belirterek, 'Ligin ikinci yarısında hakemlerin verdiği kararlarda, gerçekten hata diyebileceğimiz hatalar oldu. Takımların gerçekten bundan çok canı yanıyor. Küçük veya büyük takım fark etmiyor, hatalar hepsini kapsıyor. Seminerde konuşulanların üstüne bu hataların olması tabi ki hoş olmuyor. Türkiye'de söylemler çok çabuk değişiyor. Bunu psikolojik şartların gerektirdiği bir olay olarak görüyorum. Devamında da tabi ki çok kişinin canı yanacak ve sonuçta bir şampiyon çıkacak. Küme düşen takımlar belli olacak. Geçmişte olduğu gibi her şey olduktan sonra bunlar konuşulmayacak. Bu sene bu yanlışlar biraz daha fazla. Umarım, bu hafta bu kötü gidişe dur denen bir hafta olur. Arkasından güzel haftalar gelir, yani bir ders olması açısından bu hafta önemli bir haftaydı' diye konuştu.

Hakan Şükür, genel görüntüye bakıldığında şampiyonluğun Anadolu'ya gidebileceğini ifade ederek, 'Şu anda 3 büyüklerin yaşadıkları sakatlıklar ve formsuzluklar nedeniyle olumlu futbol anlayışı yok. Çok az pozisyon üreten 3 büyük takım görüyoruz. Bunları göz önüne alırsak şu an Anadolu takımlarının daha istekli oynama ruhunu sahaya yansıttığını söylemek daha doğru olur. Ama büyük takımlar, ligin son haftalarında çok daha farklı bir nüveye bürünebiliyorlar. Yani kaliteli oyuncuların ağırlığını koymaya başladığı andan itibaren zirve çok renkli ve çekişmeli geçecek. Bu olay da, yan etkenlerin futbolu biraz daha az etkilemesiyle alakalı bir durum. Hakem faktörü, psikolojik şartlar ve futbolcu üstündeki yıpratma politikaları futbolu etkileyen şeylerdir. Önümüzdeki günlerde bunları göreceğiz. Şu an alttan gelen 5-6 takım zirvede gibi gözüküyor ama şu an alttan gelen Bursaspor ve Gaziantepspor gibi takımların da, en azından başlara güreşen bir yapıda olması da kaliteyi artıracağını düşünüyorum. En büyük dileğim, küme düşme potasında olan takımların erken küme düşmeyi garantilememeleridir. Çünkü daha sonraki futbol anlayışı rahatlayan, küme düşen takımların büyük takımlarla oynayacağı maçlarda futbol kalitesi düşebilir. Bu da, bizim milli takımımız için olumsuz bir durum olabilir. Bunların olmaması için Hacettepe'nin ve Kocaelispor'un biraz daha dirençli olabileceğini düşünüyorum. İnşallah alt sıralardaki takımlarda biraz puan kazanarak üst sıralara doğru tırmanışa geçerler. Biz de, daha kaliteli bir lig izleriz' şeklinde konuştu.

Tecrübeli futbolcu, Galatasaraylı futbolcu Milan Baros'un da performansını değerlendirerek, 'Skorlara ve istatistiklere baktığınızda mükemmel bir performans çiziyor. Tabi futbolda zaman zaman çok sert darbelere maruz kalıyorsunuz. Ligin ikinci yarıları genelde böyle geçer. Baros, bunları yaşıyor. Çünkü ilk yarıda çok önemli bir başarı yakaladı ve bu kaale alınır bir hal almaya başladı. Kendisine karşı çok katı bir savunma anlayışı da doğmaya başladı. Burada da bunlara karşı güçlü olmak ve bunlarla mücadele etmek zorundasınız. Çok kaliteli ve çok değerli bir oyuncudur. Bunu da ilk yarıda gösterdi. İkinci yarıda da, bu tip şeyleri çok yaşayacak ve Kayserispor maçı bir anlamda ölçüydü. Eren kardeşimiz de, hakikaten o maçta çok güzel oynadı ve oynadığı maçla milli takımı hak ettiğini gösterdi. Bu tip şeyleri ikinci yarıda çok yaşayacağız. O da, kalitesini ilerleyen zamanlarda gösterecektir' ifadelerini kullandı.

Hakan Şükür, Fildişi Sahilleri ile Milli takım arasında oynanacak olan maç hakkında düşüncelerini de belirterek, 'Fildişi Sahilleri'ni çok fazla tanımıyoruz. Sadece şöhretli oyuncularını tanıyoruz. İspanya maçı öncesi böyle bir maç, bizim için iyi olacaktır. Milli takımımız, İzmirli futbol severlere güzel bir dönem yaşatacaktır. Takımda çok değerli futbolcularımız var. Sakatlıklar oldu, kadrodan çıkanlar oldu, ama nihayetinde bir hazırlık maçıdır. İspanya maçı öncesinde böyle bir maça ihtiyaç vardı. Sonuçtan ziyade oynanan futbolla İspanya maçına hazır olduğumuzu gösteren bir tablo çizeriz' dedi.

Mesut Özil'in Almanya Milli Takımı'nı seçmesini de değerlendiren Hakan Şükür, 'Belki Mesut'un beklediği ilgi Türkiye'den gösterilmemiş. İlgi gösterilmeme konusuna katılmıyorum. Bunu kısmen takip ettim. Mesut, çok önemli ve çok kaliteli bir oyuncu. Almanya'da yetişmiş o kültürü almış, ama Türk olduğunu hiçbir zaman inkar etmeyen bir oyuncu. Bu tercih, Mesut'un kendi tercihidir. O da öyle değerlendirdi. Bunun üstüne bir şey söyleyemeyiz. Nasıl düşündüğü ve ne yapmak istediği üzerine yorum yapmak çok doğru değil. Mesut'un tercihine herkesin saygı göstermesi gerekiyor. Çünkü, bizim Milli Takımımız'da da, vatandaşımız olup oynayan yabancı uyruklu futbolcular var. Artık futbol öyle bir hal aldı ki, herkes her yerde oynayabilir. Hatta Birleşik Arap Emirlikleri'ne giden Brezilyalı oyuncular o ülkenin milli takımlarında para karşılığı oynayabiliyorlar. Ama Mesut'un durumunda öyle bir durum söz konusu değildir. Alman Milli Takımı'nda böyle başarılı bir oyuncunun yer alması ve Türk olması güzel bir durumdur' diye konuştu.

Son olarak futbola geri dönmeyeceğini belirten Hakan Şükür, futbolun içinde bir yerlerde olacağını sözlerine ekledi.