Bugün Türkiye'de 12D hin e-imza kullanıcısı, 1D0 de mobil imza sahihi bulunuyor. Kamu kurumlarında ve özel sektörde onay süreçlerini hızlandıran e-imza, bu yalla patent başvurularının yapılmasını kolaylaştırarak markalaşma sürecine de katkı sağlıyor.
Beyaz bir sayfanın başına geçip o güzelim mürekkepli kalemlerle dakikalarca imza talimi yapmanın, her seferinde aynı şekli tutturmak için debelenmenin devri geçti. Daha birkaç yıldır hayatımıza girmiş olmasına karşın e-imza öyle hızlı yayılıyor ki elle atılan 'ıslak İmza'nın bir nostalji unsuru haline gelmesi hiç de uzak görülmüyor. Zira e-imzaya terfi edenlerin sayısı hiç azımsanmayacak seviyelere ulaştı kısa bir süre içinde. 2009 itibariyle Türkiye'de 120 bin civarında e-imza, 100 bin civarında da mobil imza kullanıcısı bulunuyor, e-imza kısa bir zaman içinde kendi sektörünü de yarattı ve milyon dolarlık cirosuyla birçok firma bu alanda faaliyet gösteriyor.
E-imza'nın kullanımı yaygınlaşıyor yaygınlaşmasına ancak kullanım alanlarının neler olduğu, neleri değiştireceği, kurumlara nasıl faydalar sağladığı ne tam olarak biliniyor ne de etkin bir şekilde kullanılabiliyor. Biz de İP dergisi olarak e-imza konusuna eğilerek hem dijital dünyadaki bu pratik uygulamanın nelere kadir olduğunu anlatmak hem de markalaşmaya nasıl katkı sağlayacağını ortaya koymak istedik. İşte e-imza'nın alametleri... 5070 sayılı Elektronik İmza Kanununu elektronik imzayı, 'Başka bir elektronik veriye eklenen veya elektronik veriyle mantıksal bağlantısı bulunan ve kimlik doğrulama amacıyla kullanılan elektronik veri' şeklinde tanımlıyor. Temelde ise elektronik imza, kapsamlı bir güvenlik teknoloji içersinde yer alan, teknolojinin gelişimiyle birlikte artan fonksiyonları da bünyesine katarak genişleyen bir veri güvenliği uygulamasını ifade ediyor.
Şifreleme ve kaynak belirleme imkânı
'Elektronik ortamda güvenlik' kavramının iki temel unsura işaret ettiğini belirten Türkiye Bilişim Vakfı Başkanı Faruk Eczacıbaşı, bu unsurları şöyle açıklıyor: 'Bunlardan ilki başkalarının elektronik ortamda ve ağ sistemleri içersinde bulunan verilere veya içeriklere ula-şamamasıdır. Bunu 'şifreleme' denilen bir işlemle gerçekleştirebiliriz. Bir diğer husus ise elektronik ortamda yaratılan verilerin veya iletişimin kaynağının belirlenmesidir. 2004 yılında Meclis Genel Kurulu'nda kabul edilen 5070 sayılı Elektronik imza Kanunun da e-imza İle ilgili çok önemli üç tanımlama vardır. Bu önemli noktalar şunlar; 'Elle atılan imza ile aynı hukukî sonucu doğurmaktadır (5. md.). Elle atılan imza ile aynı ispat gücüne haizdir (22. md.). Oluşturulan elektronik veriler senet hükmündedir {23. md.). Bu tanımlardan da anlaşıldığı üzere ıslak imza ile yapabildiğimiz her türlü işlemi İnternet üzerinde e-imza ile yapabiliyoruz. Kamu ile vatandaşın ilişkisinde birçok işlemi veya başvuruyu ancak imzayla gerçekleştirebilmekteyiz. Bu hizmetleri internet üzerinde aynen almak istiyorsak vatandaş olarak imzamızı atabileceğimiz bir araca gereksinimimiz bulunuyor. Bunu da şu an için sadece e- imza ile gerçekleştirmek olası.'
E-Devlet için e-imza gerekli
Elektronik imzanın en son ve gündemdeki uygulamasını çok kısa bir süre önce faaliyete geçen e-devlet kapısı uygulaması oluşturuyor, e-devlet kapısı uygulamasında birçok işlemi yapabilmek için e-imza'ya sahip olmak bir zorunluluk olarak çıkıyor karşımıza. 2008 yılından beri elektronik imza talep eden kişi ve kurum sayısında önemli bir artış yaşanıyor. Bunun başlıca sebebi ise Sanayi Bakanlığı'nın Garanti Belgesi, Satış Sonrası Hizmet Yeterlilik Belgesi ve Muafiyet belgeleri başvurularını artık sadece Internet üzerinden ve sadece elektronik imza ile kabul ediyor olması. 2009 Ocak tarihinden sonra ise üretim yapan ve mallarını piyasa süren, ithalat yapan firmaların tümünün birer elektronik imzaya sahip olması bir zorunluluk. Bu zorunluluğun ardından birçok firmanın e-imzayı nereden alacaklarını bilemedikleri için zor bir süreç yaşadığını ancak bir kez elektronik imza aldıktan sonra başvuruları internet üzerinden yapabilmelerinin ne denli pratik ve işlerini hızlandıran bir sistem olduğunu fark etik-lerini söyleyen Faruk Eczacıbaşı, e-imzanın hızlı ve düşük maliyetli yapısını fark eden kurumların diğer uygulamalarında internet ortamına e-İmza İle gerçekleştirilmesini talep etmeye başladığını ifade ediyor. Bunun yanında Patent Enstitüsü'ne marka başvurusunun elektronik imza ile yapılmasının, DTM'deki uygulamaların, Adalet Bakanlığı'nın UYAP projesi gibi uygulamaların elektronik imzanın artık bir zorunluluk olmasının yanında bir gereksinim olarak ortaya çıkmasında önemli bir rol oynadığının da altını çiziyor Eczacıbaşı.
Kim gider artık bankaya!
Özel sektör tarafına bakıldığında ise kurumsal iletişimde özellikle e-talimat gibi bazı finansal uygulamalarda ve bayi uygulamalarının öne çıktığını belirten Eczacıbaşı, bireysel bazda değerlendirildiğinde ise ilk olarak E-Güven'in Turkcell ile hayata geçirdiği mobil imza uygulamasının ağır bastığını, bugün çok sayıda banka ve kurumun vatandaşlarla imza gerektiren işlemlerini mobil İmza ile gerçekleştirmeyi tercih ettiğini dile getiriyor. Telekomünikasyon Kurumu Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Mustafa Alkan ise e-imzanın günlük hayata nasıl bir fayda sağlayacağını bir örnekle açıklıyor: 'Bir bankacılık işlemi yapılacağını düşünelim, işinizi gücünüzü bırakacaksınız, soğuk ve karlı bir günde üşüme ve düşme tehlikesiyle şehir yaşamının stresini göz önüne alarak bankaya kadar gideceksiniz. Bankanız uzaksa biraz da yol masrafına katlanacaksınız. Bankaya varınca sıraya girecek en az 30-^5 dakika bekleyeceksiniz. Sıranız geldiğinde işleminizi yaptıracak ve aynı strese, zahmete ve masrafa katlanıp işinize geri döneceksiniz. Yorgunluğunuz da yanınıza kâr kalacak! Veya o soğuk günde sıcak çayınızı yudumlarken bankanızın internet şubesine bağlanacak birkaç dakika içinde aynı işlemi yapacaksınız. İşte bu tek bir uygulamanın tüketiciye sağladığı kolaylık.' E-imza ile ilgili 5070 sayılı Yasa'ya da değinen Mustafa Alkan genel olarak yasayı yeterli görmekle birlikte bir takım eksikliklerinin de olduğunu düşünüyor. Alkan'a göre Yasanın 8. maddesinde yer alan bildirim sürecinin iki ay olması ve 5. maddedeki teminat sözleşmelerinin elektronik imza kap-samının dışında tutulmasını ön gören maddelerin değiştirilmesi gerekiyor. Ayrıca Alkan, tasarıda elektronik imzalı işlemlerden alınan harçların alınmaması veya düşük alınması gibi güvenli elektronik imza kullanımını teşvik için bazı ekonomik teşvikler verilmesini gerektiğini de savunuyor. e-İmza'nın vaat ettikleri iyi güzel ama internete pek güvenmeyen, kredi tartı şifrelerinin bile kolaylıkla sanal ortamda çalınabildiğini bilen insanlar acaba gönül rahatlığıyla sanal ortamda imza atabilecek mi?
İnternete güven gelecek
Faruk Eczacıbaşı tüm diğer güvenlik önlemleri de dikkate alındığında elektronik imza kadar yüksek güvenliğe ve kullanım kolaylığına sahip başka bir araç bulunmadığını iddia ediyor. Bunun farkında olan kullanıcıların artık elektronik imzayı bir gereklilik olarak görüp o tarafa yöneldiğine ve birçok kurumun bankalar ile arasındaki iletişimi artık faks gibi güvensiz ortamlarda yapmak yerine internet üzerinden elektronik imza ile yapmayı tercih ettiğine dikkat çeken Eczacıbaşı, internet üzerinden hizmet veren kurumların da daha güvenli olduğunu düşündükleri için müşterilerini elektronik imza kullanmaya yönlendirdiklerini ifade ediyor. Mustafa Alkan da Eczacıbaşı ile aynı görüşte. Alkan internetteki güvenlik sorunu büyüdükçe elektronik imzanın kullanımına olan talebin daha da artacağını düşünüyor.
Marka tescilinde e-imza
Türk Patent Enstitüsü'nün marka, patent, faydalı model ve endüstriyel tasarım başvurularını e-imza, (mobil e-imza dahil) ile çevrimiçi olarak almaya başladıklarını belirten Türk Patent Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Habip Asan, ancak bu durumun marka, patent veya tasarımda belge olma aşamasını etkilemediğini de belirtiyor. Başvuruların enstitüye geliş sırasına göre işlem gördükleri için, sadece başvuru sahibinin kendisine bildirilen konulara cevap verme hızının İşlemleri çabuklaştırabileceğini ve elektronik imzalı başvuruların, zamandan ve maliyetten tasarruf sağladığının altını çizen Asan, bunun yanı sıra e-imzanın 24 saat başvuru yapabilme imkanı da verdiğini belirtiyor. Türk Patent Enstitüsü'ne 01.08.2007 tarihinden itibaren çevrimiçi (online) 29.608 marka başvurusu, 01.01.2008 tarihinden itibaren 1.209 patent ve 1.122 tasarım başvurusu e-imza (mobil e-imza dahil) ile yapılmış. Türk Patent Enstitüsü'ne yapılan toplam başvuru sayılarına göre çevrimiçi başvurular, markada yaklaşık yüzde 40, patent, faydalı model ve endüstriyel tasarımda yüzde 15 oranında gerçekleşmiş. Avrupa'daki uygulamaların daha çok offline sisteme göre düzenlendiğini buna karşın Avrupa Patent Ofisi'nin bu konuda öncü olduğunu belirten Asan, Avrupa Patent Ofisi'nde lokal ortamda hazırlanan dosya (TPE'nin xml ile marka başvurusunun benzeri) imzalanarak başvuru yapıldığını dile getiriyor.
Mobil imza ilk Türkiye'de
E-imza konusunda Türkiye batılı ülkelere göre az biraz geç kalmış olsa da mobil imza konusunda öncü bir konuma sahip. Dünyada İlk GSM kullanıcılarının hizmetine mobil imzayı ilk sunan marka ise Turkcell. Yasal olarak ıslak imzaya eşdeğer olan Turkcell Mobil İmza, 2007 Şubat ayında beş bankanın işbirliğiyle internet bankacılığı alanında başlamış. 13 bankaya yayılan uygulama kısa sürede büyüdü ve kamuda, belediyecilik ve bankacılık alanında farklı uygulamalarda (ATM'den kartsız para çekme, anında nakit kredi başvurusu gibi), mobil imzalı e-posta, doküman yönetim sistemi, e-satınalma gibi birçok farklı alanda da kullanılmaya başlandı. Bankalar ve kamu kurumlarıyla başlayan Turkcell Mobil İmza, bireysel ve kurumsal işlemlerle zenginleşmiş zaman içinde. Örneğin, Kale Kilit, Turkcell Mobil İmza ile açılan kapı üretimine başlayacak önümüzdeki günlerde. Ayrıca kurumlar şirket içi izin formları, bordro imzalama gibi kurumsal iş süreçlerinde de mobil İmza kullanmayı tercih eder olmuş.
Mobil imza e-devlet için itici güç
Bugün Turkcell Mobil İmza kullanıcı sayısının 80 binin üzerinde olduğunu söyleyen Turkcell Katma Değerli Servislerden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Cenk Setdar, 'Turkcell Mobil İmza kullanım alanı 2009'da daha da genişleyecek. Günlük hayatta ve iş hayatında ıslak imza gerektiren birçok işlemin yakın zamanda mobil imza ile yapılması mümkün olacak, e-devlet uygulamasının yaygınlaşmasının hızlanmasında mobil imza itici güç olacak. Bakanlık ve merkezi kuruluşların mobil imza uygulamalarına yöneldiğini, özellikle belediyelerin yaklaşan seçimler öncesinde uygulamalarını vatandaşın hizmetine mobil imza ile sunmaya yöneldiğini gözleyeceğiz. Ayrıca, bankacılık sektöründe de, mobil imza ile İnternet şubelerinin daha da güvenli hale gelmesine paralel olarak, aynı yüz yüze banka şubelerinde olduğu gibi müşterilerine 'elektronik imza yasası'nda belirtilen şekilde hukuken bağlayıcı elektronik imzalı dekont vermeye başladığını görebiliriz' diyor.
İnternete güven getirecek
'İnternet üzerinden yapılan işlemlerde kullanıcılardan genellikle kredi kartı bilgileri gibi şahsi bilgilerin istenmesi ve bu bilgilerin kötü niyetli amaçlarla kullanılma ihtimali kişilerde güvensizliğe neden oluyor. Ayrıca internet ortamında kişisel bilgiler kullanılarak yapılan işlemlerde kimlik doğrulama sorunları çıkıyor ve o işlemi yapan kişinin gerçekten 'o kişi' olduğunu ispatlamak her zaman mümkün olmuyor. Ancak e-imza sertifikası kullanılarak yapılan işlemlerde, işlem elektronik olarak imzalandığı için hem işlemi yapan kişi belli oluyor hem de kimlik doğrulaması yapılarak kişinin kimliği 'inkâr edilemeyecek' şekilde tespit edilebiliyor.'
Başarılı bir e-imza yasamız var
'e-imza Kuzey ve Orta Avrupa'da son derece yaygın bir şekilde kullanılıyor. Özellikle e-devlet uygulamalarının yaygınlaştığı ülkeler on yıldan daha uzun bir süredir e-imza'yı bir uygulama olarak kullanıyorlar. 5070 Sayılı elektronik imza kanunu Avrupa Birliği Elektronik imza direktifleri doğrultusunda, AB üyeliği çalış kapsamında çıkarıldı. Özellikle yasanın ardından çıkartılan yönetmelikler son derece iyi hazırlanmış ve Avrupa'da örnek olarak gösterilen düzenlemeler olarak değerlendiriliyor. Yasa çıkartılırken diğer AB ülkelerinin önceki deneyimlerinden de faydalanıldığı için uygulamada da oldukça iyi hazırlanmış bir yasa olarak değerlendirilebilir.'
Sayılar katlanarak artacak
'Şu anda klasik elektronik imza kullanıcı sayısı 60 bin, mobil elektronik imza kullanıcı sayısı ise 100 bin civarında. Mobil imzanın ülkemizdeki geçmişi hemen hemen bir yıl olmasına rağmen bu alanda büyük gelişme sağlandı ve Önümüzdeki yıl için de bu sayının katlanarak artacağı düşünüyorum. Gerek kamu gerekse de özel kesimde tüm sektörler bundan etkilenecektir. Özel kesimde başı bankacılık çekecek gibi görünüyor. Kamu kesiminde de UYAP gibi VEDOP gibi projelere ve e-devlet kapısına elektronik imza entegre edildikçe kullanım katbekat artacaktır. Burada önemli olan nokta e-devlet ve e-ticaret uygulamalarının artması ve bu uygulamalara elektronik imzanın entegre edilmesidir. Bu yapılabilirse belki de birkaç yıl sonra vatandaşlarımızın büyük kesimi elektronik imza kullanmaya başlayacaktır.'
5070 sayılı yasaya göre kısaca e-imza...
- Münhasıran imza sahibine bağlı olan,
- Sadece imza sahibinin tasarrufunda bulunan güvenli elektronik imza oluşturma aracı ile oluşturulan,
- Nitelikli elektronik sertifikaya dayanarak imza sahibinin kimliğinin tespitini sağlayan,
- İmzalanmış elektronik veride sonradan herhangi bir değişiklik yapılıp yapılmadığının tespitini sağlayan,elektronik imzadır.
- Elle atılan imza ile aynı hukukî sonucu doğurmaktadır.
- Elle atılan imza ile aynı ispat gücünü haizdir.
- Oluşturulan elektronik veriler senet hükmündedir.
- Elektronik imza temelde üç fayda sağlamaktadır: Bütünlük (imzalanan mesaj, belge vb.nin içeriğinde bir değişikliğin olmaması), Kimlik Doğrulaması (imzalayan kişinin kim olduğunu kesin olarak tespiti), İnkâr Edememezlik (imzalayan kişinin inkâr etme imkanını ortadan kaldırma)
- E-imza ile yapıla bilecek bazı işlemler: Her türlü başvurular (ÖSS, KPSS, pasaport başvuruları vb.), Kurumlar arası işlemler (Emniyet, Nüfus, Vatandaşlık vb.), Sağlık ve sosyal güvenlik uygulamaları (Emekli Sandığı, SSK, Bağkur), Vergi ödemeleri, Belediye işlemleri (Su, gaz, temizlik, ihale vb.), Elektronik oy verme işlemleri, Bankacılık ve finans işlemleri, Sigortacılık işlemleri, E - ticaret uygulamaları
Mouse'la imza mı atılırmış
E-imza, mobil imza derken 'ıslak imza' kavramı tarihe karışıyor, sanal imzanın kulanım alanı ise her geçen gün daha da genişliyor.
17 Yıl Önce Güncellendi
2009-01-20 15:43:00
SON VİDEO HABER
Haber Ara