Bir yandan da çocuklarımızın bu olaylar karşısında yaşadığı ve içine girdiği sıkıntıyı hissediyoruz. Birçok anne-baba günlerdir devam eden kan ve gözyaşının çocuklarını olumsuz etkilediğini belirterek çareler arıyor. Çaresiz annelerin bu istekleri doğrultusunda çocuklarımıza bu dramı nasıl anlatmalıyız?
Çocukların Gazze'deki vahşeti izlemelerini engellemeli miyim, yoksa onlara anlamakta zorlanacakları gerçekleri anlatmalı mıyım?
Filistin'i çocuklarımıza kendi anladığımız gibi anlatacağız. Bunun için de sadece günlük koşturmacalar içinde sıkışıp kalmayarak dünyada olan bitenlere karşı duyarlı olmak durumundayız. Onlara Filistin'i bağımsız haber kaynaklarına göre ve kendi öz kaynaklarımızdan ışık alarak sevgi ve şefkata dayanan evrensel ahlak kurallarına göre değerlendirme yaparak anlatacağız. Bütün ibadet yerlerinin kutsallığını, insan hayatının, hele savaşmayan masum sivil halkın hayatının kutsallığını söyleyeceğiz. Barış çabasında olan insanlara saldırılamayacağını belirteceğiz. Savaşta ve barışta insanlık sevgisinin hak ve hukukun bütün hayatını dolduran mükemmel örneklerini sergileyen yüce Resulümüz ve ashabından örnekler vereceğiz. Savunmasız insanlara el uzatılamayacağını anlatırken insanlar arası anlaşmazlıklarda kavga ve savaşın değil birlik ve beraberliğin, ilmin, bilginin ve hukukun problem çözücü ve koruyucu gücünü anlatacağız.
Çocuklara Gazze'deki dramı anlatmak psikolojilerini olumsuz etkilemez mi?
Özellikle okul öncesi çocuklarına mümkün mertebe haberleri ve görüntüleri izletmemeye çalışalım. Gazze'deki dram onların psikolojisini olumsuz etkileyecektir. Ama okul çağındaki çocuklarımızı istesek de bu olaylardan soyutlayamayız. Çocuklar bu iletişim çağında televizyonda gazetelerde gördükleri haberlerle zaten olayın içindeler. Ama bu dramı kontrollü izlemelerini sağlayabiliriz. İzlerken yanlarında neden böyle bir olayın yaşandığını anlatmaya çalışabiliriz.
Filistin'de olup bitenleri nasıl doğru anlayacağız?
Filistin'i doğru anlayabilmemiz için yakın tarihimizi ve bu coğrafyada vahye dayalı dinlerin geçirdiği süreci anlatan kitapları, bu konularda tarafsız bilgi veren yayınları takip edebiliriz. Doğruyu yanlış, yanlışı doğru gösterme en etkili psikolojik savaş yöntemlerinden biri olduğunu unutmayın ve okuduklarınızı başka kaynaklardan doğrulatın.
Gerçek bilgiye ve uygun anlayışa ulaşmakta gücümüz ve kabiliyetimiz sınırlı değil mi?
Elbette ki sınırlı. Fakat bilinçli, inançlı ve duyarlı olduğumuzda bu bilinç ortak aklı harekete geçirecek ve vicdanları uyandıracaktır. Bütün dünyada iktidarların üzerinde en etkili olan güç sivil toplum hareketleridir.
Sivil toplum içindeki sinerjinin oluşması için bizlere düşenler nelerdir?
- Güvenilir kuruluşlar aracılığı ile yardım çalışması yapabilirsiniz.
- Öğrendiklerinizi çevrenizdekilerle konuşabilirsiniz.
- İnternetten arkadaş gruplarınızla yaşadığınız duyguları paylaşabilir, gruplar kurabilirsiniz.
- Tepkinizi, duyduğunuz acıyı İsrail'e ulaştırabileceğine inandığınız firma ve sivil toplum kuruluşlarına yazılı ve sözlü iletebilirsiniz.
Anne, uçaklar bize de mi bomba atacaklar?
'Son 15 gündür her gece haberlerde insan çığlıkları, cesetler ve dram izliyoruz. Çocuklarımın psikolojisi bozuldu. Küçük kızım, 'Anne bize de mi bomba atacaklar, nereye gideceğiz?' diye korkuyor. Oğlum, kendi yaşıtı çocukların gözyaşlarını gördükçe yemek yemek istemediğini söylüyor. Söyleyin ne yapalım, televizyonu mu kapatalım?'
İstanbul'dan Ayşe Hanım...
Oğlum silahlarla oynar oldu
'5 yaşındaki oğlum hiç oynamadığı tabancasını son günlerde yanından ayırmıyor. Siper alıyor, gelen uçaklara ateş ediyor. Çaresiz seyrediyorum.'
İzmir'den Sevgi Hanım...
Kızım, bizimle yatıyor
'8 yaşındaki kızım İsrail'in Gazze'ye attığı bombaları ve oradaki insanları izlemiş. Korkudan bizim yanımızda yatıyor.'
İstanbul'dan Sema Hanım...
Oğlum savaş planları yapıyor
'Oğlum 13 yaşında. Dün arkadaşlarıyla İsrailliler bize saldırırsa nasıl savaşacaklarına dair planlar yapıyorlardı. Çok endişeliyim.'
İstanbul'dan Ayşen Hanım
zaman
