Bursa'da, Kültür Okulları'nın Fethiye Kültür Merkezi'nde düzenlediği konferansa, kişisel gelişim üzerine yazdığı 8 kitabı 800 binin üzerinde satan avukat Mümin Sekman konuşmacı olarak katıldı. Sekman, hayattaki sahte çaresizliklerin insanları etkilediğine dikkat çekerek, 'Başarılı olmak isterken acı çekebiliriz. Okulda hoşlanmadığımız matematik dersi için film seyretmekten feragat edebiliriz. Ancak bu sıkıntılar bir döneme ait olacaktır.
Başarısız olmanın bedelini ise bir ömür boyu sıkıntı çekerek öderiz. Hayatımızda bazı hareketlerimizi engelleyen bazı öğrenilmiş çaresizlikler vardır. Bunlar sahte çaresizliklerdir. Daha önce başarısız olduğumuz bir husus beyinde yer eder. İnsan başarılı olmayı öğrendiği gibi başarısız olmayı da beynine kaydeder. Ancak bir zaman sonra şartlar değişir, daha önce başarısız olarak kaydedilen bir hususta başarı imkanı olmasına rağmen kişi bunu denemediği için başarıyı yakalayamaz. Başarının önündeki harici engellerin yanı sıra bu şekilde beyinde oluşan iç engelleri de göz ardı etmemek, bir hususta yol alabilmek için değişik zaman ve mekanlarda denemelerle şartları daha da geliştirerek sürdürmek gerekir.
Kişide başarabilirim inancı oluşursa, başarma imkanı sağlanır. Türkiye'de 180 bin kahvehanede günün 18 saati başarısızlık konferanslarını dinleyebilirsiniz. Başarılı olmak için kitap alıp okumak, bir de şahsi ataleti yenmek gerekir. İnsanlar neyi yapamayacaklarını öğrenerek büyüyor. Çünkü etrafımızda başarısızlık örnekleri çok daha fazladır. Hayallerimizi neyi yapamayacağımızı söyleyenlere karşı muhafaza etmek lazım. Çocuklarımıza da neyi yapamayacaklarını söylerken çok dikkatli olalım. Bir de şartlar bir dönem sonra değişiyor. 'Her şeyi yapabilirsiniz' diyemeyiz. Ancak çocuğumuzun hayat tarzını belirlerken bazı şartları da gözetmek gerekir. Tutku, eğitim, eğilim, istek başarıda önemli unsurlardır. Çoklu zeka teorisi var. Zekanın artık çeşitleri var. Bazı insanlar duygusal zeka ile bazıları ise pratik zeka ile daha başarılı oluyor. Bu durumları gözeterek hareket etmek gerekir' dedi.
Başaran insanların çok fazla konuşmadıklarını belirten Mümin Sekman, 'Başarısızlıklar daha çok açıklama yapma ihtiyacını getirir, konuşturur. Başarmak netice almaktır. Çanakkale Cezaevi'nde kalan bir kadın üniversiteye girmek için azmetti, o zor şartlar altında Türkiye'de 800. olarak dereceye girdi. Medya, ondan daha başarılı olan 500. sıradaki genci haber yapmadı ama cezaevindeki kadınla röportaj yaptılar. Bu şartlarda nasıl yapabildi? İki tip insan vardır. Bir sürü mazeret sayanlar ve 'rağmen'ciler.
Başarmak şaşırtmaktır. Para ve şöhret miras kalır ama başarı miras kalamaz. Günde 60-80 bin düşünce zihnimizden geçiyor. Başarıyı ne kadar çok düşünürsek, başarıya götüren duyguları o kadar çoğaltabiliriz. Beynimiz başarı ile alakalı kirli bilgilerle mücadele ediyor. Başarıyı bir hayat tarzına çevirmek gerekiyor. Balık baştan kokar diyorlar. Başarısızlık, yanlış bilgi ve düşüncelerle kafada başlıyor. 'Geniş düşün, dar başla, çabuk bitir' düsturu ile hareket etmeliyiz. Evlatlarınız üzerinde kendinizin gerçekleştiremediklerini yapmaya kalkmayın. Başarı küçük farklıların zamanla büyük katkıları ile ortaya çıkıyor. Aynı şartlardaki iki kişinin çok küçük farklı hareket tarzı, ilerleyen zamanda aradaki makası müthiş bir şekilde açıyor. Onun için her hareketinizde iyi düşünün. Doğru davranışı uygulamaya gayret edin' diye konuştu.
Başarı, olumlu düşünceden geçiyor
Kişisel gelişim uzmanı Mümin Sekman, başarılı bir hayat tarzına kavuşmak için önce zihni kirli bilgilerden arındırmak gerektiğini, insan zihninde günde oluşan 60-80 bin düşünceden olumlu olanlar çoğaltılarak başarı inancının gelişmesinin sağlanabileceğini
17 Yıl Önce Güncellendi
2009-01-08 16:08:00
SON VİDEO HABER
Haber Ara