SES İzmir Şubesi ile Türkiye Psikiyatri Derneği işbirliğinde 'Ekonomik Krizin Toplum Sağlığı ve Ruh Sağlığına Etkileri' konulu bir toplantı düzenlendi.
Toplantıda konuşan SES İzmir Şubesi Başkanı Ergun Demir, kriz dönemlerinin, işten çıkarmaların, güvencesiz ve kayıtdışı çalıştırmaların ve sosyal hak kayıplarının en çok yaşandığı dönemler olduğunu söyledi. Kriz dönemlerinde görülen işsizlik, gelir azalması, yoksulluğun artması gibi etkenlerin sağlık düzeyini ve toplum sağlığını olumsuz etkilediğini anlatan Demir, şöyle konuştu: 'Gelir düzeyinde bozulma nedeniyle dengeli ve yeterli beslenemeyen, sağlıklı konutta yaşayamayan ve sağlıklı yaşamak için gerekli önlemleri alma imkanından mahrum yoksulların sık hastalandıkları bilinen bir durumdur. Ekonomik krizlerin temel etkilerinden olan işsizlik ve yoksulluğun, toplum sağlığı ile birlikte ruh sağlığı üzerine de olumsuz etkileri bulunmaktadır.'
Demir, dünyada ve Türkiye'de yaşanan krizlerden sonra yapılan bilimsel araştırmalara göre, yoksul ailelerde gelirin düşük olması nedeniyle çocuklarda ishal oranının beş kat arttığının saptandığını söyledi. Krizin toplum üzerindeki etkileri üzerine bilgi veren Demir, şunları söyledi: 'Sosyal stres, aile içi sorunlar, intiharların artışı, alkol, tütün bağımlılığının yükselmesi de kriz ortamının tetiklediği yoksul toplum kesimlerinde daha sık görülmektedir.'
Demir, kriz dönemlerinde annelerin en az bir veya daha fazla ölü doğum veya düşük yapma oranlarının da arttığını söyledi.
Kriz dönemlerinde çalışma saatlerinin uzadığını ve düzensizleştiğini belirten Demir, bu durumun toplum sağlığı üzerindeki etkileri hakkında şöyle bilgi verdi: 'Çalışanlar arasında acımasız rekabet organizmada dayanma gücünü artıran semptomatik sistemi aktive etmekte, artan adrenalin ve nöro-adrenalin bir süre sonra kalp krizi, felç, serebral tromboz, kalp yetmezliği gibi ölümcül sağlık sorunlarına neden olmaktadır. Hem fiziksel hastalıklarda hem de depresyon, panik atak, anksiyete, madde bağımlılığı, intihara bağlı ölümlerde ve bunun gibi ruhsal problemlerde artış olacaktır. Özellikle tüberküloz ve diğer bulaşıcı hastalıklarda artış beklenmektedir. Uzun sürmesi halinde beklenen yaşam süreleri kısalacaktır.'
Demir, aşılama programında aşıda dışa bağımlılık, dövizde aşırı yükselme gibi nedenlerle önemli aksamalar yaşanabileceğine dikkat çekti.
KRİZ DÖNEMLERİNDE İNTİHAR VAKALARI ARTMAKTADIR
Türkiye Psikiyatri Derneği Dış İlişkiler Sekreteri Halis Ulaş ise kriz dönemlerinde yapılan bazı araştırmalara göre, işsizlik ve yoksulluğun fiziksel hastalıklar, bedensel yakınmalar, stres bozuklukları ve davranış bozuklukları gibi ruh sağlığı sorunlarına yol açtığını söyledi.
Ulaş, intiharlarla ilişkili sosyal faktörler arasında işsizlik ve sosyoekonomik düzeyin önemli yer tuttuğunu belirterek işsiz bireylerde çalışanlara göre intihara bağlı ölümlerin 2-3 kat artış gösterdiğini belirtti. Hükümetin kriz dönemlerinde işsizlik ve yoksullukla mücadele edici ciddi politikalar geliştirmesi gerektiğini belirten Ulaş, şöyle konuştu: 'İşsizlik ücretinin kapsamı, süresi ve tutarı artırılmalı. İşsiz kesimin sağlık hizmetlerinden yararlanması sağlanmalı, ulaşımı kolaylaştırılmalı, muayene ve tedavi hizmetleri ücretsiz olmalıdır. İşsiz bırakılan kesimlere kamu alanında ruhsal destek üniteleri kurulmalıdır.'
'Kriz döneminde intihar vakaları arttı'
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) İzmir Şubesi Başkanı Ergun Demir, 'Sosyal stres, aile içi sorunlar, intiharların artışı, alkol, tütün bağımlılığının yükselmesi kriz ortamının tetiklediği yoksul toplum kesimlerinde daha sık görülmektedir
17 Yıl Önce Güncellendi
2008-12-23 16:53:00
Haber Ara