Bakan Çelik'in İzmir ziyareti

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, kriz sürecinde işverenlere işten çıkarmalar konusunda çağrıda bulunarak, 'Kriz ortamında iş zora girdi sıkıntı var diyerek, birinci olarak düşünülmesi gereken işçinin kapıya koyulması değildir. İkincisi bizim, dünya devlerini bile dize getiren bu afete birlik ve beraberlikle göğüs germemiz gerekiyor' dedi.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Genel İdare Kurulu'nun Çeşme Altınyunus Oteli'nde düzenlenen gala yemeğine katıldı. Bakan Çelik, burada yaptığı konuşmada, Türkiye'de yerel seçimlere yönelik aday adaylarının açıklandığı sürece bağlı olarak küresel krizi unutturacak yoğun bir sürecin yaşandığını söyledi. Dünyayı kasıp kavuran, dolayısıyla Türkiye'yi de etkisi altına alan küresel krizin tanımının iyi yapılması gerektiğini dile getiren Bakan Çelik, 'Bu kriz bizim krizimiz değil. Türkiye geçmişte birçok kriz atlattı. Fakat bu krizler yönetenlerin iyi yönetememesinden kaynaklanan krizlerdi. Hükümet olarak son altı yıldır kriz yaşanmaması için büyük gayret gösterdik. Ama bu sefer kriz dışarıdan geldi. Bu kriz bölgesel bir kriz değildir. Yüzeysel de değildir. Bu kriz küresel bir krizdir. ABD'de 19 bankayı batıran, AB'de şirketleri batıran, şimdi de Rusya'yı sallayan bir krizdir' şeklinde konuştu.

Krizin dibinin henüz görülmediğini, krizi en derinden yaşayan ülkelerin bile net şeyler söyleyemediğini belirten Bakan Çelik, kriz konusunun Türkiye'de iç politika malzemesi olarak kullanıldığını ve bunun yakışıksız olduğunu ifade etti. Bölgede Türkiye'ye tarihin yüklediği bir sorumluluğun olduğunu, bu nedenle de Türkiye'nin güçlü olması gerektiğini dile getiren Bakan Çelik, bazı kesimlerin 'Türkiye'nin iki yakasının bir araya gelmemesi' tezinin düşünüldüğünü belirterek, 'Çünkü güçlü Türkiye'nin kaynaklarını nasıl değerlendireceğinin tahminlerini yapabilmektedirler' ifadelerini kullandı.

Bakan Çelik, krizin işsizlik ve istihdam sorununu da beraberinde getirdiğini ifade ederek, 'Ülkemizdeki 70 milyon vatandaş hükümetiyle iktidarıyla, muhalefetiyle, sendikasıyla birlikte birlik içinde olmalı. Suç aramak değil, sorunu iyi teşhis etmek, sınırların ötesinden bir bakış açısı sergilemek ve sosyal kesimler arasında diyalog sağlamak, güç birliği oluşturmak önem arz ediyor' diye konuştu. 2009'un ikinci yarısından sonra ekonomide pozitif bir eğilime geçileceğini belirten Bakan Çelik, 6 aylık sıkıntılı bir süreç yaşanacağını, bu süreçte de bütün kesimlerin üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesi gerektiğini vurguladı. Türkiye'de 5 yıldır işlerin iyi gittiğinin altını çizen Bakan Çelik, işverenlere işten çıkarmalar konusunda şöyle çağrıda bulundu: 'Kriz ortamında iş zora girdi sıkıntı var diyerek, birinci olarak düşünülmesi gereken işçinin kapıya koyulması değildir. İkincisi bizim, dünya devlerini bile dize getiren bu afete birlik ve beraberlikle göğüs germemiz gerekiyor. Bugün ikramiye sayısını pazarlık yapma günü değil, ekmek yediğin işyerini yaşatma günü. Bugün güvenlik günü, işyerini koruma günü.'

İşsizliğin iki şekilde ele alınması gerektiğini belirten Bakan Çelik, şunları söyledi: 'Normal ortamda işten çıkarılan kişinin umudu vardır. Başka bir yerde daha iyi şartlarda iş bulabileceğine inanabilir. Fakat kriz ortamında işten çıkarılan kişi artık ümitsizdir. Kriz ortamında işten çıkarılan işçi dünyası kararan işçidir.' Bankalara da kriz ortamında duyarlı davranmaları konusunda çağrıda bulunan Bakan Çelik, 'Bankaların ayak diretmesine ne sizin ne de bizim tahammülümüz olamaz' ifadelerini kullandı. MÜSİAD Genel Başkanı Ömer Cihad Vardan ise yaptığı konuşmada, küresel ekonomik kriz konusunda hükümetin bir yol haritası belirlemesi, gereken önlemlerin alınması gerektiğini söyledi. Toplantıda MÜSİAD'a yeni katılan üyelere rozet takıldı, derneğin eski başkanlarına da plaket takdim edildi. Konuşmaların ardından MÜSİAD Genel Başkanı Vardan, Bakan Çelik'e üzerinde Arapça 'Allah' yazılı bir tablo hediye etti.