Çelik: 'Beraber büyüyeceğiz, gelişeceğiz'

Politik değerlendirmelere gerek yok. Hepimiz bir ve bütünüz. Alevisi, Sünnisi ile gelişip büyüyeceğiz' dedi.

AK Parti'nin Kurban Bayramı bayramlaşması Kültür Park'ta yapıldı. Yoğun katılımın olduğu bayramlaşma törenine katılan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, gündemdeki konulara değindi. Alevi açılımlarının yoğun şekilde değerlendirildiği, çarşafa dolaşmanın konuşulduğu, krizin dünyayı kasıp kavurduğu bir dönemde kutlanan bayramın hayırlı olması temennisinde bulunan Bakan Çelik, 'Milletimizin değer yargıları, inançları çok istismar edildi. Çok şeyler yazıldı çizildi. Biz artık ayrımcılıkların kalkmasını istiyoruz. AK Parti bu konuda samimi. 3-4 yıldır bu konuyla ilgili verdiğimiz mücadeleyi hepiniz biliyorsunuz. Milletimizin tüm fertlerinde Ehlibeyt sevgisi tartışılmaz. 70 milyonun Ehlibeyt sevgisini kimse tartışmıyor. Ortada bazı politik değerlendirmelere gerek yok. Biz biriz, bütünüz, kardeşiz. Büyüyüp gelişeceğiz. Alevi ve Sünnisi ile gelişeceğiz. Bunu AK Parti'ye çok görenlere sesleniyorum. Biz ortadaki uçurumları kaldıracağız' diye konuştu.

CHP'deki çarşaf açılımını çok önemsediğini ifade eden Çelik, 'Son derece önemli ve gerekli buluyorum. Siyasi partiler, tüm milletin partileri olmalıdır. Doğusuyla batısıyla, kuzeyiyle güneyiyle herkes partiye destek verebilmelidir. Ama dikkat edin, diğer siyasi partilerde bu konuda ciddi sorunlar yaşandığını görüyoruz. İşte CHP'nin bu açılımı çerçevesinde Baykal'ın enteresan bir cümlesi var. 'Muhafazakar kesimi Cumhuriyet ile buluşturuyoruz' diyor. Bu cümle son derece yanlıştır. Muhafazakar kesim Türkiye'de yüzde 70 ile temsil ediliyor. Yüzde 70 Cumhuriyet'e karşı mı Baykal? Muhafazakar ile moderniyle 70 milyon Cumhuriyet ile bütünleşmiş. Sen hala farkında değilsin Baykal. İkincisi sorun vatandaşın Cumhuriyet ile buluşması değil. Sorun CHP'nin halk ile bütünleşememesidir. Umuyor ve diliyorum ki 29 Mart'a dönük siyasi bir açılım olmaz. CHP halk ile bütünleşme yolunu seçmiştir de Türkiye'de gerekli gereksiz muhalefet anlayışından vazgeçer, sorun çözmeye dönük çalışmaları parlamentoda elbirliğiyle gerçekleştirir diye umuyorum' diye kaydetti.

Yaşanan ekonomik krize de değinen Çelik, 'Bu kriz bizim ürettiğimiz bir kriz değil. Bu krize farklı bakanlar var fakat dibini gören yok. Bu kriz nerede duracak gibi farklı değerlendirmeler var. Ezilen, sömürülen, horlanan insanlar ayağa kalkıp hak aramaya başladılar. Bunların hak arayışına son vermek için ortaya çıkan bir kriz mi? 'Bu süreçte iktidardan bir şey koparabilir miyiz ve siyasi rant elde edebilir miyiz' gibi bir politika yürüten zavallı siyasilere ve sivil toplum örgütlere sesleniyorum. Siz ne zaman Kapıkule'nin dışını göreceksiniz? Siz bu olanları karşısında yüzeysel bir siyasi bakış mı ortaya koyuyorsunuz? Yoksa Kapıkule dışında ne oluyor bunlara anlam veriyor musunuz? İkinci olarak, ne zaman bindiğiniz dalı kesmenin hepimize zarar vereceğini anlayacaksınız? Siz burada siyasi ranta dönük değerlendirmeler yaparsanız bindiğiniz dalı keseceksiniz farkında mısınız? Yalnız AK Partililer mi sorumlu davranacak? Bu ülkede sorumsuzluk sizin kaderiniz mi oldu? Makamınızda oturarak bahçeyi
keşfedemezsiniz. O zaman çıkacaksınız, oda dışında ne oluyor göreceksiniz. Bahçenin gülünü de dikenini de göreceksiniz. Ona göre bir politika ve siyaset üreteceksiniz. Deniz ne demek deniz? Sınır ötesinde bir ufuk demek. Adınızın Deniz olması bir şey ifade etmiyor. Adınız Deniz ise deniz gibi düşüneceksiniz. Ama göl gibi düşünüyorsanız hem adınızı hem partinizi kaybedersiniz. Yanlış adreslerde gezersiniz bugün gezdiğiniz gibi. Dünyaya bakın neler oluyor. Türkiye'de de bazı şeyler oluşuyor. Bunlara karşı bazı tedbirler aldık. 1990 yılında 3 milyon 400 bin zorunlu sigortalı vardı Türkiye'de. 2002 yılında 5 milyon 200 bin zorunlu sigortalı var. Yani 12 yılda 2 milyon sigortalı sayısında artış olmuş. 2003 yılında AK Parti iktidara geliyor. 2008'in Ekim ayı itibarıyla 9 milyon 100 bin zorunlu sigortalı var. Yani 12 yılda gelinen nokta 2 milyonluk artış, son 5 yılda ise 4 milyon artış oldu. Bunlar rastgele rakamlar değil. Bunlar Türkiye'nin kazandığı büyümenin ne kadar anlamlı ve önemli olduğunu gösteriyor' şeklinde konuştu.

Öte yandan, Bakan Çelik'in açıklamaları sırasında ise işten çıkarıldığını söyleyen Hasan Kahraman ise sandalye üzerine çıkarak problemini dile getirmeye çalıştı. Korumaların müdahale ettiği Kahraman'ı Bakan Çelik yanına çağırdı. İşten çıkarılıp tazminatını alamadığını ve yıllardır hukuk mücadelesi verdiğini kaydeden Kahraman'ı dinleyen Çelik, konuyla ilgileneceğini belirtti