Ergenekon davasının bugünkü duruşmasında savunmasına kaldığı yerden devam eden tutuklu sanıklardan emekli yüzbaşı Mehmet Zekeriya Öztürk, iddianamede hakkında yer alan tüm iddiaları okuyarak yalanladı.
Duruşma emekli yüzbaşı Mehmet Zekeriya Öztürk'ün savunması ile devam etti. İddia edildiği gibi Gladyo yapılanmasının olduğunu kabul eden Öztürk, Gladyo'nun İtalya menşeli olduğunu söyledi. Öztürk, 'Birçoğunu burada tanıdığım sanıkların hayatları birer Ömer Seyfettin hikayesidir. Veli Küçük'ü 3-4 kez, Mehmet Fikri Karadağ'ı 2 kez gördüm. Onu tam hatırlamıyorum ya bir panel yada bir konferansta tanışmıştık. Hayatımda mafya ile irtibatım olmadı. İddianamede mafya ile ilgim olduğu söyleniyor.
İddianamede benim örgütün ikincil görevlileri arasında olduğum belirtilmiş. Ben birçok terör örgütü hakkında araştırma yaptım. Hiçbirinde ikincil görev diye bir şey söz konusu değil. Bende mafya isimli doküman bulundu. Ben bunu kullandım. Bu benim mafya ile ilişkim olduğunu göstermez. Bende PKK'nın sözde kongresinin notları da var. Çünkü ben terörü yazıyorum. Bu konuda eğitim aldım ve bu konuda yazıyorum. Benim mafya belgesini Veli Küçük'ten fotokopi çektirerek aldığım söyleniyor. Bu iddiaya savcılar nasıl ulaşabilmişler anlayabilmiş değilim. Bu iddianame insanın sabrını taşıran fizyolojik, psikolojik, biyolojik tüm hastalıkları veren bir iddianame. Süre geçtikçe de bu hastalıklar artıyor. Şamil Tayyar bir dergiye verdiği röportajda bir numaranın halen operasyonel gücü olduğunu söylüyor. Bir numarada nerede, ben buradayım. 22 numara burada, bir numara yok.
Operasyonu kim yapacak. Müdahil avukatlar maksatlı sorular sorarak kendi hedef ve beklentileri doğrultusunda seçtikleri bazı isimleri gelecekte uluslar arası ceza mahkemelerinin önüne çıkarma çabasındalar. Gladyo İtalya menşelidir. Bu örgüt içinde İtalyan askerleri de mevcuttur. Bu örgütün benzerleri Belçika ve Yunanistan'da da var olup, mafya, kilise ve tarikat olarak faaliyetlerini yürütmüşlerdir. Ülkemizde son 50 yıldır kontur gerilla ve Gladyo söylentileri çıkartıldı. Bununla ilgili içi boş kitaplarda yazıldı. Şimdi bu kabın içine Hizbullah, PKK ve DHKP-C dolduruluyor. Irak'taki direnişçileri ülkede terörist ilan ettik. Onlar duygusal milliyetçilerdir. Heyecanlı vatanseverler olarak Irak'ta ABD'nin başına bela oldular' dedi.
Öztürk, saat 12:00'a yaklaşırken Mahkeme Başkanı Köksal Şengün'e, 'Ses tellerim yoruldu. Biraz ara verelim' diye talepte bulundu.
Mahkeme Başkanı Köksal Şengün'de Öztürk'ü yerine oturtarak, geçtiğimiz celsede çapraz sorgusu yapılamayan eski polis memuru Aydın Yüksek'in çapraz sorgusuna geçilmesine karar verdi.
Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Pekgüzel, Yüksek'in içinde Genel Kurmay, YAŞ kararları, üst komutanların yaptıkları görüşmelerin yer aldığı CD'yi kendisinin hazırlayıp hazırlamadığını ve içeriğini görüp görmediğini sordu. Pekgüzel, daha sonra söz konusu CD'ye Kemal Kerinçsiz'in ofisinde bakılıp bakılmadığını da Yüksek'e sordu.
Aydın Yüksek, 'Evet içindekileri gördüm. CD'nin Muzaffer Tekin'e verildiğinden haberim yoktu. Kemal Kerinçsiz'in ofisinde CD'ye baktık. Kerinçsiz, herhangi bir şekilde CD'yi kopyalamadı' diye konuştu.
Yüksek daha sonra savcının sorusu üzerine, 'Kerinçsiz, 'Genel Kurmay bir açıklama yaptı. Bunlar gizli belgeler değil' şeklinde bir şeyler söylemişti' dedi.
Daha sonra Yüksek'e tutuklu sanıklardan Muzaffer Şenocak soru yöneltti. Şenocak Yüksek'e, 'Beni bir albay ile tanıştırmana rağmen daha sonra bana ulaşabilmek için neden tanımadığın Muzaffer Tekin'i aracı yapmaya çalıştın' diye sordu.
Bunun üzerine Yüksek, 'Yönlendirmeli sorulara cevap vermeyeceğim' diye yanıtladı.
Yüksek'in çapraz sorgusunun tamamlanmasının ardından Mahkeme Başkanı Şengün duruşmaya 14:00'a kadar ara verdi. Duruşma Öztürk'ün savunması ile devam edecek.
Ben buradayım, Bir numara nerede?
Duruşma emekli yüzbaşı Mehmet Zekeriya Öztürk'ün savunması ile devam etti.
17 Yıl Önce Güncellendi
2008-12-04 13:29:00
SON VİDEO HABER
Haber Ara