Dolar

34,9464

Euro

36,7304

Altın

2.990,28

Bist

10.125,46

'Krizde farklı davranmalıyız'

Yaşanan küresel mali krizin daha önce örneği görülmemiş bir kriz olduğunu kaydeden İstanbul Sanayi Odası (İSO) Başkanı Tanıl Küçük, 'Dolayısıyla, bu krize karşı mücadele verirken, başta hükümetimiz ve ekonomi yönetimi olmak üzere, toplumun tüm kesimleri o

17 Yıl Önce Güncellendi

2008-12-03 16:07:00

'Krizde farklı davranmalıyız'


İstanbul Sanayi Odası (İSO) tarafından düzenlenen 7. Sanayi Kongresi, Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ve İstanbul Sanayi Odası (İSO) Başkanı Tanıl Küçük'ün katılımıyla başladı.

Kongrenin açılışında konuşan İSO Başkanı Küçük, 2002-2007 yılları arasında, dünya ve Türkiye ekonomisinin istisnai sayılabilecek, olumlu bir dönem yaşadığını ve sıkıntılarına rağmen, sanayinin bu süreçte, ekonominin ve büyümenin lokomotifi olmayı başardığını söyledi.

2008'in sonlarına doğru, ekonomide 'uygun' olarak tanımlamanın çok zor olduğu bir ortam ile karşı karşıya olunduğunu kaydeden Küçük, küresel krizin Kasım ayı itibariyle, küresel krizin olumsuz etkilerinin Türkiye ekonomisinde de daha çok hissedildiğini kaydetti. 6 yıl aradan sonra, ilk kez, bu yıl, ağustos ve eylül aylarında sanayi üretiminin iki ay üst üste küçüldüğünü hatırlatan Küçük, ihracattan da iyi haberler gelmediğini söyledi.

Sanayicilerin büyük bir çaba ile pazarlarını çeşitlendirme arayışına girse de; sanayi için, dış talep ekseninde üretimi sürdürme olasılığının da ciddi anlamda riske girmiş göründüğünü ifade eden Küçük şöyle devam etti: 'Krizin şiddetlenmesini takiben, ABD başta olmak üzere, tüm dünya peş peşe kurtarma paketleri devreye sokmaktadır. Çin, Japonya, Almanya, İngiltere ekonomilerini canlandırmak üzere, paketler geliştirmektedir. Türkiye ise önce krizin boyutunu değerlendirmekte, sonra da tedbir almakta oldukça yavaş bir görüntü ortaya koymuştur. Hükümetimizin, krize karşı bir önlem paketi üzerinde çalıştığını biliyoruz. Paketin içeriği ile ilgili çeşitli bilgiler kamuoyuna yansımış bulunmaktadır. Süre uzadıkça, sorunlar derinleştikçe, pakete yönelik beklentiler de yükselmektedir. Ümit ediyoruz ki, açıklanacak paket, bu beklentilere cevap veren, netice alıcı bir paket olacaktır.'

Son iki ayda, tüketici güven endeksi ve reel kesim güven endeksinde büyük bozulma olduğunu söyleyen Tanıl Küçük, krizle mücadelede, beklenti ve güvenin iyileştirilmesinin önemine işaret etti.

Paketin tüketicinin de, üreticinin de moralini ve geleceğe duyduğu güveni biraz olsun yükselteceğini ümit ettiklerini kaydeden Küçük, 'Türkiye şimdiye kadar, pek çok ekonomik kriz yaşamış ve aldığı hasarlara rağmen bu krizlerden kısa sürede çıkmayı başarmıştır. Ancak, unutmayalım ki, bu gün maruz kaldığımız kriz, farklı bir krizdir. Bu, yüzyılın kriz olarak tanımlanan, daha önce örneği görülmemiş bir krizdir. Dolayısıyla, bu krize karşı mücadele verirken, başta hükümetimiz ve ekonomi yönetimi olmak üzere, toplumun tüm kesimleri olarak çok daha yaratıcı olmak, daha farklı davranmak zorundayız. Aynı gemide olduğumuzun bilinci ile tüm kesimler olarak, el ele vermek, beraberce mücadele etmek zorundayız. Aksi takdirde, işsizlik başta olmak üzere, krizin etkileri giderek derinleşecektir' şeklinde konuştu.

Tüm yıkıcılıklarına rağmen, kriz dönemlerinin bir taraftan da, sistemin zafiyetlerini görmeye ve iyileştirici düzenlemelere gitmeye imkan tanıyan fırsat dönemleri olduğunu ifade eden İSO Başkanı Küçük, 2001 krizinin bu anlamda önemli bir örnek olduğunu, krizi takiben, Türk sanayinin ve özel sektörünün süratle kendini onarım sürecine girdiğini ifade etti.

Ancak bu onarım sürecinin tamamlanabilmesi için şart olan reformların zamanında hayata geçirilemediğini ve rekabet gücü ile ilgili olarak önemli
sorunların biriktiğini kaydeden Küçük, 'Sıkıntılara rağmen, birikmiş bu sorunları çözecek irade ortaya konamamıştır. Ümit ediyoruz ki, kriz, öncelikle, bu sorunların çözülmesi, şimdiye kadar yapılamayanların yapılması anlamında bir fırsata çevrilebilecektir. Hem bu noktada hem de krizin en az hasarla atlatılmasında, sorumluluk hükümet ve ekonomi yönetimindedir. Ancak, bu söylemimiz, Türk sanayi olarak, Türk özel sektörü olarak, her şeyi hükümetten beklediğimiz şeklinde anlaşılmamalıdır. Krizle mücadelede, en uygun politikaların hayata geçirilmesinde, özel sektöründe hükümet ve ekonomi yönetimine katkıda bulunması önemlidir. Diğer taraftan, mikro ölçekte, işletmelerin kendileri için doğru stratejiler belirlemesi, kriz sürecinde ayakta kalmak bakımından hayati önem taşımaktadır' diye konuştu.

Türkiye'nin kriz karşısındaki en önemli avantajlarından birinin dayanıklı reel sektörü olduğunu belirten Küçük, yıllardır, krizler içinde rekabet mücadelesi vermek zorunda kalan Türk reel sektörü krizlere karşı adeta aşılandığını söyledi. Küçük, reel sektörün bu küresel krizden de alnının akıyla çıkacağını ifade etti.

İçinde bulunulan koşullarda, sanayi için uygun ortam yaratılmasının her zamankinden daha önemli bir hal aldığını ifade eden Küçük, üretimi, istihdamı ve ihracatı sürdürme mücadelelerinin devam edeceğini, hükümetin de zamanında aldığı doğru tedbirlerle mücadelelerine destek olmasını ümit ettiklerini söyledi.



SON VİDEO HABER

Emlakçılar arasında silahlı çatışma: 2 ölü

Haber Ara