Dolar

34,9575

Euro

36,6652

Altın

3.013,37

Bist

10.058,63

İnsan hakları kuruluşundan sert eleştiri

İnsan Hakları İzleme Örgütü, Türkiye ve Yunanistan?da göçmenlerin insanlık dışı ve aşağılayıcı koşullarda tutulduğunu belirtti.

17 Yıl Önce Güncellendi

2008-11-28 07:45:00

İnsan hakları kuruluşundan sert eleştiri


İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), Türkiye ve Yunanistan?da göçmenlerin insanlık dışı ve aşağılayıcı koşullarda tutulduğunu belirterek, insan onuruna aykırı bir şekilde zorla sınırdışı edildiklerini bildirdi.

HRW ?Döner kapıda sıkışanlar? başlığı altında 123 sayfalık bir rapor yayınlayarak göçmenlerin Türkiye ve Yunanistan arasında yaşadıkları drama dikkat çekti. HRW raporunda Avrupa Birliği, Yunanistan ve Türkiye?yi sert eleştirdi.

Bugün Avrupa Birliği (AB) ülkelerine yeni sığınma başvuruşu yapanlar arasındaki en büyük grubun Iraklılar olduğunu kaydeden HRW, bunların çoğunluğunun AB?ye Türkiye sahillerinden Yunan adalarına geçerek ya da Yunanistan?la Türkiye?nin sınırını çizen Evros/Meriç nehri üzerinden girmeye çalıştıklarına dikkat çekti.

HRW raporunda Yunanistan?a yönelik şu eleştirileri yaptı: ?1,170 kilometrelik delik deşik bir kara sınırı ve Türkiye?ye çok yakın adalar da dahil 18,400 kilometrelik deniz sınırı olmasına rağmen, Yunan polis ve Sahil Güvenlik yetkilileri düzensiz girişleri önleme çabaları konusunda çok gayretli. İnsan Hakları İzleme Örgütü, Yunanistan polisinin 2007 yılında yasadışı giriş yaptığını ya da ülkede bulunduğunu söylediği 112,369 kişinin buzdağının sadece görünen ucu olduğuna inanıyor. Sınır bölgelerindeki yakalamaların birçoğu, muhtemelen de çoğunluğu, kayıt altına bile alınmıyor.

Yunanistan?ın kuzeydoğusunda bulunan Evros bölgesinde polisler sistematik olarak Yunanistan topraklarındaki göçmenleri yakalıyor ve yasal zorunluluk olan kayıt altına alma, resim çekme, parmak izi alma ve tıbbi muayeneden geçirme işlemlerini yapmadan günlerce gözaltında tutuyorlar. Yeterli sayıda göçmeni topladıklarında ise gece yarısı Evros/Meriç nehrine götürüyor ve gizlice ve zorla Türk tarafına yolluyorlar. Türkiye Genel Kurmay Başkanlığı Yunanistan?ın 2002-2007 yılları arasında yaklaşık 12,000 üçüncü ülke uyruklu kişiyi ?sınırlarımıza bıraktığını? söyledi. Bu sayı sadece Türkiye hudut görevlilerince yakalanarak kayıt altına alınanları gösterdiği ve birçoğu yakalanmadan kaçabildiği için, Yunanistan?ın yasal işlem yapmadan sınırdışı ettiği kişilerin sayısının çok daha fazla olduğu tahmin ediliyor. Yunanistan toprakları içinde yakaladıkları göçmenleri kısa yoldan sınırdışı etmenin yanı sıra Yunanistan polisi ve Sahil Güvenlik görevlileri göçmenleri sınırdan ya da karasuları sınırlarından da geri gönderiyor. Türkiye sahillerine doğru gönderirken de bazen şişme botlarını deliyor ya da yola çıkmalarından önce etkisiz hale getiriyor. Göçmenleri yakalayıp sınırdışı ederken gümrük muhafaza memurları genellikle korunma ihtiyaçları olup olmadığını sorgulamıyor ya da herhangi bir inceleme yürütmüyor. Bazen dayak ve kötü muamele olayları da yaşanıyor.?

Raporda Türk-Yunan sınırının her iki tarafındaki Iraklı ve diğer sığınmacı ve göçmenlerle yapılan görüşmelerdeki Yunanistan?dan sınırdışı edilmeleri, Yunanistan?daki insanlık dışı ve onur kırıcı koşullar, Yunanistan polis ve Sahil Güvenlik memurlarının kaba ve tacizkar tutumları ve Yunanistan?da sığınma prosedürlerine erişimin engellenmesi ve ihtiyaç halindekilere sığınma ya da diğer koruma biçimlerinin reddedilmesine dair tanıklıkları içeriyor.

TÜRKİYE YÜKÜMLÜLÜKLERİNİ İHLAL EDİYOR

Döner Kapıda Sıkışanlar başlıklı raporda ayrıca Türkiye?nin Yunanistan sınırındaki hudut görevlilerinin göçmenlere yönelik kötü muamele uygulamaları da anlatılıyor. İnsanlık dışı ve onur kırıcı gözaltı koşullarını da içeren bu durumun yaşanmasıyla, Türkiye?nin İnsan Hakları ve Temel Özgürlüklerin Korunmasına Dair Avrupa Sözleşmesi?ne (AİHS) bağlı yükümlülüklerini ihlal ettiği vurgulanıyor. Raporda, ?Gözaltına alınan bu göçmenler Türkiye?de ne sığınma ne de başka koruma biçimleri arama şansına sahip değil ve sıklıkla aileleri ya da arkadaşları dönüş paralarını buluncaya kadar süresiz gözaltında tutuluyorlar. Mülteci Sözleşmesi?ni coğrafi sınırlama koyarak yalnızca Avrupa?dan gelenleri mülteci kabul eden Türkiye, Yunanistan sınırında yakaladığı Iraklıları, anlamlı bir koruma olanağı sağlamadan, otobüslere bindirerek Irak?a geri gönderiyor? denildi.

İHALLER SADECE EDİRNE İLE SINIRLI DEĞİL

Türkiye?nin yükümlülüklerini ihlal etmesinin yalnızca Edirne?deki Tunca kampıyla sınırlı olmadığını ifade eden HRW, ?Türkiye göçmenleri süresiz gözaltında tutmaktan ve Yunanistan sınırında yakaladığı Iraklıları otobüslere doldurup Irak?a göndermekten derhal vazgeçmelidir? şeklinde uyarıyor.

İnsan Hakları İzleme Örgütü bu rapor için Mayıs-Haziran 2008 aylarında Yunanistan ve Türkiye?de araştırmalar yürüttü. Bu kapsamda 173 göçmen, mülteci ve sığınmacıyla görüşüldü. Rapora göre Türkiye?deki Edirne ve Kırklareli kamplarında yapılan görüşmeler tamamen gizli bir ortamda, kampların iç avlularında herhangi bir resmi görevlinin nezareti olmaksızın gerçekleştirildi ve bazıları bir saatten fazla süren görüşmelerde zaman sınırı yoktu.

HRW Türkiye?den şunları talep etti:

? Yunanistan sınırında yakalanan Iraklıların otobüslerle Irak?a geri gönderilmesine derhal son verilmelidir.

? Edirne?deki Tunca kampı derhal kapatılmalıdır. Uygun bir tesis inşa edilinceye dek Tunca?da tutulan ve serbest bırakılamayan ya da sınırdışı edilemeyen herkes Kırklareli?ndeki Gaziosmanpaşa Mülteci kampına transfer edilmelidir.

? Sınırda jandarmanın, Tunca tesislerinde gardiyanların kötü muamele yaptığı iddiaları araştırılmalı ve göçmen ve gözaltındakilere kötü muamele yapanlar yargılanmalıdır.

? Edirne?de, belgesiz veya uygun belgesi olmayan ve (cezai değil) idari gözaltında tutulan göçmenlerin ihtiyaçlarını karşılayacak nitelikte bir gözetim tesisi kurulmalıdır.

? Edirne?deki ilgili polis birimlerine, yakalanan ve gözaltına alınan göçmenlerin sayısıyla orantılı mali destek sağlanmalıdır ki gözaltı merkezinde yeterli sayıda görevlisi (sağlık görevlileri dahil) istihdam edilebilsin ve tutulanların gıda, hijyen, dinlenme ve sağlık ihtiyaçları karşılanabilsin.

? Sığınmacıların gözaltına alınmasından kaçınılmalı ve uluslararası standartlara uygun biçimde, yasalarla belirlenen nedenlerle ve yalnızca gerektiğinde gözaltı uygulamasına başvurulmalıdır. Tutulanların alıkonmalarına itiraz edebilecekleri ve şartlı serbest bırakılma talep edebilecekleri yollar sağlanmalıdır.

? Türkiye?den sınırdışı edilmek üzere tutulan göçmenlerin idari gözaltı süreleri için bir zaman sınırı belirlenmelidir. (Bizim önerimiz azami iki ay)

? Göçmenleri, aileleri dönüş paralarını buluncaya kadar süresiz gözaltında tutma uygulamasına son verilmelidir.

? Süresiz gözaltı, taciz ve kısa yoldan sınırdışı etmeleri önlemek için yabancıların yalnızca yasal usuller takip edilip tüm hukuk yolları tüketildikten, gönüllü geri dönüş önerildikten ve Türkiye?de kalması için hiçbir hukuki ya da insani sebebi olmadığı anlaşıldıktan sonra alınan kanuni bir sınırdışı kararı olması halinde sınırdışı edilmesi sağlanmalıdır. Bu koşullarda gerçekleştirilen sınırdışı işlemleri düzenli, insan onuruna yakışır ve insani yollarla yapılmalıdır.

? Korunma ihtiyacı olmayan ve kendi ülkelerine dönmek isteyen göçmenlerin gönüllü geri dönüşlerine yardımcı olması için Uluslararası Göç Örgütü?nün desteği alınmalıdır.

? Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği?nin tüm gözaltı tesislerine ve Meriç Nehrindeki sınır bölgesine kısıtsız erişimine izin verilmelidir.

? 1951 Mülteci Sözleşmesi?ne konan coğrafi sınırlama kaldırılarak Iraklı, İranlı ve diğer Avrupa dışı ülkelerden gelen mültecilerin de Avrupalı mültecilerle eşit tanınma ve korunma hakkına sahip olması sağlanmalıdır.

? İşkenceye Karşı Sözleşme?nin Seçmeli Protokolü onaylanmalı ve tüm kapatılma mekanlarına düzenli ve ad hoc habersiz ziyaretler yapma yetkisiyle donatılmış bağımsız ulusal mekanizmaları kurarak Protokol?ün hayata geçmesi sağlanmalıdır.

? Protokol?ün yürürlüğe girmesine kadar, STK temsilcileri, avukatlar, sağlık uzmanları ve baro üyelerinin gözaltı merkezlerine bağımsız ziyaretler yapmasına izin verecek adımlar derhal atılmalıdır. Yunanistan devletine

? Yunanistan topraklarında ya da kara veya deniz sınırında yakalanan göçmenlere insani ve insan onuruna yakışır şekilde davranılacağını, diledikleri takdirde sığınma başvurusunda bulunmalarına olanak sağlanacağını ve sınırdışı edilmeyeceklerini açıkça taahhüt eden bir açıklama yapılmalıdır.

? Döverek, mallarını gasp ederek ve göçmenleri kısa yoldan sınırdışı ederek yetkilerini kötüye kullanan polis ve sahil güvenlik memurları yargılanmalıdır.

? Göçmenleri Evros bölgesindeki polis karakollarında toplayıp Evros/Meriç nehrine götürerek küçük botlarla gizlice sınır ötesine gönderme uygulaması derhal sona erdirilmelidir. Kısa yoldan sınırdışı etmek de dahil yasadışı fiillere doğrudan ya da emir altında karışmış görevlilere uygun cezalar verilmelidir.

? Bu ve yayınlanan diğer raporlarda yer alan Helenik Sahil Güvenlik personelinin göçmenlerin can ve güvenliklerini tehlikeye atan şişme botları delme gibi uygulamalarda bulunduğuna dair iddialar araştırılmalıdır. Bu tür kanun dışı fiillerde bulunduğu tespit edilen muhafaza memurları ve amirleri yargılanmalıdır.

? Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği?nin tüm gözaltı tesislerine, Sahil Güvenlik botları ve tesislerine ve diğer giriş noktaları ile sınır bölgelerine kısıtsız erişimine izin verilmelidir.

? Türkiye göçmenlerin gözaltına alınmasıyla ilgili asgari standartlara uygun davranıncaya ve geri dönenlere korunma talep etme olanağı sağlayıncaya ve kısa yoldan Irak veya İran?a yollamaktan vazgeçinceye kadar Türkiye?ye yapılan geri kabul anlaşması askıya alınmalıdır.

Rapordan BM Mülteciler Yüksek Komiserliği?ne de şu çağrılar yapıldı:

? Türkiye-Yunanistan sınırı/Ege Denizi bölgesi üzerinde tam zamanlı çalışacak en az bir koruma memuru görevlendirilmeli ve Türkiye-Yunanistan sınır bölgesindeki karışık göçmen akışında uluslararası koruma ihtiyacı olanların tespit edilmesi için daha dikkatli olunmalıdır.

? Edirne?de bir saha ofisi kurulmalıdır.

***HRW?nin Türkçe olarak hazırlanan ve tanıkların işkence, kötü muamele, insanlık dışı uygulamaları anlattığı tanıklıklarına yer verilen rapora http://www.hrw.org/sites/default/files/related_material/greeceturkey1102trksumandrecs.pdf  adresi üzerinden ulaşılabilir.

SON VİDEO HABER

Polis memuru, ölümüne neden olduğu gencin ailesinden af diledi

Haber Ara