Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Cumhuriyet Halk Partisi'nin başörtüsü açılımını olumlu karşıladığını söyledi.
Erdoğan, 'Öyle zannediyorum ki Türkiye'yi bütün gerçekleri ile tanımaya başladılar. Farklı kesimlerin, farklı düşüncelerin, farklı giyim tarzlarının bu ülkede yaşadığının nihayet farkına vardılar, bunun için mutluyum' dedi.
Türkiye'yi bugüne kadar tanımayanların Türkiye'yi gerçekleriyle tanımaya başladıklarını belirten Erdoğan, 'Bu güzel bir gelişme. Türkiye'yi nihayet doğru şekilde anlamaya çalıştılar. Bu da güzel bir şey. Her ne kadar 29 Martta seçim varsa da böyle bir yaklaşımın olması rozetlerin takılması güzel bir şey... Farklı kesimlerin, farklı düşüncelerin, farklı giyim tarzlarının bu ülkede yaşadığının farkına hamdolsun nihayet vardılar, bunun için şu anda mutluyum.' şeklinde konuştu.
Başbakan Erdoğan partisinin grup toplantısında konuştu. İşte konuşmasından satırbaşları:
- Kimse hükümeti sıkıştırarak, bizden 2000 2001 krizlerinde olduğu gibi herhangi bir şey beklemesin. Biz açıklayacağımız paketleri tüm taraflarla görüşüyoruz. Görüştükten sonra açıklayacağız ama krizi fırsata dönüştürecek primi de kimseye vermeye niyetli değiliz.
- Puslu havaları sevenler var. Biz puslu havaları sevenlere de fırsat vermeyeceğiz. Bu ülkede yetimin hakkını koruma görevimiz var. Bugüne kadar maalesef yanlışlar içinde gezenlerinde kalkıp biz doğru adil davranan insanların haklarından alarak onlara yedirmeye niyetimiz yok.
- ABD?de çıkan bir krizi, Türkiye?deki bazı kesimler adete bizim ortaya çıkardığımız bir kriz gibi anlatıyor. Bu krizin kaynağı ABD?dir, Avrupa?dır. Oradan esen bir rüzgar söz konusudur.
- Ülkemde yoksul olan kesimlere hitap ediyorum. Ben diyorum ki iş gücü olmayan vatandaşım, dar gelirli vatandaşım, git kaymakamlığa müracaatını yap. Sosyal dayanışma ve yardımlaşma fonu senin yardımına ulaşacaktır.
- Müracaat ettiği zaman 150 YTL alır, yemeği gider, kömürü gider. Çocukları içinde erkek kız ilköğretim ortaöğretim onlara da her ay destek gider.
- Bunlara rağmen bizim fakir fukaranın yanında olduğumuzu söylediğimiz zaman bundan rahatsız olan muhalefet var.
- Siz fakir fukaranın adresini bulamadıysanız ben ne yapayım? Biz bulduk, biz gidiyoruz, gideceğiz.
- Bizim sosyal yardımlarımızı kömür yardımlarını dillere doladılar.
- Şu ifade çok çirkin. Yandaşlarına dağıtıyorlar diyorlar. Elinize dilinize dursun. Bütün bu yardımlar kaymakamlarımız vasıtasıyla fakir fukaraya dağıtıyorlar.
- Bana böyle bir şikeyet gelsin o kaymakamın yakasına ben sarılırım. Bu konudaki çağrım her zaman geçerlidir.
- Bu yorumlara biz dikkat etmeden yolumuza devam edeceğiz.
- Onlar Patnos?un dilini bilmezler, onlar mezra nedir bilmezler, onlar susuz köylerin yolunu bilmezler, KÖYDES literatüre bizimle girdi.