Yarın Hindistan Cumhurbaşkanı ve Başbakanı tarafından resmi törenle karşılanacak olan Başbakan Erdoğan beraberinde TOBB'dan kalabalık bir işadamı kafilesi ile Hindistan'ın başkenti Yeni Delhi ve teknoloji başkenti Bengalore'u ziyaret edecek.
Başbakan Erdoğan'a Hindistan ziyaretinde Devlet Bakanı Mehmet Aydın, Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler gibi önemli isimlerin eşlik etmesi ziyaretin önemini gözler önüne seriyor.
Erdoğan'ın ziyaretinden önce bu yılın Şubat ayında Dışişleri Ali Babacan'ın ve Mart ayında Devlet Bakanı Kürşat Tüzmen'in iki önemli ziyaret yapmaları bu ziyareti anlamlı kılıyor.
Ticari ve diplomatik ilişkileri en iyi seviyeye taşımak için en üst düzey ziyaret anlamına gelen Erdoğan'ın Hindistan ziyareti iki ülke ilişkilerini ayrı bir zemine taşıyacak.
Erdoğan'ın bu ziyaretinden sonra Cumhurbaşkanı Gül'ün de 2009 yılının ilk yarısında Hindistan'ı ziyaret edecek olması Türkiye'nin Güney Asya'da Hindistan'ı önemli bir stratejik ortak ve pazar olarak gördüğünün ispatı.
'TÜRKİYE TİCARETTE GÜVENİLİR BİR PARTNER, BATIYA AÇILAN KAPI'
Erdoğan, Yeni Delhi ve Bengalore şehirlerinde Hindistan ve Türkiye'den sanayici ve işadamlarına hitap edecek.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, dört gün sürecek Hindistan ziyaretinde beraberinde TOBB'u organizesi ile gelen 140 işadamı da bulunacak.
TOBB'un Hindistan'daki muadili olan FICCI ile organize ettiği iş görüşmelerinde Türk Hint İş Forumu da toplanacak. İki heyetin ticaret alanında önemli anlaşmalara imza atmaları bekleniyor.
Hindistan'la Türkiye arasındaki dış ticaret hacmi geçen yıl 2.6 milyar dolar olarak gerçekleşen ticaretin bu yıl 3 milyar doları aşması bekleniyor.
Ticarette Türkiye aleyhine 7 kat gibi bir açık bulunmasına rağmen, Türkiye'nin yaptığı ithalatın önemli kısmı istihdama katkıda bulunan ham ve yarı mamul maddelerden oluşuyor.
Bu yıl başında Yeni Delhi'de bulunan Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen de kısa süre içerisinde iki ülkenin ticaret hacmini kısa sürede 10 milyar dolara çıkarmayı hedef olarak açıklamıştı.
Tüzmen ile samimi bir görüşme yapan Hindistan Ticaret Bakanı Kamal Nath iki ülke arasında hızla artan ticarete atıfta bulunarak Türkiye'nin güvenilir bir partner ve Hindistan için batıya açılan bir kapı olduğuna değinmişti.
Başbakan Erdoğan'ın Hindistan temasları sırasında önemli ticari anlaşmaların imzalanması bekleniyor.
HİNDİSTAN UZAY BİLİMLERİ VE TEKNOLOJİDE AT BAŞI GİDİYOR
Başbakan Erdoğan'ın temaslarının en önemli ayağını ise Yeni Delhi'den sonra gideceği Bengalore şehrindeki temasları oluşturuyor.
23 Kasım akşamı Hindistan'ın teknoloji başkenti olarak bilinen Bengalore'a geçecek olan Erdoğan ve beraberindeki heyet Hindistan'ın Uzay Araştırmaları Kurumu ISRO'yu ve hemen ardından dünyada bir de Amerika'da bulunan Silikon Vadisi'nde İnfosys şirketi yerleşkesini ziyaret edecek.
Geçtiğimiz ay uzaya insansız uzay aracı gönderen Hindistan bu sahada kendini ispatlamış ülkelerden.
Hint Chanrayaan-I uzay aracı geçtiğimiz günlerde ayda çalışmalarına başlayarak fotoğraflar göndermeye başladı.
ISRO'ya yıllık 1.5 milyar dolarlık bütçe ayıran Hindistan hükümeti aynı zamanda kendi uydusunu kendi ülkesinden uzaya gönderen ülkelerden.
Satish Dhawan Uzay Merkezinden kendi uydularını gönderen Hindistan, aynı zamanda İsrail, Brezilya, Arjantin gibi birçok ülkenin uydusunu da buradan uzaya fırlatıyor.
İlk deneme uydusunu 1975 yılında Aryabhatta uydusu ile uzaya gönderen Hindistan'ın o tarihten bu tarihe 50 uydusunu başarı ile uzaya gönderdi.
ISRO geçtiğimiz Nisan ayında bir taşıyıcı ile 2'si Hindistan'a ait 10 uyduyu aynı anda uzaya fırlatarak bu alanda bir de rekora imza atmıştı.
NÜKLEER ENERJİ HEDEFİ OLAN TÜRKİYE TECRÜBELİ HİNDİSTAN İLE ÇALIŞABİLİR
Hindistan'a gelmeden önce Avrupa İsviçre'nin Cenevre kentinde Avrupa Nükleer Araştırma Merkezi CERN'i ziyaret eden Erdoğan'ın Hindistan gibi nükleer enerjide önde gelen bir ülkeyi ziyaret etmesi de çok anlamlı.
Eylül ayında Amerika ile yaptığı nükleer anlaşmasının onay görmesi ile dünya nükleer güçleri arasındaki yerini pekiştiren Hindistan 1971 yılında nükleer güce ulaşmış bir ülke.
1974 yılındaki nükleer silah denemelerinden ve uluslararası nükleer silahsızlanma anlaşmasına imza atmamasından dolayı 34 yıl nükleer enerjide Amerikan ambargosu yiyen Hindistan bu anlaşma ile Amerika'yı da arkasına alarak nükleer ligde kendine yer açtı.
Hindistan diplomatik bir başarı sergileyerek ABD ile olan anlaşmasının onay almasından 1 gün önce Fransa ile de benzer bir nükleer enerji sağlama anlaşması imzaladı.
Hali hazırda çalışan 17 ve 6 inşaat halinde olmak üzere 23 nükleer santrali olan Hindistan'ın bu santrallerden Hindistan Nükleer Enerji Kurumuna (NPCIL) göre çalışan 17 reaktör 4.120 MW enerji üretiyor.
2020 yılında Hindistan'ın hedefi çalışan reaktörlerinden yıllık 20.000 MW enerji üretmek. Hindistan'ın nükleer enerjiden elde ettiği elektrik ise ihtiyacı olanın sadece yüzde 2.5'unu oluşturuyor.
Nükleer enerji hedefleri olan Türkiye bu konuda tecrübesi olan bütün ülkelerle tecrübe paylaşımına gidebileceğini açıklamıştı.
Bu amaçla Türk Atom Enerjisi Kurumundan bazı yetkililer de Hintli muadilleri ile geçtiğimi yıllarda görüşmeler yapmıştı.
PAKİSTAN FAKTÖRÜ
Türkiye'nin Hindistan ile olası bir nükleer ortaklığında beklenen en doğal tepkinin Pakistan'da tarafından gelmesi bekleniyor.
1998 yılından beri kendisi de bir nükleer güç olan Pakistan, komşusu Hindistan ile tarihlerinde 3 büyük savaş yaşayarak 1999 yılında nükleer savaşın eşiğinden döndüler.
Tarihi ve kültürel bağlarla birbirine çok sıkı bağlı olan Pakistan ve Türkiye ilişkileri 2000 yılı sonrasında değişime uğradı.
Ecevit'in 2000 yılı Mart'ındaki Hindistan ziyareti sonrasında Pakistan'ı ziyaret etmemesi Pakistan ile soğuk rüzgârların esmesine sebep olurken Hint tarafında alkışla karşılandı.
AK Parti hükümetinin 2003 yılında dönemim Hindistan Başkanı Atal Bihari Vajpayee'nin Ankara ziyaretinde Keşmir meselesinde tarafsız kalacağını açıklamasından sonra büyük hız kazanan Hint-Türk ilişkileri ticari alanda büyük bir ivme kazandı.
2002 yılında sadece 400 milyon dolar olan Hint-Türk dış ticareti 2008 yılında 3 milyar doları aştı.
Pakistan tarafını da gerekli girişimlerle yatıştıran AK Parti hükümeti, başarılı bir diplomasi ile soğuk savaş döneminde farklı taraflarda olduğu Hindistan ile ilişkilerini güçlendirdi.
Hindistan ve Pakistan arasındaki ticaret 1.6 milyar dolar seviyesinde seyrederken Türkiye ile Pakistan arasındaki ticaret 800 milyon dolar civarında seyrediyor.
ENERJİ AÇIĞI OLAN HİNDİSTAN CEYHAN-İSRAİL-HİNDİSTAN HATTINA SICAK BAKIYOR
Türkiye gibi enerjide dışa bağımlı olan Hindistan da alternatif enerji yolları bulmak için arayışta.
Başbakan Erdoğan'ın heyetinde olan Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler daha önce 2005 yılında Hindistan'da yapılan petrol tüketen ülkeler toplantısına katılmıştı.
Burada da Hintli meslektaşları ile sıcak görüşmeler yapan Güler Hazar petrollerinin Ceyhan'dan İsrail yolu ile Hindistan'a getirilmesini teklif etmişti.
Bakan Güler'in bu teklifi geçtiğimi aylarda tekrar gündeme gelmiş ve İsrail'de zaten hazır olan boru hattı vasıtası ile Ceyhan'dan Hindistan'a petrol aktarılması Hint hükümetinin de gündemine girmişti.
Dünyanın en kalabalık 2. Ülkesi olan Hindistan enerji tüketiminde de en önde gelen ülkelerden. Fosil yakıtlarında dışa bağımlılıktan kurtulmak isteyen Hindistan bu bağlamda başta nükleer enerji olmak üzere, rüzgar enerjisi, güneş enerjisi ve biyolojik enerji alternatiflerini de hızla güçlendiriyor.
Hindistan bunun yanında rafinericilikte Indian Oil (IOCL), doğal gaz ve petrol aramada ONGC ve GAIL gibi Forbes tarafından dünyanın en büyük 500 şirketi arasına giren ve başta Afrika, Asya ve Orta Doğu olmak üzere birçok ülkede faaliyet gösteren dev şirketlere sahip.
Bunlardan Indian Oil, Ceyhan'da Çalık Holding ile rafineri kurma çalışmasına başladı.
Aynı firma yine Çalık Holding ile Petkim İhalesine girerek son anda kaybetmişti. Ayrıca ONGC Videsh Limited firması ile TPAO Libya'da ortak petrol ve doğalgaz arıyor. Punj Lyod ve Limak ortaklığı da Bakü-Tiflis-Ceyhan boru hattında ortak çalıştı.
Bunun yanında Hint şirketleri TATA otomotiv ve Mahindra Mahindra otomotiv sektöründe, GMR havacılık sektöründe, Dhanus Technologies Telekom sektöründe Türkiye'de faaliyet gösteriyor.
DÜNYANIN BEYNİ BENGALORE'DA
Başbakan Erdoğan ve beraberindeki heyetinin Hindistan'ın 'Silikon Vadisi' lakaplı Bengalore şehrine yapacakları ziyaret teknolojide Avrupa'nın fabrikası olmayı hedefleyen Türkiye için büyük önem arz ediyor.
California'daki Santa Clara vadisinin benzeri olduğu ve Amerikan IT (Bilgi Teknolojileri) şirketlerinin milyar dolarlık yatırımlar yaptıkları Bengalore şehri dünyanın beyni olarak anılıyor.
Yüzbinlerce Hintlinin yabancı şirketler için çalıştığı Bengalore şehri Microsoft, IBM, Oracle, Yahoo, Hotmail, DELL gibi birçok küresel şirkete ev sahipliği yapıyor.
İngilizce sözlüklere 'Bengaloring' (iş değiştirmek) tabirini bile koyulmasına sebep olan IT sektörü ile bu şehrin birlikteliği dünyaca biliyor.
Dünya IT devleri az maaşa ve kaliteli iş çıkartan Hintli mühendisleri kendi ülkelerinde istihdam ederek dünya piyasasına ürünlerini sunuyor.
Bu sektöre 2007-08 döneminde 25 milyar dolar dış yatırım alan Hindistan kendi firmaları ile birlikte bu sektörden 64 milyar dolar gelir elde ediyor.
Bengalore şehrinin IT'de doygunluğa ulaşmasının ardından yeni şehirler arayan Hint hükümeti Haydarabat'ı ikinci IT merkezi olarak seçti.
Haydarabat'ın ardından Madras (Chennai) ve Pune gibi şehirler geliyor.
Geçtiğimiz yıllarda Haydarabat'ı ziyaret eden Microsoft'un sahibi Bill Gates, 2 milyar dolarlık yatırımından önce eyalet hükümetine AIDS'ten zarar gören ve fakir çocuklar için 400 milyon dolarlık bir bağış yapmıştı.
Haydarabat'ta kurulan yeni teknoloji şehrinden dolayı şehre ikinci bir hava alanı kuruldu. Bu hava alanının yer hizmetlerine Çelebi Hava Servisi AŞ.'de teklif vermişti. (CİHAN)
Erdoğan'dan 'dünyanın beynine' yolculuk
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan önemli görüşmeler ve ziyaretler yapmak üzere bu gece Hindistan'a geliyor. Erdoğan'ın Hindistan'daki hedefi ticaret ve teknoloji olacak.
17 Yıl Önce Güncellendi
2008-11-20 11:10:00
SON VİDEO HABER
Haber Ara