Dolar

34,9491

Euro

36,7228

Altın

2.989,28

Bist

10.125,46

Homeros'un mirası yok ediliyor

Homeros?un İlyada?sında anlatılan Skamander (Karamenderes) Nehri ve Vadisinde son yıllarda hızla artan taşocakları, çevre ve tarihi dokuya tehdit ediyor.

18 Yıl Önce Güncellendi

2008-11-04 10:29:00

Homeros'un mirası yok ediliyor

Homeros?un İlyada?sında anlatılan Skamander (Karamenderes) Nehri ve Vadisinde son yıllarda hızla artan taşocakları, çevre ve tarihi dokuya tehdit ediyor.

Skamander Vadisi (Araplar Boğazı) içinde, vadi yamaçları ile vadi sırtlarında bulunan 5 taşocağının çevreye yaydığı gürültü, titreşim ve su kirliliği nedeniyle bölgede yaşayan 96 ve Troya Milli Parkı sınırlarında bulunan toplam 192 kuş türü tehdit altında yaşıyor.

?Troya Tarihi Ulusal Milli Parkı? sınırında bulunan ve 96 kuş türünü barındıran Skamander Vadisinde (Araplar Boğazı) taş ocaklarının neden olduğu giderek artan kirlilik, tarihi çevresel dokuyu tehdit ediyor.

Skamander Vadisi (Araplar Boğazı) içinde, vadi yamaçları ile vadi sırtlarında sayıları 5'e ulaşan taşocağının çevreye yaydığı gürültü, titreşim ve yarattığı su kirliliği nedeniyle, Araplar Boğazı mevkiinde yaşayan 96 kuş türü ve Troya Milli Parkı ile sınırlarında yaşayan toplam 192 kuş türünün yaşam alanlarını tehdit ettiği belirtiliyor.

Türkiye?nin taraf olduğu ?Dünya Kültürel ve Doğal Mirasın Korunması Sözleşmesi? ve ?Arkeolojik Mirasın Korunmasına İlişkin Avrupa Sözleşmesi? gereği, 1996?da ulusal park olarak ilan edilen ?Troia Tarihi Ulusal Parkı? 1998?de de UNESCO tarafından ?Dünya Kültür Mirası? olarak kabul edilip, listeye alınmıştı.

192 KUŞ TÜRÜNÜN NESLİ TEHLİKEDE

Avrupa Doğa Mirası Vakfı (EURONATUR), tarafından ?Troia Tarihi Ulusal Parkı Kuş Türleri ve Yaşam Alanlarını Tehdit Eden Faktörlere Karşı Alınması Gereken Önlemler? başlıklı bir rapor hazırlandı. Raporda, Troya ve çevresinde yaşayan kuş türleri saptanırken, kuşların yaşam alanlarının ve ekosistemin bir bütün olarak korunması için alınması gereken önlemlere ilişkin öneriler sunuldu.

Prof. Dr. Mehmet Serez tarafından hazırlanan raporda, Troya ve çevresinde 192 kuş türünün saptandığı belirtilirken,
nesli tehlikede olan, korunması gereken kuş türleri sayıldı.

Raporda, Türkiye?nin nesli tehlike altındaki hayvan ve bitki türleriyle yaşam alanlarının korunmasından sorumlu olduğu belirtilerek, ?Türkiye bu yükümlülüğü yerine getireceğine dair Bern Sözleşmesi (Avrupa?nın yaban hayatı ve Yaşam Ortamlarını Koruma Sözleşmesi), Kuşların Himayesine Dair Milletler Arası Sözleşmesi, CİTES Sözleşmesi (Nesli Tehlikede Olan Yaban Hayvanı ve Bitki Türlerinin Uluslar Arası Ticaretine İlişkin Sözleşme), Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesi, Ramsar Sözleşmesi?ne imza koyarak taahhüt etmiş ve taraf olmuştur? denildi.

?ARAPLAR BOĞAZI KORUNMALI?

Troia Antik Kenti Kazı Heyeti Başkan Yardımcısı Yrd. Doç. Dr. Rüstem Aslan?ın Araplar Boğazı ve vadideki antik alanlarla ilgili yaptığı açıklamada, şöyle dedi:

?Troia ve yakın çevresi Homeros?un doğal çevresi olması nedeniyle 1996?da Troia Tarihi Milli Parkı olarak ilan edilmiştir. 1998 yılında ise Troia, Homeros ve onun Troia merkezli yarattığı kültür mirası göz önüne alınarak, UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi?ne dahil edilmiştir. Araplar Boğazı da hem arkeolojik hem de araştırma tarihi açısından bu doğal çevreyi bütünleyici özelliklere sahiptir. Araplar Boğazı, Troia bağlantılı arkeolojik yerleşim sistemi, araştırma tarihi ve kültür coğrafyası açısından, bir bütün olarak görülmeli ve bu kapsamda bir bütün olarak korunmalıdır.?

?ANADOLU TARİHİNİ YOK ETMEK, UNUTTURMAK İSTİYORLAR?

Çanakkale Çevre Platformu Sözcüsü Hicri Nalbat da yaptığı açıklamada, ?Dünyaca ünlü kültür coğrafyası olan Kazdağları ve yöresine, arkeolojik mirasın, yedi bin yıllık Anadolu tarihinin ortasına, çimento fabrikaları, termik santraller kurarak, altın madeni ruhsatları vererek Anadolu tarihini yok etmek, unutturmak istiyorlar? dedi.

Nalbat, verilen söz konusu taş ocakları ruhsatları ile doğal anıt niteliğindeki Araplar Boğazı ile yakın çevresinde yaşayan 200 kadar kuş türünün de doğal ortamının yok edilmek istendiğini kaydetti. Doğa ve kültür mirasının yok olmasının yanı sıra Çanakkale?nin bereketli tarım topraklarının da asit yağışları ile çoraklaşacağını belirten Nalbat, ?Oysa biz halkımızın temiz, sağlıklı bir çevrede yaşamasını, çocuklarımızın, torunlarımızın doğa ile iç içe kuşlarla birlikte, tarihle, mitolojiyle büyümelerini istiyoruz. Çanakkale coğrafyasının, doğasının, doğal ve kültürel mirasımızın bu saldırılara karşı savunulması için bütün demokratik kitle örgütlerini Çanakkale halkıyla dayanışmaya ve güç birliğine, konunun takipçisi olmaya, yetkili ve sorumluları da göreve çağırıyoruz? açıklamasında bulundu.

SON VİDEO HABER

Emlakçılar arasında silahlı çatışma: 2 ölü

Haber Ara