Bursa'da küçük yaştaki kıza cinsel istismar suçundan yargılanan yazar Hüseyin Üzmez, suç vasfının değişme ihtimaline karşılık tahliye edildi. Yurt dışı çıkış yasağı koyulan Üzmez, mahkeme heyetine 'Allah razı olsun. Adaletin yerini bulacağına inanıyordum. Şöhretli birini olmanın cezasını çekiyorum' diye konuştu.
Kızının cinsel istismar suçuna yardımcı olduğu iddiasıyla tutuklu olan 3 çocuk annesi de özgürlüğüne kavuştu. Üzmez'in duruşmada şahit olarak dinlenen 28 yaşındaki karısı ise, tahliye kararı karşısında 'Rabbime şükrediyorum' diye konuştu. Bursa 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde, 'yaşı küçük mağdurun beden ve ruh sağlığını bozacak şekilde cinsel istismar' suçundan 30 yıla kadar hapsi talep edilen yazar Hüseyin Üzmez (76) ile cinsel istismara yardımcı olmak suçundan yargılanan anne L.Ç. (36) ile bugün tekrar hakim karşısına çıktı. Üzmez'in avukatları Emir Ali Kav, Bayram Sabah ve Bülent Demir de duruşmada hazır bulundu.
Duruşmada şahit olarak çağrılan ünlü yazarın kendisinden 48 yaş küçük karısı A.Ü. (28), 'Olaydan sonra mağdure B.Ç.'nin teyzesi E.Ç. ile görüştüm. 'Böyle bir şey varsa eşi olarak bunu bilmeye hakkım var' dedim. Teyzesi de böyle bir şeyin söz konusu bile olmayacağını söyledi. Eşim suçsuzdur' dedi. Yazar Üzmez'in teyzesinin torunu L.Ç. ve kızını yıllar önceden tanıdığını belirten Ş.A. (38), 'Onlar İstanbul'a geldiklerinde ben karşılamaya gidiyordum. Üzmez'in böyle bir suç işlemesi söz konusu bile olamaz' dedi. Ünlü yazarı tanıdığını ifade eden A.E. (54) ise mağdura L.Ç.'nin işsiz olan babası için Üzmez'in kendisini araması üzerine Mudanya'daki yazlığına kapıcı yaptıklarını anlattı.
'3 ÇOCUĞUM OKULA GİDİYOR, ONLAR DA BEN DE MAĞDURUM'
Tahliyesini talep eden L.Ç., '3 çocuk annesiyim. Aylardır tutuklu olduğum için mağdur oldum. Çocukların okula gidiyor. Ben başlarında değilim. Çocuklarımla ilgilenmek için tahliyemi istiyorum' diye konuştu. İstanbul Adli Tıp Kurumu 6. İhtisas Dairesi'nden beklenen rapor geldi. Buna göre, mağdure L.Ç.'nin, yaşanan olaydan dolayı ruh ve beden sağlığının bozulmadığı belirtildi.
Raporun açıklanması üzerine söz alan Üzmez'in avukatlarından Emir Ali Kav, müvekkili Üzmez'in 25 Nisan tarihinden itibaren tutuklu olduğunu belirterek, 'Rapor lehimize gelmiştir. Dosyada esasen inandırıcı bir delil yoktur. Mağdure yetiştirme yurduna yerleştirildikten sonra teyzesi Üzmez'in suçsuz olduğunu söylemiştir. Evde incelenen eşyalarda da hiç bir delil yoktur. Müvekkilin 76 yaşındadır. Delillerin karartılması söz konusu değildir. Tahliyesini talep ediyoruz' dedi.
Mahkeme suç vasfının değişme ihtimaline karşılık Üzmez ve mağdurenin annesi L.Ç.'nin özgürlüğüne karar verdi. Tahliye ile birlikte yurt dışı çıkış yasağı koyulan yazar Üzmez, mahkeme heyetine 'Allah sizden razı olsun. Adaletin yerini bulacağını biliyordum. Şöhretli bir insan olmanın cezasını çekiyorum' diye konuştu. Ayrıca, mağdure B.Ç.'nin İnegöl Devlet Hastanesi'ndeki doğum kaydının arşivlerde bulunmaması üzerine tam teşekküllü bir devlet hastanesine götürülerek, kemik testi yapılmasını ve yaşının belirlenmesini isteyen mahkeme duruşmayı eksikliklerin tamamlanması için erteledi.
'BİR DAHAKİ DURUŞMADA BERAAT BEKLİYORUZ'
Tahliye kararı sanık yakınları arasında sevinçle karşılandı. Duruşma çıkışında tanınmamak için güneş gözlüğü taktığı gözlenen Üzmez'in karısı A.Ü., 'Rabbime şükürler olsun' diye konuştu. Üzmez'in avukatlarından Emir Ali Kav duruşma çıkışında yaptığı açıklamada, 'Görüşlerimizde belirttiğimiz üzere müvekkilimiz suçsuzdur. Müvekkilim bir komplo olduğuna inanmaktadır. Esasen gelinen aşama itibariyle de toplanan delillere göre müvekkilimizin suçsuz olduğu anlaşılmıştır. Mahkemede müvekkilimizin tahliyesine karar vermiştir. Zaten daha öncede belirttiğimiz gibi sübut açısından maddi delil olması zorunludur. Müvekkilim hakkında hiçbir maddi delil bulunmamaktadır. O duruşmada da biz beraat kararı beklemekteyiz' dedi.
Normalde 6 ayda gelmesi gerekirken 45 günde geldiği iddia edilen jet raporla alakalı ise Kav, 'Rapor sonucunda mağdure B.Ç. ye psikolojik ve ruhsal yönden bir bozulmasının olmadığı, kesinleşmiştir. Benzer hızda gelen bazı dosyalar da var. Zaten iki duruşma arası yaklaşık 45 gündür ve rapor da bu sürede gelmiştir. Adli Tıp Kurumu bir takım testler sonucunda oldukça objektif verilere dayanarak, bu raporu düzenleyip vermektedir. 18 sayfalık raporun hızlanması için biz sadece müzekkere takiplerini hızlandırdık' diye konuştu.
Diğer avukat Bülent Demir ise, kamuoyunun yanlış bilgilendirdiğini iddia ederek, 'Olay haberlerde tecavüz olarak yansıtılmaktadır. Dosyanın içeriğini bilmeden medyaya açıklama yapılması çok yanlış. Bura da bir tecavüz olayı yok. Olayı siz bizden daha iyi biliyorsunuz. Dün geceki haberlerde olay tecavüz olarak lanse edildi. Tecavüz ile cinsel saldırı arasındaki farkı hangi hukukçuya sorarsanız sorun izah edebilir. İddianame cinsel istismardır' dedi.
Üzmez'in avukatlarından Bayram Sabah ise, minik mağdura için Adli Tıp Kurumu'ndan bakire raporu alındığını belirterek 'Mağdurenin ruh sağlığının bozulmadığı tam teşekküllü adli tıp kurumu ve üniversite hastanesinden verilen ayrı ayrı iki raporla kesinleşmiştir. Fakat bu olayın sağ duyulu vatandaşlarımıza tecavüz gibi lanse edilmesini kınıyoruz' şeklinde konuştu.
