DTP lideri Ahmet Türk, 'Sayın Öcalan'a fiziki saldırıyla Kürt halkı sınanmak istendi. Türkiye çözümü Güney Kurdistan'da (Kuzey Irak) arıyor ' dedi. Türk, Diyarbakır'da yaptığı konuşmaya da değinerek, 'Fiziki soykırımı kastetmedim' dedi.
MARDİN'in Nusaybin İlçesinde Demokratik Toplum Partisi (DTP) tarafından düzenlenen, 'Ne AKP, ne Erenekon, Çözüm Demokratik Cumhuriyet' adlı mitingte konuşan DTP lideri Ahmet Türk, 'Sayın Öcalan'a fiziki saldırıyla Kürt halkı sınanmak istendi. Türkiye çözümü Güney Kurdistan'da (Kuzey Irak) arıyor ' dedi.Türk, Diyarbakır'da yaptığı konuşmaya da değinerek, 'Fiziki soykırımı kastetmedim' dedi.
Nusaybin'de Nevruz kutlamalarının gerçekleştirildiği alanda bugün öğleden sonra DTP Nusaybin İlçe teşkilatı tarafından düzenlenen miting, DTP binası önünde toplanan kalabalığın Nevruz alanına yürümesiyle başladı. Çevik kuvvet polislerinin geniş güvenlik önlemi aldığı yürüyüş sırasında kalabalık sık, sık PKK ve Abdullah Öcalan lehine slogan attı. Gruptan bazı kişilerin polislere yönelik, 'Erdoğan'ın p....çleri yıldıramaz bizleri' sözlerine polis soğukkanlı davranarak herhangi bir müdahalede bulunmadı. Kabalığın yürüyüş yaptığı 27 Mayıs Caddesi üzerindeki bütün esnaflar ise, olası bir taşkınlık ve arbede yaşanabileceği ve camlarının kırılacağı endişesiyle kepenklerini kapattı. Kepenklerini kapatan esnafa kalabalıktan zaman zaman sözlü sataşmalarda da bulunanlar oldu. Ancak buna rağmen cadde üzerindeki tüm esnaflar kepenklerini indirdi. Kalabalık yürüyüş boyunca ellerinde, 'Ape Musa'ların katillerinden hesap soracağız', 'Adil, eşit özgür ve demokratik bir ülke' yazılı pankartlar ile Nusaybin'de faili meçhul cinayetlere kurban gidenlerin fotoğraflarının yer aldığı 'Onlar kaybedildi, onları unutmayacağız' yazılı pankart taşındı.
Polis, katılımcıları tek tek kurduğu arama noktasında üst aramasından geçirdikten sonra alana girişlerine izin verdi. Elleri eldivenli polisler kadın ve erkekleri üst aramasından geçirirken, daha önceden alana giren kabalık bir grup polisin arama yapmasına Abdullah Öcalan lehine sloganlar atarak karşı çıktı.
Polisin tek tek alanda açılacak olan pankartları okuyarak kontrolden geçirmesine rağmen alanda Abdullah Öcalan'a ait posterler ile Nusaybin'de faili meçhul cinayetler sonucu hayatını kaybedenlerin fotoğrafları taşındı. Yaklaşık 2 bin kişinin katıldığı miting alanında ve yürüyüş esnasında kalabalık sık sık, 'Biji Serok Apo', 'Katil Erdoğan', 'Gençlik Apo'nun fedaisidir' sloganları atıldı. Mitinge DTP'li yönetici ve bazı Belediye Başkanlarının yanısıra DTP Genel Başkanı Ahmet Türk ve Muş Milletvekili Sırrı Sakık katıldı. Miting öncesi yapılan anonsta 'Demokrasi ve özgürlük şehitleri anısına' bir dakikalık saygı duruşunda bulunuldu.
'FİZİKİ SOYKIRIMI KASTETMEDİM'
Miting alanında DTP Nusaybin İlçe Başkanı Hamit Tokay ile Mardin İl Başkanı Hilmi Öncü'nün konuşmasından sonra söz alan DTP Genel Başkanı Ahmet Türk, kendilerinin uzattığı barış elinin birileri tarafından reddedildiğini belirterek, şunları söyledi:
'Buda çözümsüzlük anlayışının gelişmesine neden oldu. Ergenekon'u açığa çıkardık diyorlar. Ancak Kürt coğrafyasında işlenen cinayetler dosyada yok. Oysa Ape Musa, Mehmet Sincar, Vedat Aydın kim öldürdü? Bu Ergenekon davasının ne kadar samimiyetsiz olduğunu gösteriyor. Kürt coğrafyasındaki cinayetler açığa çıkmadan bu davadan bir gelişme olmaz. Diyarbakır'daki açıklamamda, 12 Eylül rejiminin hem Kürt'leri hem de bütün Türkiye'yi sosyal ve siyasal bir soykırımdan geçirdiğini söyledim. Ama buna tahammül edemediler. Oysa ben etnik fiziki bir soykırımdan söz etmedim. Sosyal bir soykırım oldu. Siyasetçiler, bilim adamları, aydınlar ve hocalar zindanlara atıldı. 12 Eylül rejimi özgürlükleri ortadan kaldırdı'dedi. Türk'ün konuşması sık sık kalabalık tarafından 'Katil Erdoğan' sloganlarıyla kesildi.
'ÇÖZÜM BARZANİ VE TALABANİ DEĞİL'
AKP Hükümetinin seçimlere girmeden önce 'Biz Çiller ve Demirel gibi yapmayacağız, Kürtleri kucaklayacağız' diyerek sınır ötesi operasyonlarla Kürtleri susturmak isteyenin Başbakan Erdoğan'ın kendisi olduğunu kaydeden Ahmet Türk, buna rağmen Başbakan'ın yerel seçimlerde Tunceli ve Diyarbakır'ı almak istediğini söyledi. Türkiye'de kötü oyunlar oynandığını, İmralı'da tutuklu bulunan Abdullah Öcalan'ın arama yapma bahanesiyle birileri tarafından koluna girilerek yere düşürüldüğünü, hakarete maruz kaldığını ifade eden Türk, sözlerine şöyle devam etti:
'Bunu duyan halkımız ister istemez tepkisini dile getirdi. Soruyorum oradaki gardiyan ve polisler bunu yapıyor. Oradaki provokasyonu yapan siz değilmisiniz. Buna rağmen Başbakan çıkıp DTP'nin halkı kışkırttığını söylüyor. Kürt'leri sınamak için mi yaptınız. Acaba ne tepki verirler diye. Ergenekon davasıyla ilgili savcılığın kayıtlarına göre bu çetelerin Ahmet Türk, Osman Baydemir ve Sabahat Tuncel'i ortadan kaldıracağı söylendi. Bunu söyleyen devlet, mağdur olmamıza rağmen müdahillik talebimizi reddediyor. Bu anlayışla barış sağlanamaz. Koşullar ne olursa olsun diyaloğ mutlaka olmalı. Kürt'lerin talepleri meşru taleplerdir. Kimliğiyle diliyle kamusal alanda olmak istiyor. Kürt'ler demokratik özerkliği savunuyor. Halkın oluşturacağı meclislerin plan ve programlarıyla sorunlar çözülür. Bu talepler yerine gelirse silahlar susar ve 72 milyonun hassasiyeti gözönünde bulundurulur. Artık sopa siyasetiyle terbiye etme anlayışından vazgeçilmelidir'
Milliyet'in haberine gör; Ahmet Türk Kuzey Irak'ı kastederek, 'Buna rağmen çözüm Güney Kürdistan'da Barzani, Talabani ve ABD'de aranıyor. Oysa sorunun çözümü buranın insanıyla olur. Boşuna Barzani ve Talabani'den destek isteniyor. İnsansız uçakları dağlarda uçurup sorunu çözemezsiniz. Sadece buradaki insanları susturmak için görüşmeler Güney'de (Kuzey Irak) yapılıyorsa bu gaflet ve delalettir'dedi.
Kababalık daha sonra miting alanından Öcalan posterleri ve PKK lehine attıkları sloganlar eşliğinde ayrıldı. Polis herhangi bir müdahalede bulunmadı.