Dolar

34,8640

Euro

36,6155

Altın

3.047,44

Bist

10.058,47

Çubukçu: Türkiye reform çabalarını desteklemiştir

Devlet Bakanı Nimet Çubukçu, Genişletilmiş Orta Doğu ve Kuzey Afrika (GODKA) girişimi çerçevesinde reform çabalarına destek veren Türkiye'nin bu konuda etkin ve yapıcı bir rol oynadığını söyledi.

18 Yıl Önce Güncellendi

2008-10-19 11:31:00

Çubukçu: Türkiye reform çabalarını desteklemiştir


Devlet Bakanı Nimet Çubukçu, Genişletilmiş Orta Doğu ve Kuzey Afrika (GODKA) girişimi çerçevesinde reform çabalarına destek veren Türkiye'nin bu konuda etkin ve yapıcı bir rol oynadığını söyledi.

Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanı Çubukçu, Birleşik Arap Emirlikleri'nin başkenti Abu Dabi'de dün başlayan iki günlük 5. Gelecek İçin Forum Bakanlar Toplantısında bir konuşma yaptı.

Gelecek İçin Forumun (GİF) 2004 yılında Fas'ta düzenlenen ilk toplantısından bu yana bölgede kayda değer bir değişime tanık olduklarını belirten Çubukçu, Forumun hükümetler ile sivil toplum kuruluşları (STK) temsilcilerini bir araya getirerek, ''bölgenin geçmişinde emsali bulunmayan yapıcı bir diyalog'' başlatmış olmasını ''başlı başına önemli bir kazanım'' olarak değerlendirdi.

''GODKA girişiminin hayat bulduğu 2004 yılında Sea Island'da düzenlenen G8 Zirvesine Demokratik Ortak sıfatıyla davet edilen Türkiye, bu coğrafyadaki siyasi, ekonomik ve sosyal reform çabalarını başından beri desteklemiştir'' diyen Çubukçu, Türkiye'nin bu amaca yönelik olarak bölgeden kaynaklanan inisiyatif ve çabalara destek olmak üzere oluşturulan Demokrasi Yardım Diyaloğuna, İtalya ve Yemen ile birlikte eş başkanlık yaptığını anımsattı.

Çubukçu, ''Bu çerçevede sivil toplum ortağı Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etüdler Vakfı (TESEV) ile birlikte, söz konusu süreçte aktif ve yapıcı bir rol oynamaktadır. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da ülkemizin bölgenin demokratik dönüşümüne ilişkin çabalara, tecrübe paylaşımı dahil her türlü desteği vereceğini ve özgün katkılarını getirmeye devam edeceğini ifade etmek isterim'' dedi.

Değişim ve dönüşümün zaman gerektiren bir süreç olduğunu, her ülkenin kendi dinamiklerine göre bu sürecin hızını belirleyeceğini kaydeden Çubukçu, daha demokratik, istikrarlı ve müreffeh bir gelecek için siyasi, ekonomik ve sosyal değişim arzusunun bölgeden kaynaklanması gereğine işaret etti. Çubukçu, ''Ayrıca, Orta Doğu ihtilafının çözümü ve kapsamlı bir barış yönündeki çabaların da bölgede reform süreci üzerinde olumlu yansımaları olacağına inanmaktayız'' diye konuştu.

-REFORM SÜRECİNDE KADININ KONUMU-

Devlet Bakanı Çubukçu, dinamik reform süreci içinde kadının toplumdaki konumunun güçlendirilmesinin önemine dikkati çekerken, kendisinin Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanı olarak bu konuya özel önem atfettiğini bildirdi.

''Türkiye Cumhuriyeti, kuruluşundan itibaren kadın hakları bakımından önemli devrimlere imza atmıştır'' diyen Çubukçu, son yıllarda gerçekleştirilen kapsamlı siyasi reformlarla da kadın hakları başta olmak üzere temel hak ve özgürlükler alanının daha da genişletildiğini kaydetti.

Çubukçu, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Bu siyasi reformların başlangıcını, öncelikle Anayasa olmak üzere Medeni Kanun, İş Kanunu, Ceza Kanunu ve Ailenin Korunmasına Dair Kanunda yapılan yasal zemindeki değişiklikler oluşturmuş, böylece kadınların sosyal ve ekonomik alanlardaki rollerinin güçlendirilmesi sağlanmıştır. Yasal alanda kadın erkek eşitliğini sağlayan Türkiye, şu anda bütün dikkatini söz konusu düzenlemelerin uygulamaya yansıtılması ve toplumda bir zihniyet dönüşümünün sağlanmasına yöneltmiştir.''

Devlet Bakanı Çubukçu, bu çerçevede, Türkiye'nin 2005 ve 2006 yıllarında kadının toplumdaki konumunun güçlendirilmesi konusunda bölge ülkelerinden önemli sayıda STK'nın katılım sağladığı iki ayrı toplantıya ev sahipliği yaptığını, 2006 yılında ayrıca bölge ülkelerinin Hükümet ve STK temsilcilerini aynı tema etrafında bir araya getiren bir Hükümetlerarası Konferans düzenlediğini hatırlattı.

-''CİNSİYET ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ''-

Söz konusu toplantılarda ortaya konulan görüşler arasından öne çıkan ve bir süredir gündemlerinde olan bir ''Cinsiyet Araştırmaları Enstitüsü''nün kurulması konusu olduğunu ifade eden Çubukçu, daha sonra şunları söyledi:

''Şu ana kadar GİF bağlamında belirli bir olgunluğa erişmiş en somut proje önerisini teşkil eden böyle bir enstitünün kurulması amacıyla, bölge ülkeleriyle gerçekleştirilen geniş istişareler sonucu TESEV tarafından bu toplantımız öncesinde bir fizibilite raporu hazırlanmış olmasını memnuniyetle karşılıyoruz.

Bölgede bir Cinsiyet Araştırmaları Enstitüsü kurulması, kadın sorunlarına bölgesel açılımlar getirebilecek olması, tecrübe paylaşımının sağlaması, mevcut farklı girişimler arasında sinerji yaratılması ve bölgede kadınların rolünün güçlendirilmesi konusunun kurumsallaşması açısından önemli bir adım olacaktır.

Diğer katılımcı ülkelerin de genel desteğini haiz olduğu anlaşılan Cinsiyet Araştırmaları Enstitüsü için en kısa sürede bir ev sahibi ülke belirlenmesi bu projenin yaşama geçirilmesi açısından önem taşımaktadır. Böylece 2005 yılında temeli atılan Gelecek İçin Vakıf'tan sonra GİF kurumsal somut bir adım daha atmış olacaktır.''

Türkiye'nin bölgede demokratik kurumlar ve STK'ların toplum içindeki rolünün güçlendirilmesi, saydamlık ve iyi yönetişim ile hukukun üstünlüğünün geliştirilmesi ve temel özgürlüklerin genişletilmesi gibi ortak amaçlara hizmet edecek işbirliğine katkılarını sürdüreceğini bildiren Çubukçu, Abu Dabi toplantısının Gelecek İçin Forumun temel vizyonuna katkıda bulunması temennisini dile getirdi.

SON VİDEO HABER

Kassam, İsrail askerlerini araçlarıyla birlikte imha etti

Haber Ara