Avrupa'daki sosyal demokrat ağırlıklı 18 vakıf ve 15 siyasi partinin birleşerek oluşturduğu Avrupa Forumu'nca, Hilton Oteli'nde düzenlenen ''AB Üyeliği Yolunda Türkiye'' başlıklı yuvarlak masa toplantısında konuşan Öymen, Avrupa'daki sosyal demokrat partilerin Türkiye'nin AB üyeliğini desteklediğini, Hristiyan demokrat partilerin ise buna soğuk baktığını kaydetti.
Almanya'da yaptırdıkları bir araştırmada, Hristiyan demokratlara, 'Neden Türkiye'nin adaylığına karşısınız?' diye sorulduğunu ifade eden Öymen, ''Araştırmadan şu sonuç ortaya çıkmıştır; Hristiyan demokratların Türkiye'nin AB üyeliğine soğuk bakmalarının tek nedeni vardır, o da din farkıdır'' diye konuştu.
Türkiye'de gazetecilerin, bir terör örgütünün üyesi oldukları gerekçesiyle gözaltına alındığını, hatta Başbakan'ın bir medya patronuyla kavgaya girerek, o grubun gazetelerine boykot çağrısı yaptığını dile getiren Öymen, Avrupalı sosyalistlerin bu haksız tutum karşısında tepkisiz kaldıklarını kaydetti. Öymen, ''10 yıl önce sosyal demokratlar olarak birbirimize daha bağlıydık. Bu iletişimi tekrar kurmalıyız'' dedi.
Kürt meselesi ile terörizmin aynı şey olmadığını söyleyen Öymen, ''Kürt vatandaşlarımızı terörle suçlayamayız. 30 bin kişi öldü, bunların büyük bir bölümü sivil ve Kürt kökenli idi'' diye konuştu.
Hükümeti eleştiren Öymen, ''AK Parti'nin çok yoksul, çok dindar ve çok eğitimsiz insanlar üzerinden siyaset yaptığını'' ifade etti.
Öymen, AK Parti'nin ''özellikle yoksulluğu çok iyi kullandığını, yasak olmasına rağmen halka kömür ve küçük altın dağıttığını'' söyledi.
Türkiye'deki seçim barajına da işaret eden Öymen, ''Geçmişte hiç baraj yoktu, ama bu sorunu çözmedi. İrili ufaklı bir sürü parti Meclise girdi, ama bir türlü hükümet kurulamadı. O yüzden yüzde 10 barajı konuldu, ama bu çok yüksek bir oran. Bu konuyu Türkiye olarak kendi aramızda tartışmalıyız'' şeklinde konuştu.
-''TBMM'DE SADECE İKİ PARTİ İSTENİYOR''-
SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın da Türk demokrasisinin önündeki en büyük engelin seçim barajı olduğunu ifade ederek, 12 Eylül Anayasası'nın Türkiye'de ''grup tekeline dayalı bir siyaset'' oluşturduğunu söyledi.
Karayalçın, ''Seçim barajıyla TBMM'de sadece iki parti isteniyor. Bu da siyasetin önünde büyük bir engel oluşturuyor'' dedi.
''SHP olarak hem Cumhuriyetçi hem de sosyal demokrat damarımız var'' diyen Karayalçın, bu bağlamda Kürt sorununu çok önemsediklerini ve PKK sorunundan ayrı tuttuklarını kaydetti.
Karayalçın, ''Güneydoğu Anadolu ve Doğu Anadolu sorunu bir Kürt sorunu değil, kalkınma sorunudur. PKK ise bir terör örgütüdür. Bu iki konu birbirine karıştırılmamalıdır. Kürt sorunu vardır ve çözülmesi gereken bir sorundur'' şeklinde konuştu.
SHP olarak her zaman ifade özgürlüğünün önündeki engellerin kaldırılmasından yana olduklarını belirten Karayalçın, 301. maddenin kaldırılması gerektiğini söyledi.
-AB SÜRECİ-
Karayalçın, SHP olarak AB konusunda önemli katkıları olduğunu ifade ederek, ''Türkiye'nin AB üyeliğini çok açık bir şekilde destekliyoruz'' dedi.
Hem AB'nin hem de AK Parti'nin AB sürecinde samimi olmadıklarını savunan Karayalçın, ''Bu konuda içtenlikten uzak bir yaklaşım sergiliyorlar. AB, Türkiye'yi üye yapıyormuş gibi, AK Parti de reform yapıyormuş gibi davranıyor'' diye konuştu.
DTP İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel, seçim barajını eleştirerek, ''97 bin oy alarak hapisteyken milletvekili seçildim. Yüzde 10 barajı siyasetin önündeki en büyük engeldir. Bu baraj sadece Kürtlere değil, kadınlara, emekçilere de engeldir'' şeklinde konuştu.
Tuncel, DTP olarak Kürt sorununu bir terör sorunu olarak görmediklerini ifade ederek, ''PKK bunun sebebi değildir, bir sonucu olarak ortaya çıkmıştır. PKK'nın dağda olmasını engellemek lazım. Halkların kardeşliği için yan yana durmalıyız'' şeklinde konuştu.
AA
