PKK'nın 1992 yılında kaçırdığı jandarma er Engin Ekşi'den tam 16 yıldır haber alınamıyor. Umudunu yitirmeden yıllardır bekleyen acılı anne Hatice Ekşi artık yetkililere yalvarıyor: 'Ya oğlumu getirin ya da cenazesini.'
İzmir'de yaşayan Malatyalı Ekşi ailesinin en küçüğü Engin Ekşi, 1992 yılında davul zurnayla askere ocağına uğurlandı. Vatan borcunu ödeyeceği Şırnak'ın Uludere Köyü'ndeki Taşdelen'e geldikten bir süre sonra karakol Temmuz ayında teröristler tarafından basıldı. Baskında kaçırılan Ekşi'den bir daha haber alınamadı. Günlerce evladından gelecek hayırlı haber için umutla bekleyen aile, çocuklarının durumuyla ilgili devlet ve askeri kurumlardan bilgi alamayınca Uluslararası Kızılhaç Örgütü'ne başvurdu.
Mektupla yardım istedi
Aile, Kızılhaç'tan gelen bir mektupla, Engin Ekşi'nin Kuzey Irak'ta PKK'nın Haftanin kampında tutulduğunu öğrendi. Mektubun içinde Engin Ekşi'nin el yazısıyla yazılmış bir de not vardı. Yazdığı notta arkadaşıyla birlikte tutulduğunu ve Türkiye'deki ilgili kurumların kendileri için örgütle irtibata geçmelerini istiyordu.
Ancak, 16 yıldır yapılan bütün girişimler sonuçsuz kaldı. Evladına kavuşacağı günün hayaliyle yaşayan acılı anne Hatice Ekşi, tüm yaşananlara rağmen umudunu hiç yitirmedi. 20 yaşına geldiğinden büyük bir hevesle oğlunun askere gittiğini söyleyen Hatice Ekşi, 'Bir gün kapıyı çalıp bana sarılacak diye bekliyorum' dedi. Artık alacakları şehit oldu haberine bile sevinecek duruma geldiklerini belirten Ekşi, teröre lanet yağdırırken, 'Ya oğlumu göndersinler ya da cenazesini bulsunlar' diyerek yetkililerden yandım istedi.
Ekşi, 'Alüminyum doğrama işinde çalışıyordu. Biran önce askere gidip, geldiğinde kendi dükkanını açmak istiyordu. Babası küçük yaşta kaybettiği için bize bakmak istiyordu' dedi. Evladını en son, PKK kampına giden gazetecilerin yaptığı röportajda gördüğünü anlatan anne Ekşi şunları söyledi: 'Yavrumdan bir daha da haber alamadım. Kampa gitmek istedim. Ama can güvenliği olmayacağı için izin vermediler. Her bayramda gelip elimi öpse diye dua ediyorum. Rüyalarımda beyazlar içinde görüyorum.'
Kayıpları için AİHM'de dava
Terörle mücadele sırasında kaybolan askerlerin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne taşınması, terör örgütü lideri Öcalan'ın yargılanma sürecinde yaşandı. O dönem şehit ailelerin avukatlığını İzmir Barosu avukatlarından Nazife Çelik, Öcalan'ın, 'Örgütün elinde 10-15 asker vardı' itirafı üzerine AİHM'e başvurdu. Mahkeme, kayıp askerler davasını Öcalan davasından ayırdı. Kayıp askerler davası ise önümüzdeki günlerde AİHM'de görülecek.
ÖLDÜĞÜNE İNANMIYORUM
Abla Ayten Ekşi ise, 'Evimizin neşesiydi. Askere gittiğinde evimizde bir boşluk oldu. Bu boşluk 16 yıldır yerini umuda bıraktı. Benim umudum hiç bitmedi. Kaçırılmasının ardından 5 yıl geçtikten sonra 'gaip yasası' ile şehit ilan edildi. Ama ben öldüğüne inanmıyorum' diye konuştu.
Bugün
Kaçırılan askerden 16 yıldır haber yok
Devlet 'şehit' ilan etti, asker mektup yollayıp yardım istedi.
18 Yıl Önce Güncellendi
2008-10-08 03:42:00
SON VİDEO HABER
Haber Ara