Fenerbahçe'de fırtına öncesi sessizlik...

Fenerbahçe son 20 yılın en kötü sezon başlangıcını yaşıyor? Herkes kendince bu kötü görünen tablodaki fırça izlerini değerlendiriyor? Tabi ki bu kötü görüntünün baş mimarları Aragones, futbolcular ve bu sezon teknik adam seçimiyle, transferdeki isabetsizliğinden dolayı Aziz Yıldırım.

Tabi ki hiç beklenmedik anlarda yaşanan sakatlıklar da bu kötü tablonun oluşmasında rol oynadı? Deivid?le başlayan şansız sakatlıklar kervanına neredeyse tüm futbolcular katılmak üzere.

Ve daha önemlisi de takımda bir türlü ?kıvamı? tutturamayan Aragones?de, fazla düşünmekten psikolojik sorunlar başlamak üzere? Çünkü İspanya Milli Takımın başındayken yaptığı davranışlarla, Fenerbahçe?de son haftalarda gösterdiği davranışlar arasında büyük farklılık var? Fiziksel görüntüde dinçlik olsa da, düşünce yorgunu olduğundan çoğu zaman kafa iki elinin arasında, yüz ifadesi de kendisiyle kavgalı bir görüntüde? Bunlar hayra alamet değil.

Fenerbahçe?de ki kötü görüntünün sadece sakatlıklara bağlı olduğunu zannetmiyorum? Aragones ile futbolcular arasında bir uyumsuzluk yaşanıyor? Aşı tutmadı, bunun sancısı var? Sizlerde çok iyi biliyorsunuz ki sakatlıklar ve cezalar futbolun doğasında hep vardır. Bunun önlemi yedek kulübesinden yapılacak takviyelerdir. Ama bunu da Aragones doğru yere doğru isimleri seçerek yapamadı. Bazı maçlara doğru 11?i çıkaramadığı gibi, oyuna müdahale ve değişim yaparken de sıkça doğru kararlar veremediği görüldü. Ve bazen de sakatlıktan tam kurtulamayan futbolcuları oynattı. Aynen önemli Dinamo Kiev maçından önce tedbirsiz davranarak Sivasspor maçında sakatlıkları geçmemiş olan Alex ve Semih?i oynattığı gibi.

Süper Ligin 5. haftasına gelinmesine veya başka bir bakışla bugüne kadar 10 resmi maç yapmasına rağmen Fenerbahçe hala takım olabilmiş değil? Tamam Fenerbahçe?nin sakatları fazla, kabul. Ama herkesin gördüğü, bildiği başka bir gerçekte Aragones?in hala daha takıma verdiği bir sistemi yok.

Ve birde önemli olan ama önemsenmeyen ?ruhsal? sakatlığı var Fenerbahçe?nin? Fenerbahçe ile bütünleşmiş, takımı ruhsal yönden de etkileyebilecek Rüştü, Ümit Özat ve Tuncay gibi oyuncuların takımdan uzaklaşmasıyla ruhsal bütünlükte kayboldu? Oysa bir takımda fiziksel olduğu kadar, ruhsal güçte önemlidir. Çünkü ?ruhsal? güç fiziksel gücü dinamik tutar? Yeterli ruhsal güç olmayınca sahadaki mücadele, dayanışma, yardımlaşma, hırs ve konsantrasyon da istenilen düzeyde olamıyor.

Maraton'un analizine göre; eğer Fenerbahçe Salı günü Dinamo Kiev maçını kazanır, arkasından Kayserispor?dan da 3 puanı alırsa ortalık sakinleşir, herkes kendine gelir ve yükseliş başlar? Şayet tersi olursa? İşte o zaman bardağın taşması için son damlalar oluşur ve bardak taşar.

Biliyorsunuz Sivas?ta ortaya konulan kötü futbol ve kaybedilen 3 puan bardağı taşırmayan ?sabır? damlalarıydı? Ama Dinamo Kiev ve Kayserispor karşısında alınacak kötü sonuçlar ?bardağın taşması? demektir? Sonrası mı? Fenerbahçe?de etkili bir ?Fırtına? başlar!.. Fenerbahçe?nin Avrupa?daki iddiasının devamı için Dinamo Kiev, Süper Lig iddiasını sürdürebilmek için de Kayserispor maçı oldukça önemli ve kazanılması gereken maçlar? Eğer fırtınaya fırsat verilmeyecekse, bu iki maçı Fenerbahçe puan kayıpsız atlatmalı. Özellikle Dinamo Kiev maçını!