Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Hürriyet'e PKK propagandası cezası

Hürriyet gazetesi muhabiri PKK terör örgütünün propagandasını yapmaktan dolayı mahkumiyetine karar verildi. Deniz Feneri davasını manşetlerine taşıyan Hürriyet bu olayı haber yapmadı.

18 Yıl Önce Güncellendi

2008-09-27 13:22:00

Hürriyet'e PKK propagandası cezası

Ali İhsan Karahasanoğlu'nun yazısı...

PKK?nın propagandasını yapan Hürriyet?i almayın!..

Adamları dinlediğinizde, ?He vallahi. Bu adamlar, haber vermek için gazete çıkartıyorlar. İddia şeklinde de olsa, tabiî ki her haberi okuyucuya aktarmaları gerekir? diye destek vereceğiniz geliyor.
Ama kazın ayağı hiç de öyle değil.
Onlar, patronun menfaatine uygun konuları haber yapıyorlar.
Tüm haberleri değil, patronun işine gelen haberleri yayınlıyorlar.
Patronun işine gelmeyen haberleri ise çöpe atıyorlar!
Yalan mı söylüyorum?
İşkembeden mi atıyorum?
İftira mı ediyorum?
Hayır!
Buyurun isbatı!
Önceki gün, İstanbul Özel Yetkili Ağır Ceza Mahkemesi?nde bir dava vardı.. Hürriyet gazetesi muhabiri Sebati Karakurt ile, gazetenin sorumlu müdürleri Hasan Kılıç ve Necdet Tatlıcan yargılanıyorlardı.
Aydın Doğan, davayı o kadar önemsemişti ki; muhabir ve sorumlu müdürlerini savunması için, ceza hukukunda en önemli avukatlarından birisini, Prof. Dr.Köksal Bayraktar?ı tutmuştu.
Sonuçta muhabir de mahkûm olsa, müdürün kendisi de mahkûm olsa, isimlerinin başında ?Hürriyet gazetesi muhabiri / Hürriyet gazetesi sorumlu müdürü? unvanı yer alacaktı.
Bu da, Hürriyet gibi devlet gazetesi için büyük bir itibar kaybı idi.
Onun içindir ki; en iyi avukatı tuttular. En iyi şekilde davayı takip ettiler..
Ama Mahkeme, önceki gün kararını, mahkûmiyet şeklinde açıkladı: ?Hürriyet gazetesi muhabiri ve sorumlu müdürlerinin, PKKterör örgütünün propagandasını yapmaktan, ayrıca PKK terör örgütünün açıklamasını yayınlamaktan mahkûmiyetlerine...? dedi.
PKK teröründe 40 bin insanını kaybeden Türkiye için, o örgütün propagandasının yapılması ve örgütün açıklamasının yayınlanması sebebi ile verilen mahkûmiyet kararı, sizce ?bir haberdir? değil mi?..
Haberdir tabiî ki.
Eli kanlı terör örgütünü, bu ülkede kim överse, dökülen kanlardan da sorumlu değil midir?..
Tetiği çekip askeri şehid etmek suç ise; o tetiği çekip askeri şehid edenleri övmek de suç değil midir?..
Tabiî ki suçtur.
Suç olduğu için de, Mahkeme mahkûmiyet kararını verdi..
Buyurun size dört dörtlük bir haber..
Ama gelin görün ki; Hürriyet gazetesine göre, kendi muhabirinin ve sorumlu müdürlerinin bu mahkûmiyetlerinin hiçbir haber değeri yokmuş!
Sadece Hürriyet?e göre değil, patronun diğer gazetesi Posta ve Vatan?a göre de, Hürriyet gazetesinin haberine PKK propagandasından verilen mahkûmiyet kararının haber değeri yok!
Haber değeri yok ki; dünkü Hürriyet?te, Posta?da,Vatan?da mahkeme kararından tek satır bile bahsedilmiyor..
Mahkeme kararı yok da, peki o gazetelerde neler var?
Beyefendilerin tahminleri ile, iki tane polisin, üç tane sanığın ifadeleri ile suçlu ilan etmeye çalıştıkları Zahit Akman?ın, Zekeriya Karaman?ın vs. haberleri var!
El insaf yani.
Beyler, siz Mahkeme?nin hükmü ile mahkûm oldunuz.
Bunun haberini yapmıyorsunuz..
Kalkmışsınız, aleyhinde mahkeme kararı olmayan, hatta iddianame bile düzenlenmemiş insanlar hakkında, sayfalar dolusu yönlendirme haberler yapıyorsunuz..
Bu nasıl bir utanmazlıktır?
Bu nasıl bir ahlâksızlıktır?..
Bu tür patron korkusundan girilmeyen haberlerde, klasik savunmadır: ?Yerimiz kalmamıştı!?
Oysa, ?Hürriyet?çiler, gerçek bir gazetecilik yapıyor olsalardı; önlerine iki tane haber geldiğinde, yerleri ikisine de yetmiyorsa, hangisinde mahkeme kararı var ise onu kullanıp, henüz mahkeme kararı olmayan haberi kenara koymaları gerekirdi.
Ama bunlar ne yapıyorlar?
Mahkeme kararı olan haberi çöpe atıyorlar. Henüz mahkemeye bile intikal etmemiş diğer haberi, yani varsayımlara dayalı haberi sayfalarına yerleştiriyorlar..
Oktay amca.. Ertuğrul bey.. Tufan kardeş... Ve diğerleri.. Şunu bir izah edin bakalım.. Biz mi anlamıyoruz bu işlerden, yoksa siz mi çok uyanıksınız?..
Sadece uyanıklık değil, resmen okuyucu ile dalga geçmektir bu..
?Ben istediğim haberi veririm, istemediğim haberi vermem. Okuyucu da, benim keyfime göre hazırlanmış haberleri okumaya mecburdur? mantığıdır bu!
Ve Başbakan?ın boykot çağrısı, bu olayla bir daha haklılık kazanmıştır. Ben de tüm Türkiye?ye çağrıda bulunuyorum: PKKterör örgütünün propagandasını yapan Hürriyet?i almayın!! PKK terör örgütünün açıklamasını yayınlayan gazeteleri almayın!!

ALİ İHSAN KARAHASANOĞLU

Haber Ara