Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ geçen gün televizyoncularla yaptığı toplantıda ?Bana paşa ya da komutan demeyin. Bana Orgeneral Başbuğ... Hatta sadece Başbuğ diyebilirsiniz? demiş.
Hemen hemen aynı sözler, bundan sekiz yüz yıl önce de söylendi. Kim mi söyleyen? Cengiz Han ya da doğum adıyla Temuçin!
Bu günün Türkçesinde ?kanun? sözcüğüyle eş anlamlı olarak kullandığımız ?yasa? Cengiz Han Kanunnamesinin özel adıdır. Tek farkla: Kanunname YASSA olarak geçer. Dünyada ilk yazıya dökülmüş anayasa olarak bilinen Magna Carta?dan da eskidir.
Maddelerini birinde şöyle der:
Bana Cengiz Han, kral, sultan, imparator demeyin... Benim adım Temuçin. Bana Temuçin diyebilirsiniz ancak!
Bu ?yassa? öylesine saygı görmüş, Moğollar?ın egemen olduğu coğrafyada öylesine kabul edilmiş ki, ?imparatorluğun ilk yıllarında cebinde altın kesesi olan bir kızın Fransa?dan Çin?e değin, başına hiçbir şey gelmeden yolculuk yapabildiğini? günün tarihcileri anlatıyor. Bu yassa ya da anayasa sonucu, Uzak Doğuyla Avrupa arasında iletişim artmış, ticaret ve bilim ilerlemiş!
Gelin bu anayasanın bir kaç hükmüne göz atalım:
1. Kim mal alır satar ve üç kez arka arkaya iflas ederse ölümle cezalandırılır.
2. Yasal mirasçılarının dışında başka herkese bir ölünün herhangi birşeyini kullanmak kesinlikle yasaktır.
3. Yassa; yalanı, hırsızlığı, zinayı yasaklar ve yakınlarını, kendi gibi sevmeyi emreder, onlara hakarette bulunmayı ve onları tümüyle unutmayı cezalandırır; kendiliğinden teslim olmuş bir kenti ya da köyü korumayı, Tanrıya adanmış tapınakları ve Tanrının hizmetkarlarını her türlü vergiden muaf tuttuğu gibi onlara saygıyı birinci koşul sayar.
4. Hükümdar ülkedeki olaylarla ilgili daha çabuk bilgi almak için sürekli posta karakolları kurmakla yükümlüdür.
5. Aşırı yemekten ötürü kusan hemen çadırdan dışarı atılmalı ve cezalandırılmalıdır.
6. Adam öldürmekten dolayı verilecek cezada tazminat (kanlık ya da diyet)
ödenerek kurtulmak olasıdır. Öldürülen bir Müslümansa 40 altın, Çinliyse bir eşek verilir.
7. İçkiyi bırakamayan kimse ayda üç kez sarhoş olabilir. Bunu aşarsa suçtur. Ayda iki kez sarhoş olmak daha iyidir. Ama bir kez sarhoş olmak övgüye değerdir. Ama hiç sarhoş olmamak, bundan daha iyi ne olabilir? Böyle bir kimse nerede bulunabilir? Eğer böyle bir kimse bulunursa, o her türlü saygıya değer.
Ya işte böyle... Biz hálá 12 Eylül Anayasa?sına talim edelim; değiştirmeye çalışanlara kara çalalım!
(Meraklısına notlar: Sevgili Necef Uğurlu?ya ?yassayı? söylediği için teşekkürler.Yassanın yazılı metni günümüza kalmamıştır. Ancak İran?lı tarihçi Aladdin ve İran?lı tarihçi Reşidüddin?in eserlerinde; Makrizi?nin yazdığı Mısır Tarihi adlı kitabın kimi bölümlerinde Yassa?nin maddeleri vardır)
STAR