Yahya Kemal Beyatlı, Türk şiirinin yüzakıdır. Kültürümüzün sözcüsü, medeniyetimizin temsilcisidir. Yaşadığı dönemde bir çok aydın, Batıdan esen fırtınalarda savrulurken O, millî değerleri benimsemiş, yaşamış ve eserlerine yansıtabilmiş büyük bir sanatkârdır. Hakiki bir münevver, iyi bir mütefekkirdir.
Bu sene Yahya Kemal Yılı. Kültür ve Turizm Bakanlığı?ndan 1 Ocak?ta yapılan açıklamadan sonra edebiyat çevrelerinde ve millî duygu taşıyanların yüreğinde bir heyecan başlamıştı. Peki bu sene içinde böyle bir heyecandan, bir rüzgârdan bahsedebilir miyiz? Ne yazık ki hayır. Vâkıa, bu yılın ilk aylarında bazı faaliyetler yapılmadı değil. İstanbul Fetih Cemiyeti?nde Prof. Dr. Kâzım Yetiş, ?Yahya Kemal Okumaları?nı aylarca sürdürdü. Üsküdar Belediyesi önemli bir toplantı düzenledi ve Beşir Ayvazoğlu?nun Yahya Kemal kitabını vatandaşlara armağan etti. Sanatalemi.net sitesi ?Yahya Kemal Şiir ve Nesir Yarışması? düzenledi. Ramazan Bakkal yıllardan beri devam ettirdiği Yahya Kemal programlarını bu yıl da sürdürdü. Tarih ve Kültür Araştırmaları Derneği?nin düzenlediği Yahya Kemal Yarışması ne yazık ki duyurulamadı. Ve yaz aylarına geldik. Yazın sanki kültür faaliyeti yapılmazmış gibi yanlış bir kanaat var. Dört ay da böyle geçti. Haziran?da başlayan rehavet hâlâ sürüyor.
Şimdi Eylül?e geldik. Önümüzde dört ay bulunuyor. Yahya Kemal için İstanbul Fetih Cemiyeti, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile 5-6 üniversitenin Kasım ayında birlikte gerçekleştirecekleri büyük bir sempozyum var. Ayrıca Kâzım Yetiş Hoca, bakanlık adına önemli makalelerin yer aldığı bir prestij kitabı hazırlıyor. Kubbealtı Akademisi Kültür ve Sanat Vakfı, Türk Edebiyatı Vakfı, Edebiyat Sanat ve Kültür Araştırmaları Derneği Kasım ayında toplantılar tertip edecekler. Kubbealtı Akademi Mecmuası sonbahar sayısını Yahya Kemal?e ayırıyor. Peki bu kadar faaliyet yeterli mi? Yarın öbürgün ?Yahya Kemal Yılı iyi geçti? diyebilecek miyiz? Yapılan bu çalışmalar içimize sinecek mi? Elbette hayır. Bence vakit henüz geçmiş değil. Meselâ Balkan ve Rumeli Dernekleri, müşterek olarak geniş katılımlı bir toplantı yapabilir, Üsküp?e geziler düzenleyebilir. Anadolu?daki sivil toplum kuruluşları, belediyeler şairimizin hayatı, şiirleri, nesirleri ve fikirleri üzerinde programlar hazırlayabilir.
Gelelim İstanbul?da okuma bahtiyarlığını elde etmiş ama bunu yaşayamayan öğrencilerimize? İstanbul?da lise ve üniversitelerde okuyan milyonlarca öğrencimiz, gencimiz var. Acaba bunların kaçta kaçı Beyazıt?taki Karamustafapaşa Medresesi?nde bulunan Yahya Kemal Müzesi?ni gezdi? Kaç meraklı büyük şairin şahsi eşyalarını, mektuplarını, fotoğraflarını, yazılarını gördü? Bu oranın çok az olduğunu biliyorum. Bu sene büyük şairin yılı olmasına rağmen müzeyi ziyaret edenlerin sayısında ciddi bir artış yok ne yazık ki. Bu konuda görev, edebiyat öğretmenlerine düşüyor. Her okuldan müzeye akın akın gidilmeli ve Yahya Kemal Yılı?nın idrak edildiği anlaşılmalı. Aziz İstanbul şairini sadece derste işlemek yetmiyor, hiç olmazsa meraklı öğrencilere merhumun eşyaları gösterilmeli, eserleri anlatılmalı, Âşiyan?daki mezarı ziyaret edilmelidir.
Yahya Kemal hakkında yeni ve çok mühim eser neşredildi. Prof. Dr. Sadettin Ökten?in ?Yahya Kemal?in Rüzgârıyla? isimli eseri Ötüken Neşriyat?tan çıktı. Birinci Bölüm?de ?Cemiyet, Ferd ve Hakan Üzerine?. ?Büyük şiirler? olarak adlandırılan ?Süleymaniye?de Bayram Sabahı?, ?Koca Mustâpaşa? ve ?Selimnâme? tahlil ediliyor. İkinci kısım ?musiki?ye, üçüncü bölüm büyük şairin ?tarih ve vatan üzerine? yazdığı şiirlere ayrılmış. Beyatlı?nın şiirleriyle birlikte Sadettin Hoca?nın tahlilleri de zevkle ve istifadeyle okunuyor. Yarım asırdan beri şairin şiirleriyle hemhâl olan Hoca, bu eserle hem büyük şairin geniş kâinatını yansıtıyor, hem de birikimini okuyucusuyla paylaşıyor.
Yahya Kemal, bizim dünya çapında iftihar edebileceğimiz yegâne ediplerimizden, aydınlarımızdandır. Ama onu hakkıyla anlayabildiğimiz ve tanıtabildiğimiz söylenemez. Bu yılın bu ?anlama?ya vesile olması en büyük dileğimdir.
Sanatalemi.net