İŞTE DİNK'İN EŞİ VE KIZI İLE İLGİLİ ŞOK TEKLİF
İstanbul Nöbetçi Cumhuriyet Savcılığı'na 24 Mayıs 2008'de ifade veren bir astsubay, 'Hrant Dink'in eşi ve kızını öldürmem karşılığında 300 bin YTL teklif ettiler.' iddiasında bulundu. Bu teklifi kendisine bir komutanının yaptığını anlatan astsubay, teklifi kabul etmediğini, Hrant Dink'in avukatına bu konuyu anlatmak üzere geldiği İstanbul'da polis tarafından gözaltına alındığını anlattı.
Ergenekon İddianamesi ile ilgili ekler arasında yer alan önemli bir ifade tutanağı dikkat çekti. İfadesinde, Edirne'de görev yaptığını belirten Astsubay Kıdemli Başçavuş Murat Şahan, babasının kanser olması nedeniyle 70 bin YTL borca girdiğini, öncesinde ve sonrasında ise psikolojik tedavi gördüğünü ifade etti. Edirne'de göreve başladıktan sonra komutanının kendisini makamına çağırdığını söyleyen Şahan, 'şüpheli' olarak alınan ifadesinde, 'Komutanım, borçlarım olduğunu bildiğini, sıkıntılarımdan haberdar olduğunu ama bunların kalıcı olmayacağını söyleyerek benimle konuşmak istedi. Ogün Samast hakkında ne düşündüğümü sordu. Sadece basından takip ettiğimi, Hrant Dink'i vurduğunu, bunun dışında başka bir şey bilmediğimi belirttim.' dedi.
'PSİKOLOJİK TEDAVİ GÖRDÜĞÜN İÇİN CEZAN AZ OLUR'
Murat Şahan, ifadesinde şunları söyledi: ' 'Ogün Samast'ın yerinde olmak ister misin?' diye sordu. 'Borçlarından kurtulmak ister misin?', diye sordu. Laiklik hakkında ne düşündüğümü sordu. Başbakan Tayyip Erdoğan hakkında ne düşündüğümü sordu. Veli Küçük'ü tanıyıp tanımadığımı sordu. Kendisini sadece Ergenekon olayından basından tanıdığımı belirttim. Beni borçlarımdan kurtaracağını, bunun karşılığında Hrant Dink'in ölmesinin yetmediğini, eşinin ve kızının da ölmesi gerektiğini, bunun karşılığında hesabıma 300 bin YTL yatacağını söyledi. Bunun dışında icralık olan borçlarımın da ödeneceğini söyledi. Niye benim seçildiğimi sorduğumda, 'Rahata kavuşmak istemiyor musun? 19 ay raporun var.' dedi. Yakalandığımda psikiyatrik tedavi gördüğüm için cezamın çok az olacağını, ikinci bir Ogün Samast olacağımı, Veli Küçük'ün örnek davranış gösterdiğini, bunları kendime örnek almamı söyledi. 'Türkiye Cumhuriyeti bize emanet. Türkiye'nin gidişatını görüyorsun. 'Bir Başbakanı bile vurmak zor değildir bizim için.' dedi. 'O nasıl olacak komutanım?' diye sordum. 'Askeri üniforma üzerine inzibat kolluğunu takarsın, ondan sonra gerisi kolay' dedi. Bana iki seçenek sundu; ya bunu gerçekleştireceğimi veya aşırı borçlarımdan dolayı Türk Silahlı Kuvvetleri'nden atacağını belirtti. Daha sonra beni iki defa daha çağırdı. İstemediğimi söyledim. İki gün sonra isteğim dışında beni Gelibolu Askeri Hastanesi psikiyatri servisine sevkimi yaptırdı. Bölük komutanımız ile hastaneye gittik. Oradaki doktora, alay komutanının beni atması için buraya sevk ettiğini, hiç uğraşmamasını, sağlam raporu vermesini istedim. Fakat doktor, 19 ay rapor aldığımı, bu sebepten dolayı sağlam raporu veremeyeceğini hem bana hem de bölük komutanıma söyledi. İstanbul GATA Hastanesi'ne beni sevk etti. Hastaneye tek başıma gittim. Orada da alay komutanının beni ordudan atmak istediğini söyledim. Doktor 'sağlamsın' dedi. Sevkin arkasına 'sağlamdır, görev yapabilir' yazdı. Bu ibareden sonra kendisine olanların tamamını anlattım. Savcıya ifade vermek istediğimi söyledim. Bunun üzerine 'sağlam raporunu' yırtıp hastanede yatmam gerektiğini söylediler. Hasta hakkımı kullanarak Ankara GATA'ya sevkimi içeren dilekçe verdim. Ama dilekçe dikkate alınıp işlem yapılmadı. Hastaneye yatışım yapıldı, her gün iğne ile uyuşturuldum.'
Astsubay Şahan, ifadesinde; hastanenin ankesörlü telefonundan 118'den bulduğu numaradan Dink ailesinin avukatı Fethiye Çetin'e ulaştığını, Çetin'e Dink'in eşi ve kızının kendisine dikkat etmesini, daha sonra kendisiyle irtibata geçeceğini söylediğini belirtiyor. 07 Mayıs 2008'de hastaneden çıktığını ifade eden Şahan, Çetin ile Esenler Otogarı'nda buluşmak üzere sözleştiklerini, kendisini tarif ettiğini, Çetin'inde otogardan kendisini alması için birisini göndereceğini söylediğini ifade etti. Şahan, Esenler Otogarı'na indiğinde karşısında polisleri gördüğünü ve emniyete götürüldüğünü, ardından da savcılığa ifade verdiğini belirtiyor.
Öte yandan Şahan, ifadesine ek olarak olarak 05 Mayıs 2008'de GATA'da psikiyatri tedavisi gördüğüne dair resmi belgeyi savcıya verdiğini ifade ediyor.
CİHAN