Demokrasi için 'ortak akıl hareketi'

Rahim Er'in yazısı...

Dindar insanın şüpheye yer bırakmayacak kadar samimi olmasını temenni ediyor ve bir ihtiyacını dile getiriyordu. Buna göre liberal düşünce sahipleriyle dindar insanlar, demokrasiye bağlılık, onu kayıtsız şartsız hayata geçirme konusunda iş birliği yapmalıydılar.
İnsanları liberaller, dindarlar diye sınıflandırmak ne kadar doğrudur bilemeyiz ama sanki bu dilek, şu günlerde meydanlardan cevabını aldı. TGV/Türkiye Gönüllü Teşekküller Vakfı, çok önemli bir adım atarak şehirlerimizde on binleri toplayan mitingler tertiplemeye başladı. ?Ortak Akıl Hareketi? adı verilen bu sivil şahlanışın ilki Malatya ve Samsun?daydı. Üçüncüsü Bursa?da gerçekleşti. Türk bayraklarıyla papatya tarlalarına benzeyen bu nefis manzaralarda vatandaş, ülke yönetimine dair talebini şu veciz sözlerle ortaya koymakta:
-Kayıt yok, şart yok, egemenlik milletindir!
-Sözde değil özde egemenlik!
-Sivil anayasa istiyoruz!
Ortak Akıl Hareketi, kadın-erkek her yaştan insanı toplar, mitingler, vatandaşlar arasında geniş yankı bulur, kürsülerde ülkenin önde gelen insanları fevkalade muhtevalı konuşmalar yaparken medyada hak ettiği yeri bulmaması yine klasik bir ademe mahkumiyet/yok sayma infazıdır. Halbuki bu mitingler ideolojik değil. Bir kişi, kurum veya yere karşı da değil. Sadece ve sadece hukukun üstünlüğünün icra edilmesi ve demokrasinin eksiksiz işlemesini istemektedir. Buna ülke gündemi için bu denli ehemmiyetli bir sivil toplum çığlığına kulaklar tıkanmaktadır.

İsteyen işitsin.

İşitmesi gerekenler işitmekte.

Bir meydan için on binlerin, toplamda ise milyonların istişaresi olan bu ortak akıl, Demokrasi İçin Ortak Akıl hareketidir. Yapılan, düne kadar ağzında dili olmayan vatandaşın iradesine sahip çıkma, istikbaline el koyma gibi olmazsa olmazlarda şuurlanması, nemelazımcılıktan kurtulması açısından gayet yerinde bir toplantılar zinciridir. Hayli eskilerde kalmış zamanlarda dindar kitlenin demokrasiye mesafeli durduğu doğrudur. Zira bu kurumu tanımıyordu. Zira o insanların yaşadığı dönemde bizde demokrasinin mazisi henüz o kadar yeniydi ki geleneğin ürkmesi kadar tabii bir şey olamazdı. Belki zamanlar eskitildi fakat değerli tecrübeler de kazanıldı. Demokrasinin nimetleri bilindi, yaşanıldı ve istifade edildi. Bu sebeple dindar veya muhafazakâr insan, bir başka toparlayıcı tarifle yerli insan, pazarlık ve geçicilik intibaı veren iş birlikleri için değil, bugün artık bir hayat üslubu olarak demokrasiyi benimsemiştir. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Tek taraflı olarak değil, sadece lehine olan taraflarıyla da değil, olduğu gibi demokrasi, herkes için demokrasi.
Ortak Akıl Hareketi bunun ispatıdır.

Rahim Er - Türkiye Gazetesi