Aleviler bu tarihin bu toplumun özüdür, köküdür. Bunu kimsenin ayırmasına imkan yoktur. Aynı şekilde Kürtler de, Araplar da, Çerkezler de, Gürcüler de ve Lazlar da bu toplumun özüdür'' dedi.
13 Şubat Stadı'nda bu yıl beşincisi düzenlenen Hacıbektaş Vakfı Alevi Kültür Festivali'ne katılan Baykal, yaptığı konuşmada, Türkiye'de Cumhuriyet ve laiklik kavgası yaşandığını savunarak, bu kavganın içinde toplumun her kesiminden insanların bulunduğunu söyledi. Baykal, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Yaşadığımız olayları görüyorsunuz. Bu olaylar karşısında artık hepimiz Türkiye geneline bakacağız, dostumuzu, kardeşimizi bileceğiz. Türkiye'nin tümüne hep birlikte sahip çıkacağız. Kim demiş Alevi azınlıktır diye. Aleviler bu tarihin bu toplumun özüdür, köküdür. Bunu kimsenin ayırmasına imkanı yoktur. Aynı şekilde Kürtler de, Araplar da, Çerkezler de, Gürcüler de ve Lazlar da bu toplumun özüdür. Hepimiz Türkiye bütünlüğü içinde birbiriyle kaynaşmış bir büyük milletiz. Hepimiz bağımsız bir Türkiye Cumhuriyeti için yaşamalıyız. Biz Türkiye'yi Atatürk Cumhuriyeti olarak ayakta tutmak istiyoruz.''
''Bizim bir büyük medeniyeti oluşturduğumuzu, hiç kimsenin unutmaması lazım. Bu büyük medeniyeti hep birlikte oluşturduk, hep beraber şekillendirdik'' diyen Baykal, şöyle devam etti:
''Bizim tarihimizin şanı, yüzümüzün akı, bütün dünyaya tarihimizi, toplumumuzu en güzel şekilde yansıtan bir 13. Yüzyıl gerçeği var. 13. Yüzyıl Rönesans yüzyılıdır, aydınlanma çağıdır. Nerede? Anadolu'da. Anadolu'da bu yüzyıl bir hümanizm çağıdır, bir felsefe çağıdır, bir etik ahlaki yükseliş çağıdır. Ne zaman? Avrupa, Orta Çağı yaşarken. Avrupa Orta Çağ bağnazlığı içinde, insanları yakarken, insanları inançlarından dolayı suçlarken, Orta Çağ'ın karanlığı bütün Avrupa'ya çökmüşken Anadolu'da bir büyük insanlık, aydınlanması yaşandı. Kim yaşattı bunları başta Hacı Bektaşi Veli, Mevlana ve Yunus... Onların arkasından gelen büyük düşünürler, hepsi Anadolu'da yeni bir zihniyet, anlayış oluşturdu. Bu bizim özümüzdür, kökümüzdür. Hacı Bektaşi Veli'den, Mevlana'dan, Mustafa Kemal Atatürk'e kadar aynı çizgiyi sürdürüyoruz.''
Hacı Bektaş Vakfı Genel Başkanı Emre Geçmez, konuşmasının ardından Baykal'a bir plaket verdi.
Festivale katılanların sevgi gösterileri arasında stattan ayrılan Baykal, daha sonra özel uçakla Ankara'ya hareket etti.