Bir gazetecinin, AK Parti hakkındaki kapatma davasıyla ilgili, ABD Dışişleri Bakanlığından 'Halkın iradesinin göz önünde bulundurulması?, AB'den de ?Kapatma olması halinde müzakerelerin kesileceği? yönünde açıklamalar yapıldığını belirterek, ?ABD ve AB'den kapatma davasına ilişkin yapılan açıklamaları nasıl değerlendiriyorsunuz? diye sorması üzerine Kılıçdaroğlu, ABD'li ve AB'li yetkililerin, Türkiye'deki anayasayı bilmediklerinin anlaşıldığını söyledi.
Egemenliğin, kayıtsız şartsız millet olduğunu ama egemenliği kullanan organlar bulunduğunu belirten Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
?Onlar kendi ülkelerinde, o organların olup olmadığını bir kontrol etsinler. Eğer onlarda da egemenliği farklı organlar kullanılabiliyorsa demokrasi açısından; yasama, yargı, yürütme gibi, onlarda da varsa, Türkiye'ye söz söyleme hakları yoktur. Türkiye, müstemleke bir devlet değildir. Müstemleke anlayışındaki söylemler, Türkiye Cumhuriyetinin gururunu rencide etmektedir. AKP hükümeti, bundan memnun olabilir. Çünkü AKP hükümeti, yabancıların Türkiye'deki taşeronu konumundadır.? Kılıçdaroğlu, hükümetin, gücünü kaybettiğini, batıdan gelebilecek yardımlarla ayakta durmaya çalıştığını öne sürdü. AB'li yetkililerin, Türkiye'ye yönelik demeç vermeleri yerine, Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy'i ikna etmelerinin daha doğru olacağını savunan Kılıçdaroğlu, bu yetkililerin, Sarkozy'in yaptığı açıklamalara ve İrlanda'daki gelişmelere kulaklarını tıkadıklarını, Türkiye'nin iç sorunlarıyla ilgilendiklerini söyledi.
Kılıçdaroğlu, ?Onların böyle yetkisi yoktur. Onlar, bu yetkilerini, sömürge ülkelerde kullanabilirler. Türkiye Cumhuriyeti, ulusal bağımsızlık sürecinden gelen bir ülkedir. Bugün siyasal iktidarın korumasını yapacaklarına daha farklı çerçevede AB'nin kendi iç sorunlarıyla ilgilenseler daha iyi olur? diye konuştu.
'TÜRKİYE'DE BİR AKIL TUTULMASI OLDUĞU GERÇEK'
TÜSİAD'ın ?akıl tutulması yaşandığına? yönelik açıklamasını nasıl değerlendirdiği sorusuna ise Kılıçdaroğlu, ?Türkiye'de bir akıl tutulması olduğu gerçektir? diyerek, şunları kaydetti:
?Eğer akıl tutulması olmasa, bir ülkenin Dışişleri Bakanı yurt dışına gidip 'Aman bize yardım edin' diye yalvarır, yakarır mı? Eğer akıl tutulması olmasa, bir AKP milletvekilinin, Avrupa Parlamentosu Karma Komisyonu Başkanına gidip, 'Siz de Türkiye, Anayasa Mahkemesi aleyhine bir bildiri kaleme alın' diyebilir mi? Hangi demokratik ülkede bunlar olabilir? Ancak sömürge anlayışını, kendi iç dünyasında kabul etmiş, ama dışarıya karşı demokrat geçinerek günü kurtarmaya çalışan politikacılar tarafından yapılabilir. Eğer TÜSİAD'ın kastettiği akıl tutulması buysa, son derece haklı bir eleştiri diye düşünüyorum.?
Kılıçdaroğlu, TÜSİAD'ın, Anayasa Konvansiyonu önerisini değerlendirirken, anayasaların toplumsal gerginlik ve kutuplaşma ortamlarında hazırlanamayacağını söyledi. Anayasaların toplumların ortak mutabakat belgeleri olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, ?TÜSİAD'ın bu aşamada yaptığı çağrının doğru olmadığı kanısındayız? dedi.
?BİLGİ KİRLİLİĞİ YARATACAK OLAYA SICAK BAKMAYIZ?
Bir gazete yer alan, ?Genelkurmay Başkanlığının hükümete karşı eylem planı hazırladığına? ilişkin haber anımsatılarak, bunu nasıl değerlendirdiği sorulan Kılıçdaroğlu, konunun muhatabının CHP olmadığını söyledi. Kılıçdaroğlu, ?Genelkurmay Başkanlığı, orada duruyor. Eğer böyle bir şey varsa, oturup açıklasınlar? diye konuştu. Kılıçdaroğlu, demokratik kurumların, sivil toplum güçleri ile halkın eylem ve söylemlerine önem verdiklerini belirterek, bunun dışında bilgi kirliliği yaratacak hiçbir olaya sıcak bakmadıklarını bildirdi. Avrupa Futbol Şampiyonası çeyrek finalinde, Hırvatistan ile karşılaşacak olan A milli futbol takımına başarılar dileyen Kılıçdaroğlu, maçın skoruna yönelik sorular üzerine Türkiye'nin maçı 1-0 kazanacağını söyledi.
AA