'Henüz özgür olmayanlara çağrımızdır!' başlığı altında bir toplantı düzenleyen hareket sözcüleri özgür olabilmek için herkesin hakkının savunulması gerektiğini vurguladı.
Toplantıda konuşan yazar Leyla İpekçi, cumhuriyetin temel kazanımlarını sürekli koruyacağını iddia eden insanların sözlerinin Türkiye'yi kalıplara soktuğunu söyledi. Yasakçı zihniyetin en çok kendi yarattıklarından korktuğunu belirten İpekçi, bu kesimin ürettiği korkunun tutsağı olduğunu ifade etti. Özgürlükleri savunan kesimin çok daha dirençli ve güçlü olduğunu vurgulayan yazar, gelecekte demokrasiyi savunan insanların artacağını bildirdi.
Anayasa Mahkemesi'nin türban konusunda aldığı kararla kendini çok daha dar bir alana soktuğunu söyleyen Doç. Dr. Ferhat Kentel de 'Bu kararla Türkiye'de kendini seçkin kabul eden ve insanlara düşüncelerini empoze etmeye kalkan kesim daha da görünür oldu.' diye konuştu. Başörtülü bir öğrencinin başka özgürlükleri de kendi hakkı gibi savunmasının önemine değinen Kentel, bu tarz bir tutumun kategorileştirmeyi reddettiğini söyledi.
Başörtüsü yasağıyla ilgili rasyonel düzeyde söylenecek hiçbir şey kalmadığını savunan Sosyolog Alev Erkilet ise küçük bir azınlığın büyük bir çoğunluğa hükmettiğini söyledi. İnsanların 'Biz neden özgür olamıyoruz?' sorusunu kendilerine sorması gerektiğine dikkat çeken Erkilet, sözlerini şöyle sürdürüyor: 'Bu soruyu kendimize soramıyoruz. Çünkü toplumumuzda müthiş derecede korku kültürü hakim. Korku yıllardır sindirilerek içselleştirilmiş durumda. Çoğu zaman kendi özgürlüğümüz adına yapılması gerekenleri başkalarına havale ediyoruz.'
İnsanlara kimi sevip sevemeyeceğini söyleyemezsiniz
Leyla İpekçi, Fatih Altaylı'nın programına konuk olan Kevser Çakır ve Nuray Bezirgan isimli başörtülü kızların 'Humeyni'yi seviyorum Atatürk'ü sevmiyorum' sözlerinin tepki çekmesini de eleştirdi. İpekçi, 'Neden Lenin veya Che Guevera'yı bu ülkede sevmek sorun olmuyor da Humeyni'yi sevmek suç sayılıyor.' diye sordu. Doç. Dr. Ferhat Kentel ise insanlara kimi sevip sevmeyeceğini söyleyen insanların topluma duygusal şiddet uyguladığını belirtti.
Bildiriden mesajlar:
- Başkasının acısını ta içimizde hissetmek, birbirimize teselli olmak vaktidir.
- Birimizin mutluluğunun hepimizin mutluluğuna bağlı olduğunu kabul etme vaktidir.
- Bize farklı farklı biçimlerde aynı şeyi yapanlara karşı ortak itirazımızı dillendirmenin vaktidir
Zaman
Başörtülülere özgürlük çağrısı
'Söz konusu özgürlükse, hiçbir şey teferruat değildir' hareketi, özgür olmak isteyenlere bir çağrıda daha bulundu.
18 Yıl Önce Güncellendi
2008-06-14 16:39:00
SON VİDEO HABER
Haber Ara