Yahudi din adamlarından faşist söylemler

Haaretz gazetesinde, bir süre önce Kudüs'te, Filistinli bir eylemci tarafından düzenlenen saldırının ardından yaşananlara ilişkin bir değerlendirme yeralıyor.

Saldırıdan sonra İsrail'in içinden Yahudiler ile Araplar arasındaki bölünmeyi artıracak bazı açıklamaların geldiği yazılıyor.

Bazı Yahudi din adamlarının, Filistinlilerin istihdam edilmesine kısmen hatta tamamen son verilmesi ile Filistinlilere ev kiralanmaması yönünde çağrılar yaptığına dikkat çekiliyor.

Bu açıklamaları yapanların, Kudüs'teki saldırıyı İsrail'deki Arapları ülkeden çıkarmaya zorlayacak şartları oluşturmak için bir fırsat olarak gördükleri ve bunun, faşizmi tetikleyeci bir gelişme olduğu belirtiliyor.

Gazetedeki değerlendirmede, bu yöndeki ifadelerin tamamen reddedilmesi gerektiği ifade edilerek şöyle deniyor : 'Söz konusu çağrılar, toplu cezalandırmayı içeriyor. Evet, Kudüs'teki saldırı bir Filistinli tarafından düzenlendi. Daha önce de böyle eylemler oldu. Ancak yaşananlar, Arap toplumunun bütün olarak boykot edilmesine yol açmamalı. Aksi halde, ne haklılıktan ne de etik bir hareketten söz etmek mümkün olmaz. Ayrıca bu tür çağrılara kulak verildiği takdirde, iki halk arasındaki gerilim tırmanışa geçecektir. Sonuçta, ulusal kimlikleri dolayısıyla iş bulamayacak olan Arapların, İsrail'e destek vereceklerini söyleyemeyiz. Şunu da belirtmekte yarar var..İsraillilerin çoğu, bu tür çağrıları dikkate almıyorlar. Nitekim, Kudüs'teki saldırıdan sonra bile Arapların istihdam edilmesini veya onların hareket serbestisini engelleyici bir takım misillemelere yönelmediler. Demek ki bazı Yahudi din adamlarının söz konusu çağrıları, İsrail kamuoyunun görüşünü yansıtmayan 'aşırıcı' çağrılar.. Bunlar, sadece gerginliği tırmandıran ve taraflar arasındaki duvarı yükselten hareketlerdir. Barışa yönelik çalışmalara da sekte vururlar. Sonuçta Yahudi din adamları da bunu görmeli ve sonu gelmeyecek gibi gözüken çatışmaları değil barışı desteklemelidir...'