Dolar

34,9477

Euro

36,7178

Altın

2.978,32

Bist

10.125,46

İşte cuntacıların 27 Mayıs sonrası servetleri

'27 Mayıs servet ihtilaliydi' sözleri tartışılıyor. İşte cuntacıların darbe sonrası sahip oldukları servetler...

18 Yıl Önce Güncellendi

2008-05-28 10:28:00

İşte cuntacıların 27 Mayıs sonrası servetleri

 

Koraltan, Zaman'a yaptığı açıklamada 'Büyük sıkıntılar çektik. Bunları bize yaşatanlara bakın; kiminin TIR filosu, kiminin büyük şirketleri var. 27 Mayıs, her şeyden önce servet ihtilalidir.' demişti. Koraltan'ın 'darbenin ardından servet sahibi olmakla' suçladığı isimler arasında eski Milli Birlik Komitesi üyesi emekli Yüzbaşı Numan Esin'in de bulunduğu ileri sürüldü.

Halen 1961 Anayasası ve Çağdaş Demokrasi Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı olan Numan Esin, Esin Nakliyat'ın sahibi olarak biliniyor. Darbe sonrasında yaşanan yolsuzluklara örnek olarak ise 'Alyans Evler' gösteriliyor.

Darbeden sonra askerler, bozulan ekonomiyi düzeltmek için 'alyansınızı hazineye bağışlayın' kampanyası başlattı. Kampanyaya Vehbi Koç 26 kilo altın ve 1 bina bağışladı. İşçi, öğretmen ve öğrencilerden de yoğun katılım oldu.

Hazinede yüklü miktarda altın birikti. Ancak halk, Ankara Yücetepe'deki askerî lojmanların halktan alınan bu alyanslarla yapıldığı iddiasının ardından kampanyadan desteğini çekti.

'Alyans Evleri' iddiasını CHP de kabul ediyor. CHP İstanbul Milletvekili Mustafa Özyürek, TBMM Genel Kurulu'nda 2 Nisan 2003'te yaptığı konuşmada şöyle dedi:

'27 Mayıs 1960'tan sonra -hepiniz hatırlarsınız- bir alyans bağışı vardı. Halkımız alyansını bağışladı, onun karşılığında kendilerine beyaz, ucuz metalik alyanslar verildi. Sonra 'bu alyanslar ne oldu' diye araştırıldığında; işte, bir Alyans Evleri yapıldı, Alyans Mahallesi kuruldu; o kadar.' Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök de 9 Ağustos 2005 tarihli yazısında şunları kaydetmişti:

'27 Mayıs darbesinden sonra toplanan alyanslarla inşa edilen evlerin hangi 'Kuvvacı idealler' için harcandığını hepimiz çok iyi biliyoruz.'

Benzer bir süreç 28 Şubat sürecinde yaşandı. Eski İçişleri Bakanı Sadettin Tantan'ın yaptığı yolsuzluk operasyonları sırasında bazı paşaların batan bankaların yönetim kurullarında görev yaptığı ortaya çıktı. 1990-93 yılları arasında Kara Kuvvetleri komutanlığı yapan Muhittin Fisunoğlu, Hayyam Garipoğlu'nun Sümerbank'ında; eski Jandarma Genel Komutanı Teoman Koman, Cavit Çağlar'ın İnterbank'ında yönetim kurulu üyesiydi.

Çağlar ve Garipoğlu, bankaları fona devredilince cezaevine gönderildi. Yıllarca süren davalarda ağır hapis ve para cezası aldılar. Fisunoğlu hakkında takipsizlik kararı verildi, Koman'ın ifadesi bile alınmadı.

28 Şubat'ın generallerinden Güven Erkaya, Bank Ekspres'in ve sürekli el değiştiren Kanal 6'nın patronu Korkmaz Yiğit'in danışmanlığını yaptı. Eski Deniz Kuvvetleri Komutanı Vural Bayazıt ise Dinç Bilgin'in Etibank'ında yönetim kurulu üyeliği yaptı.

Taksim'deki anıta çelenk koydular

27 Mayıs darbesini gerçekleştiren Milli Birlik Komitesi (MBK) üyeleri, Yargıtay ve Danıştay'ın bildirilerine sahip çıktı. '61 Anayasası ve Çağdaş Demokrasi Vakfı' adı altında örgütlenen MBK üyeleri, darbenin 48. yıldönümü sebebiyle Taksim'deki Atatürk Anıtı'na çelenk koydu.

Törene, Ankara'daki bir mitingde, 'Ordu Göreve' pankartı açan Türk Solu grubu da katıldı. Cumhuriyet Gazetesi Vakfı Başkan Yard. Alev Coşkun'un da grupta bulunması dikkat çekti. Törende MBK üyesi emekli Yüzbaşı Numan Esin (soldan4'üncü) ve Emanullah Çelebi hazır bulunurken MBK üyesi Sezai Okan'ın yerine kızı Seza Okan geldi. 'Numan Esin' imzalı yazılı açıklamada ise yargının, gücünü anayasadan aldığı belirtilerek bildirilere destek verildi.

Darbeciler halıların metrekaresini bile sordu

Dönemin Meclis Başkanı Refik Koraltan'ın gelini Süheyla Koraltan'ın, 27 Mayıs'ın yıldönümünde anlattıkları büyük yankı buldu. Zaman'ın dünkü manşetinde yer alan açıklamalarının ardından Süheyla Koraltan, 27 Mayıs'a neden 'servet ihtilali' dediğini çarpıcı örneklerle izah etti: 'Kayınpederimin evindeki eşyaları didik didik ettiler. Halıların metrekaresine varıncaya kadar sordular. Yatak odalarına, tuvaletin sifonlarına kadar baktılar; hiçbir şey bulamadılar.'

Süheyla Hanım'ın eşi Oğuzhan Koraltan'ın (Refik Koraltan'ın oğlu) servetlik projeleri de darbecilerin hedefi olmuş. Koraltan, eşinin ofisine yapılan baskını ve emeklerinin nasıl çalındığını şöyle anlatıyor: 'Oğuzhan serbest çalışıyordu. O zaman parkmetreleri getirmek istiyordu. Cadde, sokak ve stadyumların ışıklandırılması ile ilgili projeler hazırlamıştı. Hatta İstanbul'un aydınlatılması ihalesini 1959'da kazanmıştı. Darbe günü cuntacılar Oğuzhan'ın ofisini bastı. Trilyonluk değeri olan projeleri alıp götürdüler. Bir daha da geri vermediler. Kazandığı ihaleyi de iptal ettiler.' Koraltan ailesinin darbeden sonraki hayatı da zorluklarla geçer.

Süheyla Hanım, bir gün oğlu Yavuz'u okula yazdırmak için Şişli Terakki'ye müracaat eder. Ancak dönemin okul müdürü Ecvet Bey, 'Koraltan soyadı olan birini alamam.' diyerek müracaatı geri çevirir. Süheyla Hanım oğlunu başka bir okula yazdırmak zorunda kalır.

70 yaşında olan Refik Koraltan ise Yassıada'da hücrededir. Soğuğa dayanamadığı için gelininden uzun kollu elbiseler ister. Eşyalarını göndermeye Süheyla Koraltan gider. Ancak eşyaların yanında kolonya göndermesine izin verilmez: 'Kolonyayı kabul etmediler. 'Neden izin vermiyorsunuz?' diye sordum, 'Onu içer.' dediler.

Odalarını kendileri temizler, söküklerini kendileri dikerdi. Kayınpederim sağlıklı insandı. Dış memleketlerin birinde esir düşse, bu kadar yapmazlardı.'

SON VİDEO HABER

Uçakta olay çıkarıp, 'Türkiye'yi satın alırım' diye tehdit etti

Haber Ara