YÖK?ün muhalif kanadını oluşturan Prof. Dr. Fikret Şenses, Prof. Dr. Tunçalp Özgen, Prof. Dr. Nemci Yüzbaşıoğlu, Bülent Serim, Prof. Dr. Ali Ekrem Özkul, Prof. Dr. Mustafa İlhan, Prof. Dr. Atilla Eriş, Prof. Dr. Engin Ataç ve Prof. Dr. İsa Eşme imzası ile verilen karşı oy yazısında şöyle denildi:
?27 Mayıs 2008 tarihinde yapılan Gene Kurul toplantısında yükseköğretim kuruluşların öğrenci kontenjanlarından önemli artışlar yapılmasın kararına aşağıdaki gerekçeler ile katılmıyoruz.
?HERHANGİ BİR PLANA GÖRE YAPILMADI?
Öğrence kontenjanlarının artırılması kararı, son birkaç yıl içinde çok sayıda yeni üniversite kurulması kararı gibi herhangi bir plana ve programa dayanmamaktadır. Üniversitelerimizin görüşü alınmadan alınan bu karar, en başka yükseköğretim sisteminin üst kuruluşu olarak yükseköğretim kurulunun benimsemesi gereken katılımcılık ilkesine aykırı düşmektedir.
?ÜNİVERSİTELERİMİZİ OKULLAŞTIRACAKTIR?
Yükseköğretim kuruluşlarının öğretim elemanı, altyapı ve finansal kaynak eksiklikleri gözetilmeden alınan ve siyasal gerekçelerden kaynaklandığı izlenimi yaratan bu karar da yükseköğretim sistemimizin karşı karşıya bulunduğu sorunlar, özellikle eğitim kalitesi ve araştırma/yayın performansın açısından daha da ağırlaştıracaktır. Gelişigüzel bir biçimde ve alelacele alınan bu ve benzeri kararlar yükseköğretimde okullaşma oranını artması yerine üniversitelerimizin okullaşması sonucunu doğuracaktır.
?SİYASİ KAYNAKTAN GEREKLİ KAYNAK ALINMALI?
Konuya ilişkin görüşmeler sırasında da ısrarla dil getirildiği üzere, eğitime ilişkin diğer temel değişikliklerde olduğu gibi kontenjan artışları da ciddi ve kapsamlı bir plana dayanmalıdır. Bu nedenle aynı zamanda bir planlama örgütü olan Yükseköğretim Kurulu?nun ilk aşamada, yükseköğretim kuruluşlarının öğretim elemanı sayı ve nitelikleri, altyapı olanakları ve diğer kaynaklarına ilişkin ayrıntılı ve sağlıklı bilgiye ulaşması gereklidir.
Bir sonraki aşamada, kontenjan artışları, yükseköğretim kuruluşları başta olmak üzere ilgili kurumlarla işbirliği içinde, yurtiçi ve uluslar arası gelişmeler ve farklı alanlardaki eleman talebine ilişkin öngörüler ışığında önümüzdeki birkaç yıl içinde bir bütün olarak hedeflenmelidir.
Bu hedefler üzerinde ilgili kurumlar arasında oydaşma sağlandıktan sonra, siyasal otoriteden bu hedeflerin gerçekleşebilmesi için gerekli kaynak talebinde bulunulmalı ve ancak bu kaynaklar sağlandıktan sonra kontenjan artışları bir plana çerçevesinde ve artışlar yıllara yayılarak kademeli bir biçimde yapılmalıdır.?
ANKA