Cumhurbaşkanlığı Basın Merkezi'nden yapılan açıklamaya göre, Cumhurbaşkanı Gül, söz konusu kanunu yayımlanmak üzere Başbakanlığa gönderdi.
Yasaya göre, SSK ve Bağ-Kur prim borcunun tamamını, gecikme cezası ve gecikme zammının yüzde 15'ini 1 ay içinde peşin ödeyenlerin, borç faizlerinin yüzde 85'i silinecek.
İşsizlik Sigortası Fonundan, GAP'a kaynak aktarılacak; fondan sağlanan kaynak, yatırımlardan elde edilecek gelirlerle geri ödenecek.
İşe yeni alınan kadınlar ile 18-29 yaş arasındaki genç işsizlerin SSK primleri, 5 yıl boyunca İşsizlik Sigortası Fonundan karşılanacak
Sigortalıların, malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primlerinden, işverenin ödeyeceği 5 puan Hazinece karşılanacak.
İşsizlik Sigortası Fonunun 2008'e ait 1 milyar YTL'lik neması ile gelecek 3 yıllık 2.5 milyar YTL'lik özelleştirme geliri GAP için kullanılacak.
Özel sektörün çalıştırdığı özürlülerin SSK primleri, Hazinece karşılanacak.
Yasayla, asıl işveren ile alt işveren (taşeron şirket) arasında kurulan ilişkinin yazılı yapılması şartı getirildi.
Buna göre, iş alan alt işveren, kendi iş yerinin tescili için asıl işverenden aldığı yazılı işverenlik sözleşmesini, gerekli belgelerle, çalışma bölge müdürlüklerine bildirecek.
Bölge müdürlüğünce tescili yapılan bu iş yerine ait belgeler, gerektiğinde iş müfettişlerince incelenecek. İnceleme sonucunda muvazaalı işlemin tespiti halinde, bu tespite ilişkin gerekçeli müfettiş raporu, işverene tebliğ edilecek.
İşveren, bu rapora, tebliğ tarihinden itibaren 6 iş günü içinde yetkili iş mahkemesine itiraz edebilecek. İtiraz üzerine verilen kararlar, kesin sayılacak.
Eğer itiraz edilmemiş veya mahkeme, muvazaalı işlemin tespitini onamışsa, tescil iptal edilecek. Alt işverenin işçileri, başlangıçtan itibaren asıl işverenin işçileri sayılacak.
ÖZÜRLÜ ÇALIŞTIRMA ZORUNLULUĞU
Düzenlemeyle İş Kanunundaki özürlü, eski hükümlü ve terör mağdurlarının çalıştırılma zorunluluğuna da yeni düzenleme getirilerek, eski hükümlü ve terör mağdurları için işverene getirilen zorunlu istihdam kaldırıldı.
Özel sektörde daha önce işçi sayısının yüzde 6 oranında özürlü çalıştırma şartı, yüzde 3'e indirildi. İşverenler, 50 veya daha fazla işçi çalıştırdıkları özel sektör iş yerlerinde, yüzde 3 özürlü, kamu iş yerlerinde ise yüzde 4 özürlü ve yüzde 2 eski hükümlü işçiyi, meslek, beden ve ruhi durumlarına uygun işlerde çalıştıracaklar.
Eski hükümlü çalıştırılmasında, kanunlardaki kamu güvenliğiyle ilgili hizmetlere ilişkin özel hükümler korunacak.
İŞVEREN HİSSESİ HAZİNECE KARŞILANACAK
Özel sektörün çalıştırmakta zorunlu olduğu yüzde 3'lük özürlü kontenjanında istihdam edilenlerin primleri, işveren adına Hazine ödeyecek.
Yükümlü olmadıkları halde özürlü çalıştıran veya kontenjan fazlası özürlü çalıştıran işverenlerin, bu şekilde çalıştırdıkları özürlülerin primlerinin yarısı da Hazine tarafından karşılanacak.
Hazinece, Sosyal Güvenlik Kurumuna yapılacak ödemenin gecikmesinden kaynaklanan gecikme zammı, işverenden karşılanacak.
Hazinece karşılanan prim tutarları gelir ve kurumlar vergisi uygulamalarında gider veya maliyet unsuru olarak dikkate alınmayacak.
Bu maddeye aykırılık hallerinde tahsil edilecek cezalar, özürlülerin mesleki eğitim ve mesleki rehabilitasyonu, kendi işini kurmaları, özürlünün iş bulmasını sağlayacak destek teknolojileri ve bu gibi projelerde kullanılacak.
İŞ YERİ KURMA İZNİ KALDIRILIYOR
ILO sözleşmesinde belirtildiği şekilde, iş yerlerinde sağlığa zararlı risklerin tanımlanması ve değerlendirilmesi zorunluluğu getiriliyor.
İş yerlerinde iş sağlığı ve güvenliği şartlarının belirlenmesi ve gerekli önlemlerin alınması, iş yerlerinde kullanılan araç, gereç, makine ve ham maddeler yüzünden çıkabilecek iş kazaları ve meslek hastalıklarının önlenmesi ve özel durumları sebebiyle korunması gereken kişilerin çalışma şartlarının düzenlenmesi Sağlık Bakanlığının görüşü alınarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca çıkarılacak yönetmeliklerle belirlenecek.
Ayrıca iş sağlığı ve güvenliği mevzuatına uygunluğu yönünden; işçi sayısı, işin ve iş yerinin özellikleri ile tehlikesi dikkate alınarak işletme belgesi alması gereken iş yerleri ile belgelendirilmesi gereken işler veya ürünler ve bu belge veya belgelerin alınmasına ilişkin usul ve esaslar, iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili konularda yapılacak risk değerlendirmesi, kontrol, ölçüm, inceleme ve araştırmaların usul ve esasları ile bunları yapacak kişi ve kuruluşların niteliklerinin belirlenmesi, gerekli iznin verilmesi ve verilen iznin iptal edilmesi hususlarına da yönetmelikte yer verilecek.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ
İşverenler, devamlı olarak en az 50 işçi çalıştırdıkları iş yerlerinde alınması gereken iş sağlığı ve güvenliği önlemlerinin belirlenmesi ve uygulanmasının izlenmesi, iş kazası ve meslek hastalıklarının önlenmesi, işçilerin ilk yardım ve acil tedavi ile koruyucu sağlık ve güvenlik hizmetlerinin yürütülmesi amacıyla, iş yerindeki işçi sayısı, iş yerinin niteliği ve işin tehlike sınıf ve derecesine göre; bir iş yeri sağlık ve güvenlik birimi oluşturmakla, bir veya birden fazla iş yeri hekimi ile gerektiğinde diğer sağlık personelini görevlendirmekle, sanayiden sayılan işlerde iş güvenliği uzmanı olan bir veya birden fazla mühendis veya teknik elemanı görevlendirmekle yükümlü olacak.
İşverenler, bu yükümlülüklerinin tamamını veya bir kısmını, bünyesinde çalıştırdığı ve çıkarılacak yönetmelikte belirtilen vasıflara sahip personel ile yerine getirebileceği gibi, işletme dışında kurulu ortak sağlık ve güvenlik birimlerinden hizmet alarak da yerine getirebilecek. Bu şekilde hizmet alınması işverenin sorumluklarını ortadan kaldırmayacak.
Kamu kurum ve kuruluşlarında çalıştırılmakta olan hekimler, çalışmakta oldukları kurum ve kuruluşların çalıştırdıkları işçilerin iş yeri hekimliği hizmetlerini yürütecek. Bu kurum ve kuruluşların diğer personel için oluşturulmuş olan sağlık birimleri, iş yeri sağlık ve güvenlik birimi olarak da kullanılabilecek.
AA