Baykal: Hükümet yargıyı sindirmeye çalışıyor

CHP Genel Başkan Deniz Baykal, ''hükümetin yargı organlarıyla kavgalı olduğunu'' belirterek, ''Yargıyı etkisiz kılmaya, baskı altına almaya, sindirmeye çalışıyorlar'' dedi.

Baykal, Kadıköy Belediyesi'nce Kozyatağı'nda yaptırılan Belediye Meclis Binası ve Kozyatağı Kültür Merkezi'nin temel atma töreninde bir konuşma yaptı.

'Şu Türkiye'nin haline bakın. Hükümet, devletin bütün kurumlarıyla kavgalı. Üniversiteyle kavgalı, yargı organlarıyla kavgalı' diyen Baykal, 'Yani hep hükümet mi haklı? Üniversiteyle kavgada, Danıştay, Yargıtay, Anayasa Mahkemesi ve başsavcılıkla kavgada hep onlar haklı, hepsi haksız. Böyle birşey olabilir mi?' diye sordu.

CHP lideri, 'Niçin böyle bir tablo var? Çünkü bu iktidar, Türkiye'de Anayasal düzenimizin temellerini değiştirmek istiyor. Anayasal düzenimizin ana ilkelerini değiştirmek istiyor. Bu ilkeler, Atatürk'ten günümüze gelen ilkelerdir. Bu ilkeleri, gelmiş geçmiş bütün hükümetler sahiplendi' şeklinde konuştu.

'LAİKLİK İLE KAVGALARI VAR'

Baykal, 'bugüne kadar hiç kimsenin Anayasa'nın temel ilkeleriyle bu dönemdeki kadar kavga etmediğini' öne sürerek, 'O temel ilkelerden birisi laiklik ilkesi. Laiklik ilkesiyle kavgaları var' görüşünü savundu.

CHP Genel Başkanı Baykal, laiklik ilkesinin ne kadar değerli olduğunun İran, Irak, Afganistan gibi ülkelere bakıldığında görülebileceğini dile getirerek, 'Bunlar bunu değiştirecekler ama karşılarında kim var? Yargı. Yargıyı halledecekler' diye konuştu.

Baykal, iktidarın yargının kumanda merkezi olan Hakim ve Savcılar Yüksek Kurulu'na atamaları yapmak istediğini belirterek, 'Siz, yargıyı kendi siyasi emelleriniz için oyuncak gibi kullanma peşindesiniz. Demokrasinin temel dayanaklarından biri, bağımsız yargıdır. Yargının bağımsızlığını ortadan kaldıracaklar. Amaçları, yargıyı siyasi denetimin altına almak. Bu, Türkiye'yi çığırından çıkarır' dedi. 

SABAH VE ATV'NİN SATIŞI 

Konuşmasında Sabah ve atv'nin satış sürecine de değinen Baykal, pek çok firmanın ilgi göstermesine rağmen daha sonra bundan vazgeçtiğini, 'Sabah ve atv'yi Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın damadının başında olduğunu firmanın aldığını, ancak paranın 750 milyon dolarının da devlet bankasından kredi olarak alındığını' söyledi.

Baykal, 'kredinin teminatsız olarak verildiğini, aynı koşullarda bir başkasının kredi istemesi durumunda ise bankanın bu krediyi vermediğini' iddia etti.

İktidarın medyayı kontrol altına almayı istediğini belirten Baykal, kendi medyasını da yarattığını öne sürdü.

CHP lideri, 'Demokrasi, 4-5 yılda bir sandığa gidip, oyları aldıktan sonra 'ben istediğimi yaparım' demek mi? Demokrasi de hukuk, kural, Anayasa, yargı, Anayasa Mahkemesi, Yargıtay yok mu? Hesap vermek yok mu? Türkiye'de birileri 'ben oyu aldım, herkes bana ram olacak' diyor. Demokraside, ram olmak (boyun eğmek) diye bir şey yoktur. Demokraside hukuk vardır, yetki ve sorumluluk vardır, hesap verme vardır. Biz, Türkiye buraya gelmesin istedik' dedi.

Baykal, 'Cumhurbaşkanlığı seçimi sürecinde yanlışlar yapıldığı' görüşünü dile getirerek, şu an 'mevcut Cumhurbaşkanı'nın AK Parti'yi kapatma davasının sanıklarından biri olduğunu' söyledi.

'Cumhurbaşkanı seçimi hatadır. Türkiye'yi buraya getiren hatalar zincirinin önemli parçalarından biridir' diyen Baykal, Anayasa'nın 2 maddesinin değiştirildiğini, 'bunun da hata olduğunu ve hükümetin de bu hatayı gördüğünü' ifade ederek, 'Şimdi bir başka hata yapıyorlar. Yargıyı etkisiz kılmaya, baskı altına almaya, sindirmeye çalışıyorlar. 'Gücümüz yetmiyor' deyip, Avrupa'daki siyasetçilerden yardım isteyip, onların desteğiyle Türk yargısını baskı altına almaya çalışıyorlar' diye konuştu.

Baykal, 'AK Partili üyelerin bunun için Avrupa Konseyi Meclis Başkanı'na gittiğini' öne sürdü ve 'Ülkesine, kendisine güvenen, hatasının hesabını vermeye hazır, cesarette kendisine saygısı olan bir siyaset adamı 'çekin elinizi Türkiye'nin üzerinden, ben bağımsız yargıya güveniyorum' der. Diyor mu? Demiyor... Sen neyi kurtarmaya çalışıyorsun. Kendini kurtaracağım, diye koca Türkiye'nin yargısını en ağır baskılara maruz bırakmayı içine sindiriyorsun' dedi.

Türkiye'de laikliğe ve demokrasiye sahip çıkılması gerektiğini anlatan Baykal, siyasetin ve inancın yerinin ayrı ayrı olduğunu, nüfusun ezici çoğunluğu Müslüman olan ve İslamiyet'in en güzel yaşandığı ülkelerden biri olan Türkiye'nin böyle olmaya da devam edeceğini söyledi.