TKP/ML-TİKKO adına çeşitli adam öldürme ve gasp olaylarına karıştıkları iddiasıyla yargılanan ve haklarında daha önceden verilen hüküm Yargıtay tarafından bozulan 14 sanıktan 12'si ağırlaştırılmış müebbet ile 6 yıl 3 ay arasında değişen hapis cezalarına çarptırıldı.
İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya gelmeyen tutuklu sanıkları avukatları temsil etti.
Duruşmada esas hakkında görüşünü açıklayan Cumhuriyet Savcısı Celal Kara, 22 Şubat 2008 tarihinde dosyaya sunmuş olduğu mütalaayı aynen tekrar ettiğini belirtti.
Söz alan bazı sanık avukatları, müvekkillerine isnat edilen suçlamalarla ilgili savunma hazırlamadıklarını belirterek, savunma hazırlamak için süre talep etti. Diğer sanıkların avukatları da önceki savunmalara göre karar verilmesini talep etti.
Davayı karara bağlayan mahkeme heyeti de sanıklardan Hasan Rüzgar, Fedai Şahin, Muzaffer Acunbay, Seyit Ali Uğur, Zeki Şahin, Fatma Acunbay Öztutan, Cengiz Polat, Sami Solmaz ve Bayram Kama, Sadegül Özdemir ve Abdullah Kalay'ı 'yasadışı silahlı terör örgütü TKP/ML-TİKKO'nun üyeleri olarak anayasal düzeni tamamen veya kısmen silah yoluyla değiştirmeye teşebbüs ettikleri' gerekçesi ile ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırdı.
Bu kişilerden, Hasan Rüzgar, Fedai Şahin, Muzaffer Acunbay, Seyit Ali Uğur ve Zeki Şahin'in cezasında herhangi bir artırım ya da indirime gerek görmeyen mahkeme heyeti, sanıklar Fatma Acunbay Öztutan, Cengiz Polat, Sami Solmaz ve Bayram Kama'nın cezasını, cezayı hafifletecek takdiri sebepler bulunması nedeniyle müebbet, Sadegül Özdemir ve Abdullah Kalay'ın cezasını da aleyhlerine temyiz bulunmadığı ve verilen cezanın kazanılmış hak olduğu gerekçesiyle 32 yıl 6'şar ay hapse indirdi.
Mehmet Ali Eser'i de 'terör örgütü üyesi olmak' suçundan 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptıran mahkeme heyeti, ifadesi alınamayan Haydar Güzel'in dosyasının ayrılmasına, Kibar Sadet hakkındaki davanın ise zaman aşımı dolduğu için ortadan kaldırılmasına hükmetti.
Bu kişiler hakkında mahkemenin daha önce verdiği karar, sanıklar hakkında eski ve yeni TCK hükümleri karşılaştırılarak yeniden hüküm kurulması ve usul eksikliği nedeniyle Yargıtay tarafından bozulmuştu.
Kaynak : Ajanslar
