Ekinler kuruyunca, düğünler ertelendi

Son 50 yılın en kurak mevsimi görülen Mezopotamya Ovası'nda 1 milyon 135 bin dönüm alanda hububat, 176 bin dönüm alanda mercimek tamamen kurudu.

Diyarbakır'ın yanı sıra Mardin ile Derik, Kızıltepe, Nusaybin gibi ilçelerinde milyonlarca dönüm arazideki ekili alanlardaki hububatta verim yüzde 50 düştü.

Kuraklık, işsizliğin had safhada olduğu Güneydoğu'da düğünlere de darbe vurdu. Evlilik hazırlığı yapan ve umutlarını bu yılki hasatlara bağlayan gençler, şimdilerde kara kara düşünüyor. 'Harmandan sonra'ya verilen düğün tarihleri, ürünlerin tarlada kuruması üzerine bir bir gelecek yıla kaydırılıyor. Diyarbakır'ın Tırkan bölgesindeki gençlerden Remzi Çetinkaya, düğün tarihini gelecek yıla erteleyen gençlerden sadece biri. Diyarbakır'ın Eğil ilçesine bağlı Arıcak köyünden olan Çetinkaya'nın evlilik hayali, ailecek geçimlerini sağladıkları 100 dönüm buğday ekili tarlaları kuruyunca suya düşmüş. Çetinkaya, 'Tarlamızdan her yıl 20 tona yakın buğday elde ediyorduk. Fazlasını satıp geçimimizi sağlıyorduk. Biriktirdiğimiz parayla bu yıl evlenecektik ama olmadı.' diye konuşuyor. Arıcak köyünün gençlerinden Cüneyt Karakuş ise askerlikten yeni gelmiş. Babasının kendisine askerden gelir gelmez düğün yapacağını söylediğini, ancak 90 dönüm tarlaları kuruyunca planlarının bozulduğunu anlatıyor. Karakuş, 'Babam tarlayı sürmek için borçlanmış. Borcumuzu bile ödeyemiyoruz. Bu şartlarda evlilik çok zor.' diyor. Mehmet Ali Yıldız bu yıl düğün yapmayı düşündüğü için geçtiğimiz hasat döneminde nişanlanmış. Ancak onun tarlası da kuruyunca düğün ertelenmiş. Yıldız, 'Başlık parası, düğün masrafı, takı, mobilya... Bütün bunları damat tarafının aldığını düşün, çok zor. Umudumuzu buğdaya bağlamıştık. Allah nasip etmedi, yapacak bir şey yok.' şeklinde konuşuyor. Arıcak Köyü Muhtarı Hasan Sezgin ise tarım dışında herhangi bir gelire sahip olmayan ailelerin zorunlu olarak gençlerini evlendiremediğini söylüyor. Sezgin, 'Tarlalar kuruyunca gençlerin uğraşacağı bir iş kalmadı, zamanlarını kahvehanelerde geçiriyor. Bölgede fabrika sayısının artırılması lazım. Bu gençler bugün çalışıyor olsalardı bu durumda olmazlardı.' şeklinde konuşuyor.

Ekili alanlar otlak haline geldi

Son 50 yılın en kurak mevsimini yaşayan Mardin'de ekinler kuruyunca tarlalar hayvanlar için otlak alanı oldu. Mardin'e bağlı Yukarıazıklı Köyü Muhtarı Abdullah Duyan, bu yıl Mezopotamya Ovası'nda hiçbir ürünün alınmadığını söyledi. Abdullah Duyan, 'Köye ait 10 bin dönüm ekili arazi tamamen kurudu. Benim 500 dönüm arazimde de ürün yok. Şu anda hayvanları otlatıyoruz. Ekinler kuruyunca gençlerin evlenme umutları da ertelendi.' açıklamasında bulundu. Tarım İl Müdürü Veysi Abdulsamedoğlu bölgenin acilen afet bölgesi ilan edilmesi gerektiğini ifade etti.

Besiciler mera kiralıyor

Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde yaşanan kuraklık nedeniyle hayvanları için meralarda ot sıkıntısı çeken sürü sahipleri, Muş'taki yaylalara göç ediyor. Diyarbakır, Batman, Siirt, Mardin ve Şanlıurfa'da meralar kuraklığın etkisiyle zayıf kalınca, söz konusu illerdeki birçok sürü sahibi yüksek kesimlerinde verimli meralara sahip olan Muş'ta yayla kiralamaya çalışıyor. Güneydoğu'dan gelen bazı sürü sahipleri yaylalardaki verimli meralarda hayvanlarını otlatma imkanı bulurken, bazıları da yayla bulmakta sıkıntı yaşıyor. Diyarbakır'ın Yalankoz köyü muhtarı Mustafa Yıldız, kuraklık sebebiyle hayvanlarını Muş'taki yaylalara getirmek zorunda kaldıklarını söyledi. Diyarbakır'daki meralarda hayvanları için yeterli ot olmadığını ifade eden Yıldız, 'Hayvanlarımız günlerce aç kaldı. Bunun üzerine yayla kiralayıp Muş'a geldik. Buraya geçici olarak geldik. Acil olarak kendimize özel yayla bulmamız gerekiyor. Bazı sürü sahipleri kiralamış ancak halen yayla bulamayanlar var.'' diye konuştu. Tarım İl Müdürlüğü yetkilileri ise Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nden Muş'a çok sayıda sürü getirildiğini bildirdi.

AA