Babacan, Mısır'ın Şarm El Şeyh kentinde düzenlenen Dünya Ekonomik Forumu toplantıları çerçevesinde düzenlenen 'Orta Doğu İçin Yeni Stratejiler' başlıklı oturumda konuştu.
Oturum başkanının, 'demokratik ve çoğunluğu Müslüman toplum yapısıyla Türkiye'nin Orta Doğu'daki diğer ülkeler için model olup olmayacağını' sorması üzerine Babacan, Türkiye'nin çoğunluğu Müslüman olan modern bir ülke olduğunu ve önemli bir dönüşüm süreci içinde bulunduğunu kaydederek, siyasi, ekonomik ve sosyal alanlarda çeşitli reformlar yapılmakta olduğunu ve Türkiye'nin AB'ye üyelik sürecinin de bu reform sürecini hızlandırdığını kaydetti.
Türkiye'nin bir yandan kendi kimliğini korumaya çalıştığını, diğer yandan çoğu Batı ülkelerinde paylaşılan hukukun üstünlüğü, demokrasi, temel hak ve özgürlüklere saygı, hoşgörü gibi değerleri de uygulamaya çalıştığını belirten Babacan, Türkiye'nin İslam Konferansı Teşkilatına (İKT) üyeliğini hatırlatarak, Senegal'de yapılan son toplantıda önemli bir tüzük kabul edildiğini ve bu tüzükle üye ülkelerin bu değerlerin çoğunu uygulamaya geçirmeyi vadettiğini kaydetti.
Orta Doğu'nun da bir dönüşüm sürecine ihtiyacı bulunduğunun açık olduğunu söyleyen Ali Babacan, ancak bu dönüşümün dışarıdan empoze edilmesinin iyi sonuçlar vermeyebileceğini ifade etti.
Babacan, bölgedeki birçok ülkenin gelir adaletsizliği, yoksulluk ve terörizm gibi büyük sorunlarla karşı karşıya olduğunu ifade ederek, bu süreçte sivil toplum örgütleri ve medya gibi organların kendi iç dinamiklerini oluşturması ve reformların yapılmasıyla bir çıkış yolu bulunabileceğini belirtti.
'İRAN İLE İLİŞKİLER, İÇİŞLERİNE KARIŞMAMA GİBİ İLKELER ÇERÇEVESİNDE SÜRDÜRÜLÜYOR'
İran'ın nükleer faaliyetleri ve Türkiye'nin bu konudaki tutumuna ilişkin bir soru üzerine ise Babacan, Türkiye ile İran'ın komşu iki ülke olduğunu ve iki ülke arasında 'dengeli ilişkiler' bulunduğunu kaydetti.
Babacan, iki ülke arasındaki sınırın 1639 yılından beri bozulmadığını hatırlatarak, bölgede önemli bir ülke olan İran ile Türkiye ilişkilerinin içişlerine karışmama gibi temel ilkeler çerçevesinde sürdürüldüğünü belirtti.
Türkiye'nin bölgede nükleer silahlara karşı durduğunu, ancak her ülkenin barışçıl amaçlı nükleer enerjiye sahip olma hakkı olduğunu belirten Babacan, Türkiye'nin İran'a her zaman nükleer programıyla ilgili uluslararası hukukta bir şüphe varsa, saydam olması ve Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu (UAEK) ile daha sık görüşmesi tavsiyesinde bulunduğunu ifade etti.
Babacan, konunun İran'ı izole edilmesiyle çözülemeyeceğini, siyasi diyalog ve diplomatik yollarla çözülmesi gerektiğini belirtti.
'TÜRKİYE IRAK'TAKİ BÜTÜN GRUPLARLA TEMAS HALİNDE'
Irak sorunuyla ilgili bir soru üzerine de Babacan, genel olarak Irak'taki güvenlik durumunun giderek düzeldiğini gözlemlediklerini, Türkiye olarak Irak'a komşu ülkeler girişimi başlatarak, genişlettiklerini ve bu girişimin şu anda Irak'ın geleceğinin tartışıldığı en önemli uluslararası platformlardan biri olduğunu kaydetti.
Türkiye'nin Irak'taki bütün gruplarla temas halinde olduğuna dikkati çeken Babacan, terör örgütü PKK'dan kaynaklanan güvenlik sorunu hakkında bilgi verdi.
Son dönemde yapılan operasyonların sadece teröristleri hedeflediğini belirten Babacan, PKK'nın NATO ve AB gibi birçok uluslararası kurum ve pek çok ülke tarafından terör örgütü olarak kabul edildiğini ve dolayısıyla bu örgütle uluslararası düzeyde mücadele etmek gerektiğini bildirdi.
Ali Babacan, bu sorunun Türkiye ile Irak ya da Türklerle Kürtler arasında bir sorun olmadığını vurguladı ve son dönemde yapılan operasyonların sadece terör örgütünü hedef aldığına işaret etti.
Babacan: Dönüşüm sürecine ihtiyaç var
Dışişleri Bakanı Ali Babacan, Orta Doğu'nun bir dönüşüm sürecine ihtiyacı olduğunu, ancak bu dönüşümün dışarıdan empoze edilmesinin iyi sonuçlar vermeyebileceğini söyledi.
18 Yıl Önce Güncellendi
2008-05-19 16:56:00
SON VİDEO HABER
Haber Ara