CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, ''AB adına ortaya çıkan, buralara gelip konuşmalar yapan, kişilere bakarak söylüyorum, maalesef o insanlar Türkiye ile ilişkilerini doğru bir Türkiye algılaması üzerine kuramadılar. Onlar Türkiye'yi AK Parti olarak algıladılar'' dedi.
Baykal, Show Tv'de katıldığı canlı yayında Show Tv Ankara Temsilcisi Tuba Atav'ın sorularını yanıtladı.
Deniz Baykal, programın başında Atav'ın ''Anneler Günü''nü kutlayarak, çiçek verdi. Baykal, Atav'ın şahsında tüm annelerin ''Anneler Günü''nü de kutladığını söyledi.
CHP'nin 32. Olağan Kurultayı'na ilişkin soru üzerine Baykal, kamuoyunun dikkatini kurultay üzerine yoğunlaştırmak gibi bir gayret içine girmediğini, eleştirilere yönelik de yanıt verme çabası içinde olmadığını anlattı. Parti içi arayışların normal karşıladığını ve bu anlayış içinde hareket ettiğini ifade eden Baykal, kurultaya talep etmedikleri halde olağanüstü bir ilgi gösterildiğini söyledi. Baykal, bunun CHP'nin toplumun ilgi odağı haline geldiğini gösterdiğini belirtti.
''Burada genel başkanlık arayışı içinde olan arkadaşlarımız bir deneme yaptılar'' diyen Baykal, genel başkan adaylığı olmak için gerekli imza sayısına yönelik eleştirilere de değindi. Baykal, bunun genel başkan adaylığını engellemek için gerçekleştirilmiş bir düzenleme olmadığını vurguladı. Baykal, benzer bir uygulamanın AK Parti tüzüğünde de olduğunu ifade ederek, genel başkan adaylığı için belli bir desteğin kriter olarak belirlenmesinin demokrasi bakımından sakıncalı olmadığını savundu.
CHP'nin Türkiye'deki en demokratik siyasi parti olduğunu ileri süren Baykal, kurultay salonuna gelen her partilinin hem siyaseten hem hukuksal açıdan attığı her adımın doğruluğunu kanıtlamış kişiler olduklarını söyledi.
''Genel başkanlığı bırakmak istemediği'' yönündeki eleştirilerin de gerçeği yansıtmadığını kaydeden Baykal, geçmişte kendi istediğiyle genel başkanlıktan ayrıldığını hatırlattı.
''BUNLAR BOŞ LAFLAR''
Baykal, CHP'nin bulunduğu noktadan memnun olup olmadığına ilişkin soru üzerine ise CHP'nin Türk toplumunun, siyasetinin, tarihinin, kültürünün bir gerçeği olduğunu, alternatifinin yaratılamadığını söyledi. CHP'nin karşısında seçim kaybettiği siyasi partilerin bugün nerede olduğunun iyi düşünülmesi gerektiğini kaydeden Baykal, CHP'nin ise bugün ve gelecekte her zaman var olacağını belirtti.
''CHP bir şey yapamıyor'' diye düşünenlerin alternatif ortaya koymalarını isteyen Baykal, ''Biz hiçbir şeyi tıkıyoruz olamayız'' dedi. Baykal, zaman zaman ''AK Parti'nin alternatifi yok'' görüşüyle karşılaştığını belirterek, ''Bunlar boş laftır. 60 tane hükümet geldi, geçti. Geçecek bunlar da geçecek. Ve onların alternatifi vardır. Ama maalesef CHP için Türkiye'de alternatif yok'' dedi.
Deniz Baykal, yurt dışından partisine yönelik eleştirilerin hatırlatılması ve değerlendirmesinin sorulması üzerine de bunun aslında CHP'nin problemi olmadığını, AB'nin Türkiye ile ilişkilerinin sorgulanması gerektiğini belirtti.
Baykal, ''AB adına ortaya çıkan, buralara gelip konuşmalar yapan, bir kısmı kendi AB'yi temsil yetkisinin üzerinde konuşmalar yapan, kişilere bakarak söylüyorum, maalesef o insanlar Türkiye ile ilişkilerini doğru bir Türkiye algılaması üzerine kuramadılar. Onlar Türkiye'yi AKP olarak algıladılar'' diye konuştu.
''KRALDAN ÇOK KRALCI''
Bu kişilerin AK Parti'den çok memnun olduklarını ifade eden Baykal, ''Türkiye'nin AB politikasını en iyi kavrayan, ona en yapıcı katkıyı getiren, demokratikleşme sorununu, hukuk devleti ve AB standartlarının yaygınlaştırılması konusunda bilinçli çaba gösteren bir parti olmanın ötesinde başka bazı özellikleri, kullanılabilirlikleri dolayısıyla maalesef AB, AKP'yi ideal Türkiye partneri olarak gördü, çok angaje oldular, çok kaynaştılar, çok bütünleştiler. Bunda da sakınca görmediler'' dedi.
''AB adına konuşan o bilinen isimler AKP'den çok AKP'ci haline gelmişlerdir. Kraldan çok kralcı haline gelmişlerdir. AKP adına Türkiye ile kavga etmeye başlamışlardır. Bu kavgayı AKP adına bize yönelik yapıyorlar, bu kavgayı AKP adına yargıya yönelik olarak yapıyorlar'' diyen Baykal, kendi ülkelerinde yargıya saygı gösterenlerin Türkiye'de ise hakaret etmeyi ve yön vermeyi kendilerinde hak gördüklerini ileri sürdü. Baykal, ''Sen demokratik bir toplumda 7.5 milyona yakın oy almış bir siyasi partiye hakaret etme hakkını AB'nin hangi kültüründen alıyorsun. Sana bunu kim söyletiyor, ne hakla söyleyebiliyorsun. Bu AB'ye hizmet mi? Türkiye-AB ilişkilerini geliştirmeye katkı mı?'' dedi.
''DEMOKRASİ UKALALIĞI''
Bu kişilerin ''demokrasi ukalalığı yaptığını'', ''hadlerini aştıklarını'' ileri süren Baykal, buna kimsenin hakkı olmadığını söyledi. Bu yaklaşımların Türkiye-AB ilişkilerini de olumsuz etkilediğini savunan Baykal, CHP'nin AB'ye bakış açısını da kimseye ispatlamak zorunda olmadığını dile getirdi. Baykal, Türkiye'nin AB ile ilişkilerinden teslimiyetçi olmaması gerektiğini savunarak, hükümetin tavrını da eleştirdi.
