Dışişleri Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan, ülkede son yıllarda meydana gelen hızlı dönüşümün bazı kaçınılmaz sonuçlar ortaya çıkardığını belirterek, ?Türkiye'de yetkinin, gücün halka doğru kaydığı bir dönem yaşadık, hala da yaşıyoruz? dedi.
Bunun demokratikleşmenin en doğal sonucu ve sağlıklı bir gelişme olduğuna işaret eden Babacan, ?Artık böyle bir Türkiye'ye de herkesin alışması gerekiyor. Artık gerçek anlamda halkın egemenliğinin yaşandığı bir ülke haline geliyor Türkiye. Bu da reform sürecinin kaçınılmaz bir sonucu, artık herkes buna alışacak? diye konuştu.
Babacan, ?Türkiye'de artık fertler, bireyler tek tek daha güçlü hissediyor kendisini. İnsanlar, ülkenin geleceğiyle ilgili söz sahibi olduğunu, Türkiye'nin geleceğiyle ilgili önemli kararlarda kendi oyunun, iradesinin etkili olduğunu düşünüyor? dedi.
?GİZLİ GÜNDEMİMİZ YOK?
Babacan, AK Partinin kendisine kuşku ile bakan insanlara karşı mesajını iletmede eksikliği olup olmadığı sorusunu cevaplandırırken, Türkiye'de AK Partinin politikalarını, duruşunu, hükümetlerinin beş yıllık uygulamalarını anlayan, takdir eden, destekleyen çok geniş bir kitle bulunduğunu kaydederek ?Hep bahsedilen bir gizli gündem konusu var? dedi.
Babacan, gizli gündemleri olmadığının en güzel kanıtının da bugüne dek söyledikleri ve yaptıkları olduğunu belirtti. Babacan ?Bakın Kasım 2002 seçimlerine, Temmuz 2007 seçimlerine. Seçimlerden önce ne taahhüt etmişiz, seçim beyannamelerimizde ne açıklamışız, halkımıza neleri söz vermişiz ve neler yapmışız? Buna bakıldığı zaman, söz verdiklerimizle yaptıklarımız arasında büyük farklılıklar görmeyeceksiniz? diye konuştu.
AB REFORMLARIYLA İLGİLİ YASAL DÜZENLEMELER MECLİS'TE
Babacan, AB müzakere süreci kapsamındaki reformlara ilişkin bir soru üzerine de, önlerindeki kısıtlı zaman düşünüldüğünde bu tasarıların tümünün TBMM tatile girmeden önce bitirilip bitirilemeyeceğinden çok emin olmadığını kaydederek, ?Ama şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki, ilgili bakanlıklarımız pek çok konuda çalışmalarını ilerlettiler. Bakanlar Kurulunda imzaya açılan pek çok yasal düzenleme var. Meclise sevk edilmiş pek çok yasal düzenleme var, tasarı halinde tabii bunların hepsi? ifadesini kullandı.
?TÜRKİYE'DE AKLI SELİMİN KAZANACAĞI İNANCI OLMASA DAHA VAHİM EKONOMİK SONUÇLAR OLABİLİRDİ?
Dışişleri Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan, ekonomiye ilişkin bir soruya karşılık da aldıkları tedbirler sonucu Türk ekonomisinin dünya ekonomisindeki türbülanstan sınırlı bir şekilde etkilendiğini belirterek, Türkiye'deki iç siyasi gelişmelerin ekonomi üzerinde olumsuz etkiler bıraktığını söyledi.
2002'den 2007'ye kadar beş yıldır uygulamış oldukları ekonomik programın Türk ekonomisini içeride ya da dışarıda olabilecek olumsuz gelişmelere karşı çok daha dayanıklı bir yapıya kavuşturduğunu, bütçe açığının artık eskiye göre çok azaldığını, kamu borçlarının çok düştüğünü, bankacılık sisteminin çok güçlendiğini, hazinenin ve merkez bankasının pozisyonunun çok daha sağlam olduğunu, bankaların tek tek bilançolarını risklerden korunaklı hale getirdiklerini belirten Babacan, ?Geçen sene de bazı olaylar yaşadık, ekonomik sonuçları oldu, şu an da yaşıyoruz, bunun ekonomik sonuçları var. Ancak yine de hem yaptığımız dış temaslarda gördüğümüz, hem de genelde piyasaların izlenimi, şöyle ya da böyle Türkiye'nin bu sorunları aşacağı, şöyle ya da böyle Türkiye'de rasyonalitenin hakim olacağı, aklı selimin galip geleceği yönünde? diye konuştu.
Bakan Babacan, sözlerini şöyle sürdürdü:
?Türkiye ile alakalı bu beklenti, güçlü bir beklenti ve şu anda bu görüş hakim bir görüş. Zaten bu böyle olmasaydı, bu gelişmelerin ekonomik sonuçları çok daha keskin, çok daha vahim olabilirdi. Türkiye artık açık bir ülke, açık bir toplum. Tartışmaların serbestçe yapıldığı bir ülke Türkiye. Açık toplumlarda, açık ülkelerde, açık ekonomilerde genelde aklı selim galip gelir, rasyonalite kazanır. Geçen yıl zorluklar yaşadı Türkiye, başarıyla aştı. Bu sene başka türlü zorluklar var. Bunları da başarıyla aşacağına inanıyorum.?