İstanbul'un içme suyu ihtiyacını karşılamak için 2001 yılında başlayan ve 1. safhası 20 Ekim 2007 tarihinde tamamlanan Büyük Melen Projesi bittiğinde Ortaköy beldesi ve 3 köy sulara gömülecek.
2. ve 3. aşamaları 2014 yılına kadar tamamlanması hedeflenen proje kapsamında 150 yıllık yerleşim birimi Ortaköy ve 3 köy su havzası içinde kalacağından tarihten silinecek. Sular altında kalacak yerleşim birimlerinde 2009 yılından itibaren istimlâk çalışmalarının başlayacağı ifade edildi. 150 yıllık tarihi olan beldelerinin Büyük Melen Projesi kapsamında yok olacağını ifade eden Ortaköy Belediye Başkanı Cemal Angın, 'Büyük Melen Projesi'nin 1. aşaması, geçen Ekim ayında tamamlandı. 2. ve 3. aşama çalışmalarına start verildi. Büyük Melen Projesi'nin 2014 yılında bitirilmesi hedefleniyor. Bu kapsamda beldemizle birlikte 3 köyümüz yerleşim alanlarıyla birlikte sular altında kalacak' dedi.
Bu konuda çok sıkıntılı olduklarını anlatan Cemal Angın, şöyle konuştu: 'İnsanlarımız yıllardır psikolojik baskı altında kaldı. İlk olarak istimlâklarla ilgili sıkıntımız var. Biz vatanımızdan oluyoruz. Hesaplama yapılırken bu göz önünde bulundurulsun. Biz 150 yıldır bir arada yaşadık. Yeniden toplu olarak yaşayabileceğimiz bir yerleşim birimi istiyoruz. Bu olmazsa olmazlarımızdan. Bu projeye bugüne kadar hiç zorluk çıkarmadık. Daha çok yardımcı olduk. 7 bin dolayında insan evinden olacak. Dolaylı olarak 250 bin kişi etkilenecek. Biz kesinlikle bir arada olmak istiyoruz. Yeni yerleşim alanı olmadan çıkmak istemiyorlar. Ayrıca istimlakların toplu yapılmasını istiyorlar.' Büyük Melen Projesi nedeniyle Ortaköy Belediyesi'nin de kapatıldığını ifade eden Angın, 2014 yılından sonra 150 yıllık Ortaköy diye bir beldenin olmayacağını söyledi. Ortaköy sakinlerinden Seyfi Ay ise, 'Su hayat diye, insan hayatını kurtaracak diye 150 yıllık bir yerleşim bölgesi sular altında kalacak. Mağdur durumdayız. Buralarda doğup büyüdük. Vatanımızdan olacağız. Ölülerimiz ve biz mağdur olacağız. İstimlak değerlerinin tam olarak verilmesini istiyoruz. Ayrıca mahsullerimizin 10 yıllık ileriye dönük bedelinin de verilmesini istiyoruz' diye konuştu. Seyfi Ay, yetkililerin bir an önce mezar yeri göstermesini isteyerek sözlerine şöyle devam etti: 'Mezar yerimizi ikinci defa nakil edeceğiz. Nasıl yapacağız biz de şaşırdık. Biz mağduruz, ölülerimiz mağdur. Ölülerimizi sular altında bırakmayız. Buna vicdanımız el vermez. Mezarlık da sular altında kalacak ve balık yuvası olacak. Bize biran önce mezarlık yeri göstersinler ve ölülerimizin artık neyi kaldıysa kemiklerini nakletmeye başlayalım. Yeni ölüleri oraya gömelim' İngiltere'de yaşayan İlhan Kurt ise doğup büyüdüğü yerlerin yok olmasına üzüldüğünü belirterek, burada yaşayanlar için bunun çok büyük bir kayıp olduğunu söyledi.
Huzursuz olduklarını ifade eden Halil Kuş isimli vatandaş da, yapılanın yanlış olduğunu ve doğa harikası yerleşim biriminin katledildiğini belirtti. Bu arada Büyük Melen Projesi'nin 1. aşaması kapsamında oluşturulan su havzasında su seviyesinin yükselmesi sonucu bazı evler ve fındık bahçeleri sular altında kalmaya başladı. Proje tamamlandığında 7 bin nüfuslu bir yerleşim birimi sular altında kalacak.
İHA